Memur-Sen'in Kızılcahamam'da gerçekleşen
Türkiye Buluşması'ndan 'tam demokrat anayasa' isteği çıktı. Türkiye Buluşması sonrası oluşturulan sonuç bildirisinde 40 madde yer aldı. Bildiride, kamu çalışanlarına toplu
sözleşme imkanı verecek uyum yasalarının bir an önce tamamlanması, istihdama yönelik projeler geliştirilmesi, başörtüsü yasağının kalkması, başörtülü seçme hakkına sahip kişilerin seçilebilme hakkına da kavuşmasının önemine vurgu yapıldı.
Toplantı sonrası yapılan açıklamada,
kamu görevlilerinin toplu sözleşme hakkını fiilen kullanmalarına ve ilk toplu sözleşme masasının 2011 yılında kurulmasına imkan sağlayacak toplu sözleşmeye yönelik yasal
düzenlemelerin mutlaka seçimden önce yürürlüğe konulması gerektiği ifade edildi.
Milletvekili seçimlerine de atıfta bulunulan Memur-Sen'in bildirisinde, milletvekili
aday listelerinde kadın adaylara yer vermesi istendi. Bununla ilgili olarak da
TBMM İçtüzüğü'ndeki tayyör dayatmasının kaldırılması çağrısı yapıldı.
KESİNTİSİZ ZORUNLU EĞİTİME SON VERİLSİN
"
12 Haziran seçimleriyle yenilenecek TBMM'nin ilk hedefi, milletimizi 'askeri
darbe ürünü' anayasayla yönetmek ve yönetilmek ayıbından bütünüyle kurtaracak yeni bir anayasa yapmak olmalıdır." denilen sonuç bildirisinde, 28
Şubat sürecinde dayatılan kesintisiz zorunlu eğitim uygulamasına son verilmesi istendi.
İstihdama yönelik görüşlerin de yer aldığı Türkiye Buluşması Sonuç Bildirisi'nde, yeni istihdam alanları oluşturmak kapsamında, GAP, DAP, KOP ve benzeri büyük ölçekli projelerin hızlandırılması gerektiği ifade edildi. Ayrıca, istihdam ve ekonomi alanındaki
kayıt dışılıkla mücadelenin kararlılıkla devam edilmesi talep edildi.
SÖZLEŞMELİ PERSONEL KADROYA GEÇİRİLSİN
12 Eylül'de gerçekleştirilen anayasa değişikliğiyle birlikte anayasal bir kurum haline getirilen
Ekonomik ve Sosyal Konsey'e ilişkin yasal düzenlemenin ivedilikle yürürlüğe konulmasının istendiği bildiride, bu çerçevede, en çok üyeye sahip üç kamu görevlileri sendikaları konfederasyonunun konsey üyesi olmasına, bunlar tarafından belirlenecek bir temsilcinin konsey başkan yardımcısı sıfatıyla
başkanlık divanında yer almasına ve konsey toplantıları sonunda gündemdeki konuları kapsayan sonuç bildirisi yayımlanmasına yönelik düzenleme yapılması önerildi. Sözleşmeli
personel istihdamının temel istihdam şekli haline getirilmesi uygulamalarından vazgeçilerek mevcut
sözleşmeli personelin kadrolu statüye geçirilmesini de isteyen Memur-Sen, bu kapsamda, 657 sayılı Kanunun 4/B, 4/C maddeleri ile 4924 sayılı Kanun ve diğer ilgili mevzuat kapsamında çalıştırılan
sözleşmeli personelin mali haklar yönüyle kayba uğramaksızın kadrolu statüde istihdam edilmesi çağrısı yaptı.
SÖZLEŞMELİ PERSONELİN ÖZLÜK HAKLARI ARTIRILSIN
Torba Kanun olarak isimlendirilen 6111 sayılı Kanun'la sözleşmeli personelin
aile yardımından yararlandırılmasının olumlu bulunduğunun belirtildiği sonuç bildirisinde, "Ancak, istihdam türü farklı olsa da sonuç itibarıyla kamu görevlisi olan 657 sayılı Kanunun 4/C maddesi kapsamında istihdam edilen kamu görevlileri de
aile yardımından yararlandırılmalıdır. Aile yardımı, damga
vergisi istisnası,
doğum sonrası aylıksız izin, süt izni, kayın hısımların vefatına dayalı mazeret izni hakları olmak üzere kadrolu statüde ve sözleşmeli personel statüsünde görev yapan kamu görevlilerine sağlanan özlük hakları ile sosyal yardımlar, 657 sayılı Kanunun 4/C maddesi ile diğer mevzuat kapsamında istihdam edilen geçici personele de sağlanmalıdır." denildi.
Memur-Sen'in sonuç bildirisinde dış politikaya yönelik adımların başarılı olduğu, faili meçhullerin aydınlatılması, kayıpların bulunması, gençlerin zararlı alışkanlıklardan korunmasına yönelik çalışmaların artarak sürdürülmesi, vergi dağılımının da gelire göre dengelenmesi hususlarına dikkat çekildi.