Hakan Kibar -
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve Spor Hukuku Uzmanı Prof. Dr.
Erkan Küçükgüngör,
Türkiye'de
pazar gününden bu yana süren
futbolda
şike iddialarına yönelik
soruşturmayla Türkiye Futbol
Federasyonunun (TFF) çok ağır bir yükün altına girdiğini söyledi.
Küçükgüngör, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
sporun tabi olduğu etik kurallara dikkati çekerek, ''TFF
yönetimi çok ağır bir yükün altında. Çünkü işin hem adli, hem de
disiplin yönü var. Çok hızlı karar verme zorundalar'' dedi.
Sporda adil rekabetin ihlalini doğuran fiilerden birinin de şike olduğunu belirten Prof. Dr. Küçükgüngör, şöyle devam etti:
''Şike, adil rekabeti ihlal eden bir durum. Sporun doğasına aykırı bir durum. Şimdi şikeyle ilgili sorunlar yaşamaya başladık. Esas zikretmemiz gereken 14
Nisan 2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 'Sporda
Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun'. Bu
kanun dünyada görülmemiş bir şekilde şike ve
teşvik pirimine oldukça ağır
hapis cezaları getirdi. Şike ve
teşvik primi bu kanunla şuç olarak kabul edildi. Pazar gününden bu yana yapılan işlemler, kanunla, şike ve teşvikin suç olmasından sonra başlamış işlemler. Bu kanundan önce işlenmiş şike varsa bunlar kanun kapsamında olmayacak. Genel hukuki çerçeve bu.''
Erkan Küçükgüngör, yaklaşık 3 gündür sürdürülen soruşturmada, bir adli yargılama, bir de TFF içindeki disiplin soruşturmasının söz konusu olduğunu söyledi.
İşin disiplin yönünün TFF tarafından ele alınacağını ifade eden Küçükgüngör, ''Bu da Türkiye
Futbol Federasyonu tarafından yürütülen bir süreç. TFF oluşturduğu bir
komisyon aracılığıyla birtakım incelemelere başladı. Bir yandan işin adli soruşturma tarafı sürüyor, diğer yandan da TFF içinde disiplin soruşturması devam ediyor. Bu konuda TFF'nin çok hızlı bir şekilde davranarak kararlar alması gerekiyor'' diye konuştu.
-TFF'NİN, UEFA'YA KARŞI SORUMLULUĞU-
TFF'nin, yaşanan süreçte UEFA'ya karşı sorumlulukları bulunduğunu anlatan Küçükgüngör, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Liglerin tescili sonrasında her
ülke federasyonu UEFA'ya kendi sonuçlarını bildirmekle yükümlüdür. Bu süreç içinde baktığımızda çok kısa bir zaman kaldığını görüyoruz.
Adli takibat süreci oldukça uzun bir zaman alabilir. Dolayısıyla federasyonun buradaki neticeyi bekleme lüksü yok. Olayı kendisinin ele alması, bu kısa süre içinde karar vermesi gerekiyor. Spor yargılamasının en önemli süreci, bunun en kısa sürede sonuca bağlanmasıdır. TFF'nin işi zor. Bu kadar kısa sürede bu kadar büyük bir iddiaya müspet veya menfi karar vermesi, TFF üzerinde çok ağır bir yük gibi gözüküyor. Ancak, yapması da zorunlu. UEFA'ya karşı yükümlülükleri var.''
-TÜRKİYE VE İTALYA KARŞILAŞTIRMASI-
Spor Hukuku Uzmanı Prof. Dr. Erkan Küçükgüngör,
İtalya'da 2006 yılında meydana gelen ve
Juventus'un küme düşmesine kadar giden süreci de değerlendirerek, ''İtalya'da, Juventus takımının küme düşürülmesi ve şampiyonluğunun elinden alınması sonrasında süren adli yargılamada deliller şu an için söz konusu kulübün lehine dönmüş olarak gözüküyor'' dedi.
Küçükgüngör, İtalya'da meydana gelen olaylarda İtalya Futbol Federasyonunun çok hızlı şekilde karar aldığını anımsatarak, şunları söyledi:
''İtalya'da 2006 yılındaki olaylarda federasyon çok hızlı hareket etmek zorunda kaldı. Adli süreç bir taraftan sürerken, İtalya Futbol Federasyonu kendi disiplin yargılamasını devreye sokarak, dünyanın en büyük kulüplerine çok büyük cezalar verdi. Tahkim aşamasına gelince cezalarda büyük azalmalar oldu. İtalya'da konuyla ilgili adli yargılama halen sürüyor. 5 sene geçmesine karşın bu yargılama hala devam ediyor. O dönemde büyük cezalar alan kulüplerin, bu cezaları almamaları gerektiğinin ortaya çıktığı İtalyan yayın organlarında yer aldı. Juventus Kulübünün, 2006 yılında kazandığı ve elinden alınan
şampiyonluk için İtalya Futbol Federasyonu'na tekrar müracaat ettiği ve almış olduğu şampiyonluğun kendilerine iade edilmesini istediği ileri sürülüyor. Bizde de TFF çok hızlı bir karar alabilir, ancak ileride adli yargılama sonucunda farklı durumlar ortaya çıkabilir. Bu anlamda ciddi bir sıkıntı sözkonusu. TFF'nin bir karar alması zorunlu gibi gözüküyor.''
-FENERBAHÇE KÜME DÜŞERSE...-
Prof. Dr. Erkan Küçükgüngör, yapılan soruşturma kapsamında,
Fenerbahçe'nin küme düştüğünü göz önüne almaları halinde TFF Yönetim Kurulu'nun bazı özel karar alması gerektiğine dikkati çekti.
Küçükgüngör, şöyle devam etti:
''Eğer küme düşme söz konusu olursa, TFF'nin bu sorunlar için de bazı kararlar alması gerekecek. Bunlar talimatlarda açıkça ifade edilmemiş hususlar. Futbolcularla kulüp arasında böyle bir sorun ortaya çıkarsa, TFF Yönetim Kurulu'nun bir karar alması gerekecek. TFF, bu özel duruma yönelik olarak özel kararlar almakla yetinecek. Fenerbahçe küme düşürülüp
Bank Asya 1. Lig'de oynaması söz konusu olursa, bununla ilgili TFF yönetiminin bir karar alması gerekecek. Çünkü, Fenerbahçe'de bulunan 10 futbolcunun buradaki durumu talimatlarda açıkça belirtilmiş değil. Böyle bu sorun ortaya çıkarsa, TFF Yönetim Kurulu tarafından yine özel kararlar alınacak. Futbolcular veya kulüp isterlerse Tahkim Kuruluna, isterlers
e devlet mahkemelerine başvuracaklar.''
Bir hukuk adamı olarak 3 gündür süren soruşturma çerçevesinde elinde yeterli verilerin bulunmadığını ifade eden Küçükgüngör, ''Bu iddialar varsa, sonuna kadar mücadele edilmelidir. Atılan adımlar bu yönde. Futbolda böyle bir şey varsa açıklığa kavuşturulması Türk futbolunun büyük menfaatine olduğunu düşünüyorum. Bu süreç,
Avrupa ve çeşitli ülkelere emsal olabilecek noktaya gidecek. Spor hukukçusu olarak adil rekabeti bozacak fiiler varsa, sonuna kadar takip edilmelidir. Gerçeklerin ortaya çıkması en önemli husus. Kurullar gerekli şekilde hareket edecektir'' diyerek sözlerini tamamladı.
(KİB-KAN)06.07.2011 10:49:06