Sema
Kaplan -
Türkiye'nin en büyük hipodromu özelliğine sahip olan
Diyarbakır Hipodromunda at
yarışı heyecanı 1 Eylül'de düzenlenecek
koşuyla başlayacak.
Türkiye Jokey Kulübü'nce yaklaşık 4 yıl önce Çınar ilçesine 6, Diyarbakır
kent merkezine ise 26 kilometre uzaklıktaki Beşpınar köyünde bin 500 dönüm alan üzerinde yapımına başlanan, 2 yıldan bu yana da
hizmet veren Türkiye'nin en büyük hipodromu olma özelliğine sahip Diyarbakır Hipodromu 1 Eylül'de Valilik Kupası koşusu ile kapılarını at yarışı tutkunlarına açacak. Yaklaşık 4 ay sürecek
sezon boyunca her hafta perşembe günü yarış yapılacak hipodromda, toplam 15 yarış gününde 53'ü safkan Arap, 52'si de safkan
İngiliz olmak üzere toplam 105 koşu yapılacak.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı koşusu ise 27
Ekim'de yapılacak.
Diyarbakır Hipodromu Müdürü Yılmaz Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, at neslinin ıslahını ve yetiştiriciliği
teşvik etmek,
bölge halkına
ekonomik ve sosyal yönden katkılar sağlamak amacıyla kurulan Türkiye'nin en büyük hipodromunda, 20 metre eninde ve 1600 metre uzunluğunda kum
pist, 1500
seyirci kapasiteli tribün, at hastanesi, padok,
doping kontrol binası, kır kahvesi, nalbanthane ve 216
ahır pansiyonu bulunduğunu söyledi.
Çelik, bölgede atçılığın canlanmasını da sağlaması amacıyla 16 milyon lira
bütçe ile kurulan hipodrom tesislerinin bölge halkına yeni bir
iş imkanı sağlayarak, halkın ekonomik ve sosyal gelişimine de katkı sunduğunu belirtti.
Hipodrumda bu yıl sezonun 1 Eylül'de başlayacağını ifade eden Çelik, şöyle dedi:
''Bu sezon 15 hafta süresince 105 koşu yapılacak. Sezon boyunca 53 safkan Arap, 52 de safkan İngiliz atı yarışacak. Yarışlara bu yıl katılımın geçmiş yıllara göre daha yoğun olacağını düşünüyorum. Çünkü yarış
sektörü yavaş yavaş Diyarbakır'da ve bölgede önem kazanmaya başladı. Artık insanlar bu sektörün varlığının fark eder oldu. 1920'lerde Diyarbakır'da at yarışları düzenleniyordu. Diyarbakır'da son olarak 1973 yılında at yarışı düzenlendiği dikkate alınacak olursa 2 yıl önce bu kent 36 yıl aradan sonra yeniden at yarışları ile buluştu. Diyarbakır'ın atçılık konusundaki tarihsel birikimi böyle büyük bir yatırım ile gün yüzüne çıkıyor.''
-KENT EKONOMİSİNE KATKISI-
Çelik, özel girişimciler tarafından at sahibi olmak için gelen taleplerin her geçen gün arttığını belirterek, atçılığın sosyal yaşama olduğu kadar ekonomiye de büyük oranda katma değer sunduğunu söyledi.
