Gto Yönetim Kurulu Başkanı Aslan:

Gto Yönetim Kurulu Başkanı Aslan:

Gaziantep Ticaret Odası (GTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aslan, Türkiye'nin küresel krizden başarıyla çıkabileceğini belirterek, ''Bu krizi fırsata çevirmek için kısa vadeli para girişini uzun vadeye dönüştürmek için teşvik tedbirleri bir an önce açıklanmalı ve küresel yatırımcılara güvence vermeli. İç talebi daraltıcı önlemler hemen kaldırılmalı'' dedi. GTO'dan yapılan açıklamaya göre, Oda'nın Ağustos ayı toplantısı Meclis Başkanı Zeki Yağcı'nın başkanlığında meslek komitesi üyelerinin de katılımıyla yapıldı. Gündemdeki konuları ve ekonomik gelişmeleri değerlendiren Aslan, dünyada şu anda AB üyesi ülkelerde gittikçe derinleşen devlet borçları krizi ve ABD'nin kredi notunun düşürülmesiyle başlayan süreçte dünya borsalarında tehlike çanlarının çaldığını ifade etti. AB ülkelerinde yaşanan krizin Yunanistan, Portekiz, İrlanda ile sınırlı kalmayarak diğer ülkelere sıçraması halinde AB'nin bunun altından kalkamayacağı bir krizin içerisine girebileceğini belirten Aslan, ABD'nin kredi notunun düşürülmesiyle hisse senedi piyasalarında hız kazanan değer kayıpları ve küresel risk algısının hızla artmasıyla küresel krizin tekrar gündeme geldiğini anlattı. AB ülkelerinin borç krizinin önümüzdeki dönemde daha sert hissedileceği yönünde endişeler bulunduğunu ifade eden Aslan, ''AB'de kriz tehlikesi var. AB krize düşmese bile AB'nin büyümesi son derece sınırlı kalacak. AB'nin büyümesinin sınırlı kalması demek, Türkiye için dış talepte azalma demektir. O halde Türkiye'deki piyasaların çok fazla etkilenmemesi için eğer dış talep azalıyorsa, biz de iç talebi canlandırmalıyız. Bunun yanı sıra komşularla ticari ilişkileri daha da geliştirilecek politikalar geliştirilmeli. Yine mevcut ihracat pazarlarını çeşitlendirmeliyiz'' dedi. -''KÜRESEL PİYASALARDA DURGUNLUK ENDİŞESİ''- Küresel piyasalarda durgunluk endişeleri devam ederken, Avro bölgesi bankacılık sektörüne yönelik kaygıların tavan yapması nedeniyle son iki haftadır piyasalarda sert hareketler yaşandığına işaret eden Aslan, ''Piyasaların kalıcı bir toparlanma eğilimine girebilmesi için avro bölgesi ülkelerinin öncelikle bu sorunu ve oluşabilecek kayıpları tam olarak tanımlamasının ardından ya yeni düzenlemelerle ya da yeni desteklerle sektöre güvence vermesi gerekiyor. Özetle burada çözüm; avro bölgesi ülkelerinin bankacılık sektörüne karşı oluşan bu güven erozyonunu aşmasında saklı. Bu sorun yeni bir güven bunalımına yol açacak olursa finansal piyasaların kalbi konumundaki bankacılık sektörü işleyemez hale gelebilir. Bu durum reel sektör de dahil diğer tüm ekonomik birimlerin de çökmesine neden olabilir'' görüşlerini dile getirdi. Aslan, Türkiye ekonomisinde küresel şokun etkilerinin henüz sınırlı ölçüde hissedildiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Açıklanan veriler temmuz ayından itibaren ekonomik büyümede intizamlı bir yavaşlamaya işaret ediyor. Beklenti anketleri yılın ikinci yarısında hane halkının tüketim harcamalarının ve şirketlerin yatırımlarının hızla yavaşlayacağını gösteriyor. Avrupa ve Amerika ekonomilerini vurmasından korkulan durgunluk ülkemiz için henüz düşük ihtimalli bir risk. Küresel büyüme üzerindeki risklerin arttığını gören ve enflasyon üzerindeki baskının geçici olacağına inanan Merkez Bankası, faizleri düşürerek ve piyasalara likidite vererek ekonomide oluşabilecek durgunluk riskine karşı önlem almaya çalışıyor. Merkez Bankası'nın para politikasındaki miktarsal sıkılaşmadan vazgeçmesi kısa vadede kur üzerindeki baskının devam etmesine neden olabilir.'' Buna rağmen uygulanan politikanın Türkiye ekonomisi için doğru olduğuna inandıklarını dile getiren Mehmet Aslan, küresel büyümenin zayıf, likiditenin yüksek, faizlerin düşük olduğu mevcut küresel konjonktürde Türkiye gibi iç talebe ve dış kaynağa dayalı büyüyen ülkelerin göreceli olarak daha iyi performans göstermesinin beklendiğini açıkladı. GTO Başkanı Mehmet Aslan, şunları kaydetti: ''Küresel likiditenin bol ve faiz oranlarının düşük olması Türkiye'nin büyümek için ihtiyaç duyduğu dış tasarruflara düşük bir maliyetle ulaşmasını sağlayacak. Küresel büyümedeki yavaşlamaya paralel emtia fiyatlarındaki düşüş ekonomi yönetimine cari açığı azaltmada ve enflasyonla mücadele etmesinde yardımcı olacak. Ekonomi yönetiminin bu süreci iyi yönetmesi durumunda Türkiye mevcut küresel konjonktürü bir fırsata çevirebilir. Ülkemiz ABD ve AB'de yaşananlara yüzde 11'lik yüksek bir büyüme hızı yaşarken yakalandı. Hatta 'fazla büyüdük, küçülelim' diyerek daraltıcı tedbirler alınmaya başlamıştı ki bu kriz yaşandı. Dolayısıyla Türkiye bu küresel krizden başarıyla çıkabilir. Bu krizi fırsata çevirmek için kısa vadeli para girişini uzun vadeye dönüştürmek için, teşvik tedbirleri bir an önce açıklanmalı ve küresel yatırımcılara güvence vermeli. Ekonomi ısındı gerekçesiyle alınan ekonomiyi soğutucu tedbirler acilen gözden geçirilmeli. İç talebi daraltıcı önlemler hemen kaldırılmalı ve bu küresel kriz Türkiye için bir fırsata dönüştürülmeli.'' (ZEY-MRT-ECN)25.08.2011 17:33:26
<< Önceki Haber Gto Yönetim Kurulu Başkanı Aslan: Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER