Yeter Erdine - Tarihi Nemrut yolu üzerinde yer alan ve
Selçuklu Devleti zamanından kaldığı bilinen Sevserek Han, gün yüzüne çıkarılıyor.
Kazının
Bilim Başkanı ve
Fırat Üniversitesi
Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İsmail
Aytaç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Yaygın beldesindeki kervansarayla ilgili olarak, mart ayının sonundan bu yana yürüttükleri
kazı çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Bu alanda iki han bulunduğunu kaydeden Aytaç, bunlardan birisinin Sevserek Han, diğerinin ise, tam karşısında ağaçların altında kalmış olan bir yapı olduğunu söyledi.
Kazı yaptıkları hanın Selçuklu döneminin kervansaray tipolojisinde bir yapı olduğunu anlatan Aytaç, Yaygın'daki bu yapıdan sonra Nemrut Dağı'na kadar 8 adet kervansaray tespit ettiklerini belirtti.
Aytaç, Sevserek Han'da 2 ayı aşkın süredir devam ettikleri kazının bitmek üzere olduğuna işaret ederek, ''Yapı bin 450 metrekarelik bir alana yayılmış. Bazı alanlarda 2 metre, bazı alanlarda 3,5 metreyi bulan bir
toprak dolgu vardı. Üzerine da kavak ağaçları dikilmişti. Önce içindeki bu ağaçlar söküldü, temizlendi. Daha sonra yapının içindeki malzeme katman katman dışarıya çıkarıldı. Şu anda hanın büyük bir kısmında zemine ulaşmış durumdayız. Diğer kısımda da zemin araştırmalarımız sürüyor'' diye konuştu.
-KAZI BİTTİKTEN SONRA RESTORE EDİLECEK-
Kazının
Malatya Valiliğine bağlı Koruma Uygulama ve Denetim Bürosu'nun kontrolünde gerçekleştirildiğini ifade eden Aytaç, bu çalışmalar bitirildikten sonra yapının
restorasyon projesini hazırlayacaklarını, kısa sürede bitirilecek bu çalışmaların ardından Sevserek Han'ın
restore edileceğini ve ayağa kaldırılacağını belirtti.
Selçuklu döneminde kervanların konakladığı bir kervansaray olarak kullanılan yapının 1580 tarihli
vergi kayıtlarında kullanımdan düştüğünün anlaşıldığına değinen Aytaç, kazı sırasında 1755 tarihli bir
Osmanlı sikkesi bulduklarını, bu buluntunun da yapının Osmanlı döneminde de kullanıldığını gösterdiğini anlattı.
İsmail Aytaç, ''Yapının içinde çok fazla maden kalıntıları çıktı. Buraya yakın mesafede maden ocaklarının olduğunu biliyoruz. Hem maden kalıntılarının, hem de at nalı ve inşaat çivisinin bulunması burasının Osmanlı döneminde maden eritme ocağı olarak kullanıldığını da gösteriyor. Sevserek Han'ın son 150 yıldır kullanılmadığını tahmin ediyoruz. Bugün de yeniden kullanıma açmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz'' diye konuştu.
Osmanlı İmparatorluğu'nun son ve Cumhuriyetin ilk yıllarında bu binanın taşlarının inşaat yapmak isteyen vatandaşlar tarafından alındığını kaydeden Aytaç, Malatyalı bir gazetecinin 1969 yılında çektiği fotoğraflarda Sevserek Han'ın üst
örtüsünün ve tonozlarının da bulunduğunu gördüğünü, ancak bunların daha sonraki yıllarda çöktüğünü anlattı.
Aytaç, şu bilgileri verdi:
''Sevserek Han'ın duvarlarının büyük bölümü, ayak kemerleri duruyor. Bu anlamda yapı günümüze ulaşan Malatya'daki 3 handan biri. Yapının içindeki toprak katman bir anlamda hanın günümüze kadar gelmesini de sağlamıştır. Şu anda üst örtü hariç diğer kısımların büyük bir bölümü sağlam. Bu kervansaraylar güvenlik görevlilerinin kaldığı, aş hanesi, yatakhanesi, hayvanların kaldığı ahırı, samanlığı, nalbant, eczanesi olan yerler. Tam teşekküllü bir
yaşam merkezi gibiler. Bunlar
vakıf eseri.''
-SELÇUKLU DÖNEMİNE AİT BAKIR PARALAR ÇIKTI-
Sevserek Han'ın 13. yüzyılın ilk yarısına tarihlendiğini kaydeden Aytaç, şunları aktardı:
''
Kazı çalışması sırasında bakır paralar bulduk.
Bakır paralar Selçuklu Sultanı İzzettin Keykavus adına basılmış. Bu paralardan da anladığımız odur ki, 1256'lı yıllarda burası kullanılıyordu. Bu yapının 1220 ile 1250 yılları arasında yapılmış olduğunu tahmin ediyoruz. Zaten planı da onu gösteriyor. Ancak yapıya ait kitabeyi maalesef bulamadık. Bahsettiğim o inşaatlarda kullanılmak üzere götürülmüş olmalı. Kazımızda kervansarayın mescidine ait bir
ayet kitabesi bulduk. Kitabede Tevbe Süresi'nin 18. ayeti yazıyor. 'Ancak Allah'a inananlar, Allah'ın mescitlerini yapar ve onarırlar' mealindeki kitabe
Arapça yazılmış. 2 satır, 3 parça halinde bulundu. Çok
küçük bir parçası da bugün için bulunamadı ama ayetin büyük bir kısmını okuyunca kitabeyi tamamlamak mümkün oldu.''
Sevserek Han'ın doğusunda bir su şebekesi bulduklarını anlatan Aytaç, Selçuklu döneminde yapılmış olduğu anlaşılan bu şebekenin içinde hala su bulunduğunu belirtti.
-SEVSEREK HAN TARİHİ İPEKYOLU'NA BAĞLANAN GÜZERGAH ÜZERİNDE-
Tarihi kervansarayın tarihi İpekyolu'na bağlanan bir güzergah üzerinde bulunduğunu kaydeden Aytaç, Malatya
Pütürge karayolunun tam üzerindeki tarihi yapıdan güneye doğru gidildiğinde
Adıyaman,
Diyarbakır ve Şanlıurfa'ya ulaşılacağını, bu güzergahın Selçuklu döneminde işlek olan bir güzergah olduğunu anlattı.
Bu güzergahın bir turizm güzergahına da çevrilebileceğini anlatan Aytaç, ''Adıyaman'dan Nemrut Dağı'na gelen turistler, oradan Malatya'ya geçebilir. Malatya'dan da Nemrut Dağı'na giden turistler Adıyaman'a geçebilir. Bu şekilde bu güzergah yeniden işlerlik kazanır. Böylece sadece Malatya ve Adıyaman'a değil bölgeye bir hareketlilik kazandırılmış olur. Çünkü bu güzergah
yayla turizmi için de uygun coğrafyaya sahip. Ormanlık alanlar, bir çok kervansaray,
köprü var. Amacımız bu güzergahı canlandırmak'' dedi.
(YET-AY-OSM)02.06.2011 11:26:08