Hipodromun, Çınar Belediyesi'nin mücavir alanında yer aldığından ilçeye 'Eğlence Vergisi' adı altında çok büyük katkı sunduğuna dikkati çeken Çelik şöyle dedi:
''Hipodromun açıldığı ilk yıl 2009'da belediyeye yaklaşık 750 bin lira, 2010'da ise 1 milyon lira, bu sezonda da 1 milyon 700 bin lira olarak aktarıldı. Bu son derece önemli bir katma değer yaratıyor. Bunun yanı sıra biz hipodromdaki potansiyeli artırmak için hipodrom alanında mesire alanı oluşturarak sosyal etkileşimi artırmayı halkla bütünleşmeyi sağlamayı hedefliyoruz. Bunun ilk adımı Gıda
Tarım ve
Hayvancılık Bakanı
Mehdi Eker'in de katılımı ile 4 bin
fidan dikilerek atılmış oldu. Yöre ve bölge halkını buraya yönlendirmek ve sosyal gelişmeyi sağlamak için de en yakın zamanda burada büyük bir mesire alanı oluşturarak atçılığın cazibesini artıracağız. Bir diğer projemiz de hipodromu çim piste kavuşturmak. Mevcut ahır pansiyon sayımız 216. Ancak bu talebi karşılamakta yeterli değil. İleriki dönemlerde pansiyon sayısını da artırmayı düşünüyoruz. At yetiştiricileri Karacadağ'dan gelen esinti ile oluşan
temiz havanın atlar için önemli bir potansiyel olduğunu belirtiyor. Bu potansiyel sağlıklı bir altyapıya sahip hipodrom ile biraraya gelince atçıların yoğun talebiyle karşılaşıyoruz. Her sezon ortalama 600 kişinin istihdam edildiği Diyarbakır Hipodromunda önümüzdeki dönemlerde yarış sayısının artacağını düşünüyoruz.''
-ŞANLIURFA HİPODROMUNDA KOŞU EKİM'DE BAŞLIYOR-
Şanlıurfa Hipodromu Müdürü Mehmet Kazoğlu ise, Diyarbakır Hipodromunda at yarışı sezonunun açılması dolayısıyla gerçekleştirilen çalışmalara
destek vermek için Diyarbakır'da bulunduğunu belirterek, Ekim ayında ise Şanlıurfa Hipodromunda yarış sezonunun başlayacağını söyledi.
Kazoğlu, Şanlıurfa Hipodromunda yaklaşık 7 ay, Diyarbakır Hipodromunda da 4 ay sürecek at yarışı sezonunun başarılı bir şekilde geçmesi amacıyla hazırlıkların iki ilde de tüm hızıyla sürdüğünü belirtti.
Türkiye Jokey Kulübü'nün
ülke genelinde jokey, seyis, antrenör, at sahibi ve çalışanları ile birlikte yaklaşık 50 bin kişiye istihdam alanı oluşturduğunu, at yarışlarının özellikle yarışlara verilen ikramiyelerle yaklaşık bir milyar dolar katma değer oluşturduğuna dikkati çeken Kazoğlu, şöyle dedi:
''Bu katma değerin büyük bir kısmı ülke ekonomisine geri dönüyor. Burada yetiştiricilerimizin ikramiyeleri, atlarımıza
bakan seyisler ve arka planda görünmeyen kahramanlar dediğimiz atlar için yonca, yulaf ve
arpa yetiştirenlerle birlikte bu sektör tarımsal alanda da çok büyük katkı sunuyor. Bu yıl bu durumu göz önünde bulunduran Gıda
Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yetiştiricilerimize de
kredi vermeye başladı. Atçılar ve yetiştiriciler açısından bu son derece önemli bir gelişmedir. Çünkü at yetiştiricilerimizin ülke ekonomisine sunduğu katkı ortaya çıktı. Yarış dünyası oyun olarak ön plana çıkmaktan çok hoşlanmaz. Çünkü biz hem istihdam alanında hem
spor alanında hem de ülke ekonomisine katma değer üretme konusunda hizmet veriyoruz. Türkiye Jokey Kulübü olarak biz bunun bir oyun sektörü olmasından daha çok, atı seven, sporla uğraşan bir sektör olmanın gururu ile çalışıyoruz. Seyisi, yetiştiricisi, yem ve bitki üreticileri ile sahip olduğumuz ülkenin gurur duyulacak alanlarında hizmet veriyoruz. Tüm at ve yarışseverleri buradaki etkinliklerimizi görmeleri için hipodromlarımıza davet ediyoruz.''
(SMA-ÖZ-MTE)30.08.2011 14:34:30