Ergin Akgün - 
Türkiye Doğa ve Çevreyi  Koruma Derneği (DOĞADER) Başkanı 
Murat Demir, 
Marmara Bölgesi'nde nüfus ve sanayi  yoğunlundan kaynaklanan evsel atıkların 
Marmara Denizi'ni kirlettiğini bildirdi.
         DOĞADER Başkanı Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Marmara  Denizi'ndeki kirliliğin giderek arttığını öne sürerek, ''Evsel ve sanayi  atıklarının bir bölümünün arıtmaya tabi tutulmadan Marmara Denizi'ne deşarj  edilmesi kirliliğe sebep oluyor. Marmara Denizi artık kirli bir 
denizdir'' dedi.
         Marmara Denizi'nin artık bölgenin ''fosseptik çukuru'' haline geldiğini  savunan Demir, ''Marmara Denizi, ağır metallerden tutun da birçok kimyasal  
kirlilikle boğuşuyor. Bu nedenle Marmara Denizi'nde birçok canlı çeşidi de  azalmakta'' diye konuştu.
         Demir, son yıllarda Marmara Denizi'nde 
balık popülasyonunun hızla  azaldığını anlatarak, bunun en önemli nedeninin sanayi tesislerinin kıyı  bölgelerindeki yoğunluğu olduğunu savunarak, şöyle devam etti:
         ''İstanbul'dan Bursa'ya gelirken deniz yolunu kullanmayıp 
Gebze-
Kocaeli  hattından gelirseniz, 30-40 yıl önce şirin 
küçük balıkçı kasabalarının artık  sanayi kasabaları haline dönüşmüş olduğunu görürsünüz. Denize sıfır fabrikalar  var. Buraların arıtmaları ne derecede çalıştırılmaktadır? Kontrolleri kimler  tarafından, ne kadar sağlıklı yapılmaktadır? Bu veriler belli olmadığı için  Marmara Denizi bu hale geldi.
         Bugün Marmara Denizi, sanayi taşımacılığının kullanıldığı bir yer haline  geldi. Türkiye'nin en büyük tersaneleri Marmara Bölgesi'ne kuruldu. Özellikle  içinde 
kanserojen madde olan gemi söküm tesisleri de Marmara Denizi etrafında  yerleştiriliyor. Bu tersanelerin sayısı her geçen gün artıyor. Marmara Denizi'nin  etrafındaki illerde yaşayanlar artık rahatlıkla Marmara Denizi'ne girip  yüzemiyor.''
         
         -MARMARA DENİZİ'NDE KİRLİLİĞİ AZALTMA YOLLARI-
         
         DOĞADER Başkanı Murat Demir, Marmara Denizi'nde kirliliğin azalması için  sanayi yoğunluğunun farklı bölgelere kaydırılması gerektiğini belirterek,  sözlerine şöyle tamamladı:
         ''Marmara'daki sanayi yoğunluğunu, 
ülke geneline bölüştürmek lazım.  Denize sıfır fabrikaları bedeli ne olursa olsun kesinlikle kapatmak gerekir. Her  geçen gün Marmara Bölgesi'ndeki şehirlerde, yeni sanayi bölgeleri açılmakta. Bu  sanayi bölgeleri sağlıklı bir şekilde açılmalı. 
Sanayiye karşı değiliz, çünkü  sanayi toplumunda yaşıyoruz ama burada maliyeti düşünülmeksizin arıtma tesisleri  kurulmalı. Kurulan arıtma tesisleri de son 
sistem olmalı. Hem biyolojik, hem  kimyasal arıtmaya tabi tutulmalı. Belediyeler, kentin evsel atıklarını arıtmak  zorunda. Belediyeler, öncelik olarak 
doğayı ve çevreyi korumak zorunda.''
         (ERA-YAK-MEK-HMD)05.06.2011 11:42:08