CHP İstanbul İl Başkanı Bahri
Şahin, Deniz Feneri e.V bağlantılı
soruşturmayla ilgili olarak, baş sorumluların Türkiye'de olduğunu savundu ve ''Toplanan
yardım paraları AKP'nin finansmanında kullanılmıştır'' iddiasında bulundu.
Şahin, beraberinde CHP milletvekilleri
Faik Tunay,
Haluk Eyidoğan, Mehmet Ali Tomar ve Melda
Onur olduğu halde ''
Deniz Feneri e.V bağlantılı soruşturmanın karartıldığı'' gerekçesi ile Çağlayan'daki Adalet Sarayı'nın önüne
siyah çelenk bırakarak, burada bir
basın açıklaması yaptı.
CHP İl Başkanı Şahin, bugünün yeni adli yılın açılış günü olduğunu belirterek, ''Ve biz CHP olarak,
adaleti ve hukuku aramak için buraya geldik. Türkiye'nin kuşatılmış mahkemelerinde bu kavramları korumak için buradayız'' dedi.
2007 yılında
Almanya'daki Deniz Feneri ofisleri ve binalarının basıldığını ve ortaya büyük bir yolsuzluğun çıktığını savunan Bahri Şahin, şunları kaydetti:
'' Deniz Feneri e.V davasında baş sorumlular Türkiye'dir. Toplanan yardım paraları AKP'nin finansmanında kullanılmıştır. Adalet kavramını ağzına bile almaması gerekenler, onun adının arkasına saklansa da güneşi balçıkla sıvayamadılar. Alman savcılardan öğrendik: 'Türk Hükümeti soruşturmaya yardım etmediği gibi soruşturmayı engellemeye çalışmıştır. Soygun ve yolsuzluğun asıl ayağı Türkiye'dir.' Bunları söyleyen Alman makamları topu Türk savcılarına atmış, ama onların elleri ayakları anında bağlanmıştır. 3-5 klasörün çevirisi bile ayları bulmuş, hatta yıllara yayılmıştır. Çünkü Almancadan çevrilen her satırda yolsuzluk, her satırda halkın sömürülmesine karşı merhamet duyguları vardı.''
Bahri Şahin, yolsuzluğun Alman makamlarınca tespit edildiğini ve durumun AK Partili yöneticilere kadar uzandığını iddia ederek, Türkiye'den giden savcıların Zahit Akman ve
Zekeriya Karaman'ın da aralarında bulunduğu kişileri ''
dolandırıcılık'' iddiasıyla tutukladığını söyledi.
(HTC-DÜR-ZG)05.09.2011 13:41:39