Hacı Bektaş Veli'yi Anma Törenleri

Hacı Bektaş Veli'yi Anma Törenleri

Barış Gündoğan - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, herkesin Hacı Bektaş Veli'nin değerleriyle buluşmaya ihtiyacı olduğunu belirterek, ''Eğer bu ihtiyaç günümüzde yeterince kavransaydı, düşmanlık tohumları değil, kardeşlik tohumları ekilirdi. Kardeşlik tohumları ekilmedi ki son 30 yılda büyük acılar yaşadık, büyük bedeller ödedik, hala da ödemeye devam ediyoruz. Oysa böyle olmamalı. Barış dilini kullanmalı, sevgiyi ve hoşgörüyü egemen kılmalıyız'' dedi. Kılıçdaroğlu, Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesinde düzenlenen 48. Ulusal ve 22. Uluslararası Hacı Bektaş-ı Veli'yi anma törenleriyle kültür sanat etkinlikleri açılış töreninde yaptığı konuşmada, bu etkinliğin, yüzyıllar öncesi Anadolu'da Hacı Bektaş Veli tarafından yakılan aydınlanma meşalesinin hiç sönmediğinin belgesi olduğunu söyledi. Etkinliğin, ona duyulan inancın, umudun, sevginin, iyiliğin, dayanışmanın, erdemin, kardeşliğin, hoşgörünün, özgürlüğün göstergesi olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, toplumun aydınlanması için yola çıkan Hacı Bektaş Veli gibi aydınlanmacıların, karşılarında hep karanlık güçleri bulduklarını ama hiç umutsuzluğa kapılmadan, hiç bıkmadan, yorulmadan, acılar çekerek, sabrederek, yollarına devam ettiklerini anlattı. Kılıçdaroğlu, ''Bilimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır'', ''Kadınlarınızı okutunuz'', ''Okunacak en büyük kitap insandır'' sözlerini anımsattığı Hacı Bektaş Veli'nin, inancı hurafelerden arındıran, akla, mantığa ve sevgi temeline dayandıran; kadın ve erkek eşitliğini savunan ve döneminde Kadıncık Ana Önderliğinde kurulan Anadolu Bacıları teşkilatına büyük destek veren düşünce adamı; aynı zamanda halk kültürüne ve eğitimine önem veren, üretimde ve paylaşımda sosyal adalet ilkesini benimseyen, ''İnsanın alnı açık ve cesur dolaşması için her şeyden önce adaletli olması gerektiğini'' savunan bir düşünür olduğunu kaydetti. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: ''(Hiçbir milleti ve insanı ayıplamayınız) diyen Hacı Bektaş-ı Veli; Anadolu'nun sosyal, siyasal, ekonomik, etnik ve dinsel yapısını dikkate alarak, sevgi ve hoşgörü kültürünün temellerini atmıştır. Uygarlıklar beşiği Anadolu'nun zengin kültür mozaiğini bozmadan, parçalamadan, farklılıklarıyla, sevgi ve hoşgörü temelinde bir araya getirmiştir. İncinseler de incitmemişlerdir, kırılsalar da kırmamışlardır. Acılarını, üzüntülerini, kırgınlıklarını kalplerine gömmüşlerdir. Sevinci ve mutluluğu içlerinde yaşamışlardır. Sevmişler, sevilmişlerdir. Birlik beraberlik içinde olmuşlardır. Hepimiz biliyoruz ki; Hacı Bektaş-ı Veli insanlıktır, Hacı Bektaş-ı Veli barıştır, kardeşliktir, Hacı Bektaş-ı Veli sevgidir, hoşgörüdür. Öylesine bir hoşgörüdür ki, O 'incinsen de incitme' der. O nedenle, Hacı Bektaş-ı Veli'nin felsefesi dalga dalga yayılmakta, anma etkinlikleri her yıl bir öncekinden daha çok ilgi görmektedir.'' -''BÖYLE BİR BEKLENTİSİ DE BÖYLE BİR İHTİYACI DA YOKTUR...''- Gösterilen ilgi, coşku ve sevginin, Hacı Bektaş Veli'nin hak ettiği bir ilgi, sevgi ve coşku olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Hacı Bektaş-ı Veli'nin böyle bir beklentisi de böyle bir ihtiyacı da yoktur. Esas olarak; burada olmaya, kucaklaşmaya, Hacı Bektaş-ı Veli'nin değerleriyle buluşmaya, irşad olmaya, bizim, sizin, hepimizin ihtiyacı var. Eğer bu ihtiyaç günümüzde yeterince kavransaydı, düşmanlık tohumları değil, kardeşlik tohumları ekilirdi, kardeşlik tohumları ekilmedi ki... Son 30 yılda büyük acılar yaşadık, büyük bedeller ödedik, hala da ödemeye devam ediyoruz. Oysa böyle olmamalı. Barış dilini kullanmalı, sevgiyi ve hoşgörüyü egemen kılmalıyız. Çünkü dünya, Ortaçağ'ın karanlığını yaşarken, günümüzde olduğu gibi, Ortaçağ'da da mezhep, din, ırk kavgaları nedeniyle kan akarken, yedi yüzyıl önce bu topraklarda Hacı Bektaşlar'ın ışığında kardeşlik türküleri söyleniyor, eşitliğin, sevginin hoşgörünün şiirleri okunuyordu. Bunları bileceğiz. Çünkü biz, 'Düşmanınızın dahi insan olduğunu unutmayınız' diyen bir inanışı içselleştirdik. İlmin kapısından girdiğimizde Hacı Bektaş-ı Veli ile buluşuyoruz. Bakınız Hünkar, vasiyetnamesinde diyor ki; 'Kadınlarınızı okutunuz...' Hacı Bektaş-ı Veli bu uyarıyı, sadece okul çağına gelen kızlarımız için yapmıyor. Yaşı kaç olursa olsun bütün kadınlar için söylüyor. 