Marmara Denizi'ndeki Deprem

Marmara Denizi'ndeki Deprem

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Ercan, Marmara'da büyük deprem oluncaya kadar büyüklüğü 6'ya varan depremlerin görülebileceğini söyledi. Ercan, Moskova'ya gitmek üzere geldiği Atatürk Havalimanı'nda, gazetecilerin dün Marmara Denizi'nde meydana gelen 5.2 büyüklüğündeki depreme ilişkin sorularını yanıtladı. Marmara depreminin iki parçalı olacağı yönünde daha önce açıklamaları olduğunu hatırlatan Ercan, ''İstanbul önünde Küçükçekmece ile Sivriada yönünde 6.4-6.7'lik bir deprem. Diğeri de Tekirdağ ve Marmara Ereğlisi önünde 7-7.2 büyüklüğünde bir deprem daha olacağını söylemiştim. Bu iki depremden boşalacak toplam gerginlik yaklaşık 7,3'e denk gelecek. İşte büyük depremler oluncaya kadar 4-4.5-5 hatta 6'ya varan depremleri göreceğimizi söylemiştim. Bunlardan bir tanesi dün oldu. 5.2 büyüklüğünde. Bu beklenmedik bir olay değildi. Beklenen bir olaydı'' dedi. Dün meydana gelen depremin jeofizik açısından verdiği çok güzel bilgiler olduğunu ifade eden Ercan, şöyle dedi: ''Depremin odak yeri 8,4 kilometre. Bunun anlamı şu ki deprem, granit katmanı içinde. Granit katmanı şu anda çok gevrek bir katman ve boşalma olanağı olmuştur. Granit içinde 4 ila 5 kilometrelik bir kırılma gerçekleşmiştir. Depremin uzaklığı 60 kilometre olmasına rağmen İstanbul bu depremi duymuştur. Kırılma, doğu-batı doğrultusunda oldu. Sağa atımlı bir kırık, ama bu kırılmanın bir düşey atımı olmuştur. Bu düşey atımın anlamı nedir? Özellikle Büyükçekmece ile Mürefte arasında olan kırılmada düşey atımları bekliyoruz. Düşey atımı varsa süprüntü dalgası üretebilir demektir. Yani Japoncası ile Tsunami üretebilir demektir. Ama bu korkulacak bir düzeyde midir? Hayır, olmayacak. Çünkü, Marmara çevresinde birçok bilim adamının yaptığı araştırmalarda süprüntü dalgalarının yüksekliğinin 2-2,5 metreyi geçmeyeceğini göstermiştir. Tabii İstanbul'un önünde bu düşey atım olma olasılığı Tekirdağ yönünde daha azdır. Yani İstanbul'un süprüntü dalgası görmesi daha azdır.'' ''Şimdi doğu-batı doğrultusunda kırılıyor olması, özellikle yapılaşma ile doğrudan doğruya ilişkilidir'' diyen Ercan, şunları söyledi: ''Bu demektir ki İstanbul, Tekirdağ, Yalova, Bursa ve Balıkesir'de kuzey-güney doğrultusunda uzuv ekseni olan yapılar en büyük ivmeyle en büyük vuruşla karşı karşıya kalacaktır, demektir. Depremin 8,4 kilometrede olması, sığ bir deprem bekliyoruz demektir. Sığ depremin etki alanı çok geniş olur. Yani deprem, sadece Tekirdağ ve İstanbul'u etkilemeyecek, yani bütün Marmara'nın çevresini etkiler demektir. Bu bir Tekirdağ, İstanbul depremi olmayacaktır. Bu bir Marmara bölgesi depremi olacaktır. Ve iki tane olacaktır.'' Dün meydana gelen depremin büyük bir depremin habercisi olmadığını ifade eden Ercan, insanların günlük yaşamına devam etmesi gerektiğini belirtti. Ercan, Marmara'daki büyük depremin zamanlaması konusunda ise bu depremlerin, 2040 yılından önce olmasını beklemediğini ve bu zamanın 2075 yılına kadar uzayabileceğini öne sürdü. ''Bu depremleri görecek insanları ve kentleri hazırlamamız gerekiyor'' diyen Ercan, deprem hazırlıklarının ekonomiye pozitif etkisi olacağını söyledi. Ercan, ''Bu bizim önümüze gelen bir şanstır. Bunu kullanırız ve yıkılmaz yapıları yaparız. Deprem, korku olmaktan çıkar, ekonomiyi ayağa kaldırırız. Ya da hiçbir önlem almadan günleri laflarla doldururuz. Yıkıntı altında kalıp Türkiye'yi 300 milyar dolarlık bir batağın içine sürükleriz. Tercih bizim'' diye konuştu. (SM-DÜR-ZBD)26.07.2011 15:03:56
<< Önceki Haber Marmara Denizi'ndeki Deprem Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER