Sakarya'da 6 yıl önce kaybettiği kimliğiyle sahte
ehliyet,
araç ruhsatı ve
kaza tutanakları düzenlenerek
sigorta şirketleri dolandırılan Mehmet
Bozkurt (37), suçsuzluğunu ispat etmeye çalışıyor. Bir gün kaldığı cezaevinden, evraklardaki el yazısı örnekleri birbirini tutmadığı için serbest kalan Bozkurt, gerçek suçluların bulunmasını istiyor.
Karasu ilçesine bağlı Yuvalıdere Köyü'nde yaşayan Bozkurt, Cihan muhabirine yaptığı açıklamada, 2005 yılında kimliğini kaybettiğini söyledi. İlçe
Nüfus Müdürlüğü'ne kayıp başvurusunda bulunarak, yeni nüfus cüzdanı çıkarttığını anlatan Bozkurt, kayıp kimliğiyle adına, sahte ehliyet ve kaza tutanakları düzenlenerek sigorta şirketlerinin dolandırıldığını ifade etti.
Yaşananlardan,
jandarmanın, köye kendisini tutuklamaya geldiğinde haberdar olduğunu dile getiren Bozkurt, "Kimliğimle suç işlenmiş. Adıma sahte ehliyet, araç ruhsatı ve kaza raporu düzenlenerek sigorta şirketleri dolandırılmış.
İhbar neticesi yapılan araştırmada
dolandırıcılık olayı ortaya çıkmış. Ancak benim kimliğim kullanıldığı için sigorta şirketleri, hakkımda
dava açmış. Benim olaylardan hiç haberim yoktu. Köye jandarma geldi. Hakkımda
tutuklama kararı çıkmış. Ne olduğunu anlamadan cezaevinde buldum kendimi. Bir gün cezaevinde yattım. Evraklardaki yazıyla el yazım birbirini tutmayınca serbest kaldım." diye konuştu.
Bozkurt, 7 yıl önce
Kıbrıs Doğu
Akdeniz Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde okurken, böbreklerinin iflas etmesi sonucu diyalize bağlandığını, sağlık sorunu nedeniyle davalarla ilgilenemediğini ifade etti.
İstanbul ve Kocaeli'nde hakkında 'resmi evrakta sahtecilik' ve 'nitelikli dolandırıcılık' suçlarından açılmış 8 dava bulunduğunu anlatan Bozkurt, şunları söyledi: "Gerçek suçlular yakalanmıyor bir türlü. Bu olayın üzerine gitsinler, suçlular yakalansın. Haftanın üç günü diyalize giriyorum.
Sağlıklı değilim. Yaşadıklarım yüzünden ruh sağlığım da bozuldu."