'Kadınlarınızı okutun' diyor. Başka ne diyor, 'Bilimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır' diyor. Sonra uyarıyor, diyor ki, 'Ekmedikçe biçilmez'. Başka söze gerek var mı? Elbette ki yok, çalışacaksınız; aşınız, ekmeğiniz için de sevginiz sevdanız için de huzurunuz mutluluğunuz için de çalışacaksınız. Emek vereceksiniz, ter dökeceksiniz, ekeceksiniz ki biçesiniz.'' -''ÖĞÜTLERDEN ALINMASI GEREKEN ÇOK DERS VAR''- ''Sevgili Can'lar; Hünkar'ın huzurundayız. Gönül gönüleyiz, can canayız. Ne yer siyaset meydanıdır. Ne de gün siyaset günüdür. O nedenle, Biz yolumuza Hacıbektaş'tan O'nun vasiyetnamesinden devam edelim'' diyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: ''Önce diyor ki, 'Kendine reva görmediğini başkalarına layık görme' ve ekliyor, 'Dört şey vardır ki, ancak dört şey ile müyesser olur', yani başarılır, gerçekleşir. Bir; 'Hükümdar adaletle başarılı olur. Hükümdarın başarısı adaletle ölçülür', yani, adaletsiz hükümdar hükümdar değildir, zalimdir. İki; 'Meşveretsiz başarı olmaz. Her tür mücadele, çalışma, meşveret ile başarıya ulaşır. Danışacaksın, toplanacaksın, görüşeceksin, konuşacaksın'. Üç; 'Alçak gönüllü olmadan gönüle giremezsin. Gönüller tevazu ile kazanılır'. Dört; 'Muradının olmasını istiyorsan sabredeceksin. Çalışacaksın, çabalayacaksın, elinden gelen her şeyi yapacaksın ama bileceksin ki sabır şart... Bu öğütlerden bizim, sizin ve yönetenlerin alması gereken çok ders var. Hacı Bektaş-ı Veliler'den bugüne gelen Atatürk Cumhuriyetini kuran, yıllarca uygarlığa beşiklik yapan Anadolu'yu, yine özgürlüğün ve umudun ülkesi, herkesin Türkiyesi haline getirmek için her türlü ilkellikten, gerici anlayışlardan uzak bir yapıda yolumuza devam edeceğiz. Elbette Pir'in sözüne uyacak incinsek de incitmeyeceğiz. Hacı Bektaş Veli'nin savunduğu gibi; sevginin, barışın, hoşgörünün yüceliğini ve insana verilen değeri her şeyin üstünde tutan felsefenin günümüzde de egemen olmasını diliyorum. Acısız, kavgasız, gönenç içinde, mutlu bir Türkiye diliyorum.'' Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından Hacı Bektaş Veli Dostluk ve Barış Ödülü'nü Mehmet Çamur'a verdi. -''PROTOKOL KURALLARINA UYULMADI''- Kemal Kılıçdaroğlu, etkinliklerin yapıldığı alana giriş ve çıkışında vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaştı. Kılıçdaroğlu, etnikliklerden önce sunucu tarafından protokolde son konuşmacı olarak açıklandı ancak Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'dan önce kürsüye davet edildi. Kılıçdaroğlu, kendisinden sonra kürsüye gelen Bakan Günay'ın konuşmasını dinlemeden etkinliğin yapıldığı alandan ayrıldı. Kılıçdaroğlu, daha sonra Hacı Bektaş-ı Veli Külliyesi'ni ziyaret etti. Kılıçdaroğlu'na burada da vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gösterildi. Etkinliğe, bazı milletvekilleri, bazı CHP Genel Başkan yardımcıları ve Parti Meclisi üyeleriyle, BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, DSP Genel Başkanı Masum Türker de katıldı. CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Hacıbektaş'tan ayrıldıktan sonra parti otobüsünden makam aracına geçtiği sırada, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin Kültür ve Turizm Bakanı Günay'ın konuşmaya başladığı sırada alandan neden ayrıldığını sorması üzerine, ''Protokol kurallarına uyulmadı'' yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu, başka bir soru üzerine de yeni Merkez Yönetim Kurulu'nu yarın açıklayacağını söyledi. Kılıçdaroğlu, daha sonra Ankara'ya hareket etti. (BAR-FT-EHK)16.08.2011 13:24:04
<< Önceki Haber Hacı Bektaş Veli'yi Anma Törenleri Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER