HEPAR Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, "Meclis'e gençlerimiz ile birlikte gireceğiz. Partimize katılmak isteyen 1 milyon kişi var." dedi. Pamukoğlu, Hatay'ın İskenderun ilçesinde, bir yıl içinde 3. mitingini düzenledi. İskenderun Atatürk Anıt Alanı'nda düzenlenen mitingde konuşan Pamukoğlu, "TBMM'ye gireceğiz, baraj endişemiz yok." diye konuştu. Pamukoğlu, 3 hedefleri olduğunu, bunların en başında da Kuzey Irak'ta Türk askerlerinin başına çuval geçirilirken görev yapan generalleri cezalandırmak olduğunu belirtti. Türkiye'nin gidişatından hiç memnun olmadığını savunan Pamukoğlu, "AK Parti din, iman diyerek halkı sömürmektedir." iddiasında bulundu. Pamukoğlu, 12 Haziran seçimleri için hiçbir şekilde oy peşinde olmayacağını öne sürerek, şöyle devam etti: "Biz kendimizi anlatırız. Ülkemizin durumunu açıklarız. Takdir halkımızındır. Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı. Ancak Maalesef ulusal egemenliğimiz yok olmuş durumda. Hangi ulusal egemenlik? Evet uyuma, avutma ve soyma. Herkes şunu bilmeli ki bir yurttaş kendini soyduruyorsa ondan ne halk olur, ne de millet. Seçim bildirgelerinde yazmışlar, şunu yapacağız bunu yapacağız diye. Partinin doktrini vardır, dış siyaseti vardır. Ama bunlar siyasi partinin bir gecede neler yapacağını ortaya koyuyorlar. Bizim yapacaklarımız hazır. Hem de 2.5 yıl öncesinden. Biz Avrupa'da başka yerde kimselerinin kapısının önünde bekleyemeyiz. Biz geldiğimizde terör örgütü kuranlara teröristlere idam geri gelecek. Siyaset panayır hokkabazlarının işi değildir." HEPAR'a, yaklaşık 1 milyon kişinin katılmak için başvuru yaptığını belirten Pamukoğlu, "Bizim ekibimiz çok genç bir ekip. Bu başvuru yapan 1 milyon kişinin yüzde 70'inin yaşı 30'un altındadır. İşte bu gençlerin artık Meclis'e girme zamanı geldi. Bakın dostlar ülkemiz yok olmaya gidiyor. Herkes batmış durumda. Herkes yalanla dolanla ve hayalle yaşıyorlar. Benim halkım ekmek ve huzur istiyor. Bakın HEPAR olarak yapmak istediğimiz 3 şey var. Bu 3 şeyin hesabını soracağız. Birincisi, o Irak'ta askerlerimizin başına çuval geçirme hikayesinin hesabını o dönemin sıralı komutanlarından ve bu hükümetten soracağım. İkincisi bizim bayrağımızı taşıyan o Marmara gemisi İsraillilerin saldırısına uğrasın, sen de buradan aval aval bak. Bunun da hesabını soracağım. Üçüncüsü ise Habur rezilliği. Bu devletin şerefi, haysiyeti ve namusu ile oynadılar. Buna alet olan hükümetin başı dahil olmak üzere içişleri bakanı, görev yapan tüm bürokratlardan bunun hesabını soracağım." şeklinde açıklama yaptı.