Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, ''Biz buraya kavga etmeye gelmedik, iş yapmaya geldik'' dedi. Çamdibi Esnaf ve Sanatkarlar Odasını ziyaret eden Yıldırım, yaptığı konuşmada, İstanbul'da 237 bin esnafın bulunduğunu, bu kenti 140 binle İzmir'in, 91 binle Ankara'nın izlediğini kaydetti. İzmir'in nüfus olarak 3. kent olmasının bir şey ifade etmediğini kaydeden Yıldırım, şöyle devam etti: ''4 milyon insanı ayakta tutmak, hayatlarını kolaylaştırmak ve hayata bağlamak, çok önemli bir kitleden bahsediyoruz. Siz kentin orta direğisiniz. Çok daha küçük işletmeler var. Sesleri çok çıkıyor. Siz sürekli sessiz sedasız üretiyorsunuz. İnsan hayatının günlük yaşantısını bütün ihtiyaçlarını gören, ülke için gören makul fiyatlarla insanlara hitap edecek tarzda bunu yapıyorsunuz. Böyle bir yapı tarihi çok eski. Ahilikten bu yana başlıyor. Tecrübeyle ahilikten esnaf sanatkar kooperatifine dönüşüyor. Her alanda kendini hissettiriyor. Demokrasinin gelişme ölçüsü de bu. Eskiden krallar vardı, kuralları onlar koyuyordu, şimdi kurallar var, krallar onlara uyuyor.'' Yıldırım, bir esnafın otogara yapılacak metro hattının yer altından yer üstüne alınacağının hatırlatması üzerine, şunları kaydetti: ''Gelişmiş ülkelerde bir otobüs durağının yeri değişecek diye 3 ay anket yapılıyor. Binlerce vatandaş kullanacak, esnafı nasıl etkileyecek. Bütün yaşam tarzının şeklini etkileyecek bu kararı sizin bilginiz olmadan alabiliyor. Gelişmiş demokrasilerde böyle bir şey olmaz. Size yapılacak hizmetin olurunu da sizden almak zorunda yöneticiler. 'Ben size sormam sizin yerinize de düşünürüm' demeye kalktığı zaman yanlış orada başlar. Bunun da arkası gelmez. Hiç merak etmeyin buranın yapımı konusunda belediye başkanı bize müracaat etti, 'Ben yapamıyorum siz yapın' diye. Biz sizin istediğiniz tarzda en doğrusu neyse onu yaparız. Doğrusu benim hiç tarzım değil, başkalarını tenkit ederek iş yapmam ama şanslarını zorluyorlar. Yapamadıklarının mazeretini başkalarının üzerine yıkmaya kalktılar mı izin vermeyiz. Kimse bizi aptal yerine koymasın. Belediyelere gereken her imkan verilmiştir. Hem de fazlasıyla verilmiştir. İki de birde çıkıp, 'Elimizi kolumuzu bağlıyorlar' demesinler. Bunlarla İzmirliyi fazla istismar etmesinler. Gerekirse her türlü detayı ben de İzmirlilerle paylaşırım. Biz buraya kavga etmeye gelmedik, iş yapmaya geldik. Benim uyum halinde çalışma ortamını sağlayıp İzmir'in kayıp yıllarını telafi edeceğim. Sizlerle beraber başaracağız.'' 22 Aralık 1996'da çıkan bir gazetede ''İzmir'e Manhattan'' başlığı ile bir haberin bulunduğunu hatırlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Haber, gökdelenlerden söz ediyor. Nerede bunlar? Lafla peynir gemisi yürümez. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. İnsan bir şey yapar da konuşur. Hem yapmayacaksın, hem de ileri geri laf edeceksin. O kadar uzun boylu değil. Aliağa-Menderes hattına omuz verdik, el verdik, kaynak verdik, yaptık. İlk etapta Torbalı, Selçuk, Bergama'ya kadar uzanacak. İzmir'i kuzeyden güneyden Türkiye'nin en uzun raylı sistemi İzmir'de olacak. Çünkü hizmeti İzmirliye yapacağız. Siyaseten farklı düşünebiliriz hiç önemli değil. Vatandaşa anlatırız, kim ne kadar ikna olursa sonuç öyle ortaya çıkar. Bir takım şeylerle insanları yanıltmanın anlamı yok. Burada dürüst olacağız. Bunu yapmazsak yanlış olur. İzmir değişim sürecine giriyor. İnşallah 12 Haziran'dan sonra demir alıp gidecek.'' (HLL-ALK-MV-ERD)06.06.2011 17:56:23