Slovenyalı gazeteci Darijan Kosir, Balkanlardaki gazetelerin, barış konusunda başarısız olduğunu belirterek, "Bence bu konuda medyada büyük bir kriz yaşanıyor. Bunun başı Balkanlar'daki medyanın sahipleri ile ilgili problem. Medyanın başında politikacılar, yarı devlet kuruluşları, yerel devlet kuruluşları ve ekonomik güçler var. Medyaya sadece haberci ve gazeteciler sahip olabilmeli.' dedi. Bursa'da düzenlenen Balkan Ülkeleri Medya Forumu'nda ikinci gün medya ele alındı. Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü ile Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırma Merkezi iş birliğiyle Bursa'da düzenlenen iki günlük Balkan Ülkeleri Medya Forumu, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde 12 ülkeden 150'den fazla basın mensubunun katılımı ile yapılıyor. Bugünkü oturumda, "Uluslararası Kurumlar, Bölgesel Barış Girişimleri ve Medya' konulu ikinci oturumda ise katılımcılar medyanın uluslararası rolüne dikkat çekti. Oturum başkanlığını yapan Prof. Dr. Bülent Aras, günümüzün dünyasında sorunların bölgeselin dışında uluslararası olarak yaşandığını belirterek, "Artık dünyanın bir yerinde yaşanan sorun dünyanın diğer ucunda da yaşanabiliyor. Devletlerin bu sorunların çözümünde medyanın etkisi büyük oranda etkili olmakta. Medyanın rolünü burada göz ardı edemeyiz." dedi. Kosova'dan Valjeta Kosumi de Kosova'da faaliyetini sürdüren uluslararası kuruluşların çalışmalarına vurgu yaparak, bu kuruluşların Kosova'daki barış ve istikrarın önemine dikkat çekti. Medyanın, insanlar üzerinde büyük etkisi olduğunun altını çizen Kosumi, bunu iyi değerlendirmek gerektiğini belirtti. Kosumi, uluslararası sivil toplum örgütlerinin bölgesel yapılanmaları üzerine büyük etkisi olduğunun altını çizdi. "MEDYAYA GAZETECİLER SAHİP OLMALI" Slovenya'dan Darijan Kosir de barışın ve istikrarın tesisinde medyanın rolünden bahsedildiğini belirterek, "Peki medya bunu nasıl üstlenecek. Bence bu konuda büyük bir kriz yaşanıyor. Bunun birincisi, Balkanlar'daki medyanın sahipleri ile ilgili bir problem. Burada baktığımızda politikacılar, yarı devlet kuruluşları, yerel devlet kuruluşları ve ekonomik güç sahipleri medyanın sahibi olmuş. Bence medyaya sadece haberci ve gazeteciler sahip olabilmeli. İkincisi ise medyanın kendi sorunu. Bugün gerekli bilgiyi vermekte çekingeniz. Ayrıca, ekonomik kriz var. Bugün medya sahipleri ekonomik krizden dolayı çalışanların maaşını kestiler. Dördüncüsü ise medyanın kendi içindeki kriz. Medyadaki profesyonellik krizi. Bir diğer sorun ise basın yayın kanunu. Balkanlar'da bu konuda tam bir bilinmezlik var." dedi. Balkanlarda batı ülkelerinden iki katı daha fazla sorun olduğunun altını çizen Darijan Kosir, öncelikle sadece işi gazetecilik olan medya patronları bulmak gerektiğine dikkat çekti. Kosir, bunların çözülmesi durumunda, Balkanlar'da barış ve istikrarın daha kolay elde edileceğini sözlerine ekledi. "BALKANLARDA HALEN TOPLUMLAR BİRBİRİNİ DÜŞMAN GÖRÜYOR" Sırbistan'dan Dragoljub Zarkovic de konuşmasında, Balkanlar'da Sırbistan ve Hırvatistan'da yaşanan soykırımlar ve savaş suçlarının ardından, soykırım mahkemelerinin bunları aydınlatmada başarısız olduğunu anlattı. Bu bölgede halkların birbirini halen daha düşman olarak gördüğünün altını çizen Zarkovic, şunları ifade etti: "Bunun nedenleri çeşitlidir. Özellikle savaş suçları mahkemeleri halkla irtibat kurmayı çok geç algıladılar. Ayrıca, bunda medyanın da etkisi vardır, çünkü medya, sermaye sahipleri ve politikacıların elindedir. Hiçbir Balkan ülkesinde savaş suçlusunu mahkemeye çıkarma gücü yoktur. Mesela Miloşeviç'in medya üzerindeki etkisi halen devam ediyor." Balkanlar'da yaşanan savaşlarda hiç kimsenin hedefine ulaşmak için hiçbir şeyden kaçınmadığına dikkat çeken Dragoljub Zarkovic, artık burada bulunan toplumları bir araya getirmenin pek kolay olmayacağını söyledi. Zarkovic, 20 sene evvel medyanın kolayca ateşleri tutuşturup savaş çıkaracak güçte olduğunu dile getirdi. Dragoljub Zarkovic, "Medyanın barış için hedefi yoktu. Ama ülkelerimizde bunu değiştirmek için çalışmalıyız. Bu da pek kolay değil." şeklinde konuştu.