Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Genelkurmay Başkanlığın internet sitesinde yapılan güncellemeye ilişkin, ''Genelkurmay Başkanlığının internet sitesindeki 27 Nisan tarihli e-muhtıra açıklamasını 30 Ağustos Zafer Bayramı öncesinde kaldırması geç kalmış, doğru bir adımdır''dedi. Bakan Kılıç AA muhabirine yaptığı açıklamada, Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinde bulunan ''e-muhtıranın'' Türk demokrasisine ve hukuk devleti ilkesine kasteden bir metin olarak bugüne kadar durduğunu söyledi. Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesindeki e-muhtıranın kaldırılmasının doğru bir karar olduğunu belirten Kılıç, sözlerine şöyle devam etti: ''Genelkurmay Başkanlığının internet sitesindeki 27 Nisan tarihli e-muhtıra açıklamasını 30 Ağustos Zafer Bayramı öncesinde kaldırması geç kalmış doğru bir adımdır. O muhtıra orada iktidar partisine ya da Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne değil, doğrudan Türk demokrasisine ve hukuk devleti ilkesine kasteden bir metin olarak durmaktaydı. Anlaşılıyor ki, her doğru kararın verileceği ve uygulanacağı bir zaman var. Ve yine anlaşılıyor ki, 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir' demekle demokrat olunmuyor. Demokrasiye yönelik sağlam inancın somut adımlarla ve gerçekçi duruşlarla desteklenmesi gerekiyor. Benim kanaatimce, Türkiye demokrasisi bundan böyle milleti yok sayan, milli iradeyi umursamayan demokrasi dışı müdahalelere, tamamen kapalı bir hale gelmiştir.'' -BAYRAM MESAJI Suat Kılıç, Ramazan Bayramı'nın Türk milletine, İslam alemine ve bütün insanlığa iyilik, güzellik, huzur ve barış getirmesini dileyerek, sözlerine şöyle devam etti: ''Bir önceki gece sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın sofrasında buluşan farklı din mensuplarının duruşunda olduğu gibi, İslam dininin bütün bayram günleri, insanlığın tamamı için huzur ve esenlik günleridir. Yaratılanı yaratandan ötürü seven bir anlayışın temsilcileri olarak mübarek bayram günlerinin, milli birlik ve beraberliğimize olan katkısının her geçen gün arttığına şahitlik etmekteyiz. İslam dininin ahlak ve değeler anlayışı, hayatın merkezine insanı ve yaşama hakkını koymamızı gerektiriyor. Bizler bu nedenle insana değer veriyoruz. Dünya görüşü, ideolojisi, felsefesi ya da siyasi duruşu ne olursa olsun içindeki insanlığı yitirmeyen herkese gönül kapılarımızı sonuna kadar açıyoruz. Cana kast etmedikçe, insana kıymadıkça, hiçbir ferdi diğerinden ayırt etmiyoruz. Yasaklı Ramazan günlerini yok sayarak, Ramazan ayının haramlarını umursamayarak cana kastedenleri, asker ve polisimize oruç günlerinde tuzak kuranları ise insan kavramı içinde değerlendirmiyoruz.'' (MKU-HRN-FFS)29.08.2011 16:50:30