İBDA/C örgütü yöneticisi olmaktan yargılandığı sırada
Kırgızistan'a iltica eden Ali Osman Zor'un
Türkiye'ye iade kararı, Kırgızistan Başkonsolosluğu önünde
protesto edildi. Beyoğlu'nda bulunan
konsolosluk önünde toplanan Zor'un yakınları ve bir grup
avukat, Kırgızistan'ın iade kararının uluslararası hukuk kurallarına aykırı olduğunu savundu.
İBDA/C
davası nedeniyle 1994 yılında tutuklanan ve 2002 yılında dava devam ederken serbest bırakılan Ali Osman Zor, 2009 yılında Kırgızistan'a iltica etti. Mahkumiyet kararının kesinleşmesiyle Türkiye, Kırgızistan'dan Zor'un iadesini talep etti. Türkiye'nin talebi doğrultusunda Ali Osman Zor'un Kırgızistan Gizli Servisi tarafından gözaltına alınması
İstanbul'da bir grup yakını ve avukat tarafından protesto edildi.
Kırgızistan'ın Beyoğlu'nda bulunan İstanbul Başkonsolosluğu önünde toplanan ve aralarında 3 çocuğuyla birlikte eşi
Emel Zor, kardeşleri Züleyha
Kapusuz ve Ünsal Zor'un da bulunduğu grup adına açıklama Avukat
Güven Yılmaz tarafından yapıldı. Yılmaz, müvekkilleri Ali Osman Zor'un başta Baran ve Aylık Dergisi olmak üzere pek çok haftalık ve aylık dergilerde , bazı internet sitelerinde yazıları yayınlanan, antiemperyalist ve antisiyonist kimliği ile bilinen bir gazeteci olduğunu söyledi.
Ali Osman Zor'un 1994 yılında bir
mahkeme kararı ile İBDA/C örgütü yöneticisi olmaktan mahkûm olduğunu ve 2002 yılına kadar cezaevinde yattığın hatırlatan Yılmaz, "Bir kısım davaları halen devam etmektedir. Müvekkilimiz hakkındaki bu mahkûmiyet kararları ve devam eden davalar nedeniyle 2009 yılında Kırgızistan'a yerleşti ve burada iltica talebinde bulundu." hatırlatmasını yaptı.
Zor'un
tutuklu kalmasına neden olan davanın neticelenerek 15 yıl hüküm giydiğini belirten Yılmaz, "Türkiye'nin iade talebi var gerekçesi ile müvekkilimiz Kırgızistan Gizli Servisi tarafından 2
Mayıs 2011 günü
yasadışı bir şekilde gözaltına alındı. Bizzat Kırgız
Çalışma Bakanlığı ve İnsan Hakları
Kuruluşu Adilet tarafından yapılan açıklamalar ile ülkenin saygın kuruluş ve insanları tarafından verilen tepkilerden de anlaşılacağı üzere müvekkilim iltica talebine ve siyasi mahkum olmasına rağmen gözaltına alınması ve halen tutuklu vaziyeti gerek başta
Cenevre Protokolü olmak üzere Uluslar arası Hukuk Kurallarına gerekse Türkiye ve Kırgızistan arasındaki iadeye ilişkin anlaşmalara göre yasa dışıdır." şeklinde konuştu.
Bu nedenle müvekkilleri Ali Osman Zor'un derhal serbest bırakılmasını isteyen Avukat Yılmaz şöyle konuştu: "Aksi halde hem ulusal hem de uluslar arası mahkemeler aracılığıyla ilgililer hakkında cezai yollara başvurularak tazminat davaları açılacaktır."
Basın açıklamasının ardından Zor'un avukatları ve yakınları konsolosluğa girerek taleplerini içeren dilekçeyi teslim etti. Ardından grup, olaysız dağıldı.