Kilis'te 13 kişinin zehirlenmesine sebep olan gaz sızıntısıyla ilgili Kilis Valiliği, TÜBİTAK'tan aldıkları analizle ilgili bilgi verdi. Analizin sonucuna göre, Dünya
Sağlık Örgütü (WHO) tarafında belirlenmiş üst düzey bir maruz kalma seviyesi bulunulmadığı, gaza maruz kalan kişilerin
oksijen tedavisi ile kısa zamanda (1-2 gün) gazdan meydana gelen akut etkilerin azaltılmasının mümkün olduğu belirtildi.
Gazın, kapalı ortamdayken, hava ile teması halinde
patlama riskinin bulunduğuna dikkat çeken raporda; sıvı haldeki gazın yüzde 77.55'ini oluşturan THT (tetrahydrothiophene) gazının, keskin ve rahatsız edici
koku özelliği olan, doğalgaz kaçaklarının
erken fark edilmesi amacıyla, gaz içine koku verici olarak eklenen bir bileşik olduğu belirtildi.
Analizde, LPG tüpünde olduğu gibi, gazın konsantre (yoğunlaşmış) olarak bulunduğu kapalı ortamlardan, aniden ortaya saçılması halinde, gaza maruz kalan canlılarda; gözlerde yanma, yutkunma zorluğu,
baş ağrısı, aksırma ve kısmi bilinç kaybına yol açabilen, tehlikeli bir organik bileşik olduğu vurgulandı. Raporda, sıvının döküldüğü
toprak yüzeyinin 1 cm kadar kum dökülerek kaplanması ve en az 1 saat THT'nin kuma geçmesi için beklenmesi, bekleme süresi sonunda toprak ve kumun, sıvı görülmeyene kadar kazınarak kapalı bir kaba alınması ve yakılarak bertaraf edilmesi, ayrıca, içinde THT bulunan LPG tüpünün de yakma tesisinde yakılarak bertaraf edilmesi gerektiği belirtildi.
TÜBİTAK'ın söz konusu raporu doğrultusunda, belediye ekiplerince olay mahallinde gerekli temizleme işlemleri yapılmış olup, şu an herhangi bir rahatsız edici durum bulunmadığı ifade edildi. Ayrıca, bu gaza maruz kalıp, rahatsızlanarak sağlık kuruluşlarına müracaat eden vatandaşların tamamı, ayakta tedavi edilerek
taburcu edilmişti.