''
Çanakkale Uluslararası Troia Festivali'', Troia Ören Yeri'nde düzenlenen törenle başladı.
Belediye Başkanı
Ülgür Gökhan, açılış töreninde yaptığı konuşmada, barışın ve özgürlüklerin kenti Çanakkale'de, tüm Çanakkalelilerle, Uluslararası Troia Festivalini 48. kez karşılıyor olmanın gururunu yaşadıklarını söyledi.
Bayrağı teslim aldıkları noktadan itibaren
festivali, özünü yitirmeden hep daha iyiye, daha güzele götürmek ve toplumsal amaçlara
hizmet eden düşüncelere dikkat çekmek için bir aracı olarak görmek istediklerini belirten Gökhan, bu yıl festivalin özüne barışın yanısıra çevreyi de kattıklarını söyledi.
Gökhan, dünyada barışı tehlikeye sokan tehditlerin sürekli arttığını, bunun yanında
doğayı yok etmek üzere oluşan kara bulutların da hızla yayıldığını belirterek, doğanın kirlenmesi ve yok olmasıyla başlayan
kaos ortamının, savaşı da tetiklediğini savundu.
Doğanın zarar görmesiyle yaşanan kuraklıklar ve aşırı yağışların yarattığı su baskınlarının ekonomiyi, sağlığı, huzuru dolayısıyla da barışı tehlikeye düşürdüğünü ifade eden Gökhan, şöyle dedi:
''İşte son günlerde kara kıta Afrika'da, Somali'de baş gösteren
açlık, kaybedilen canlar, besleyemedikleri çocukları ellerinin arasından kayıp giden annelerin basına yansıyan çaresiz görüntüleri yüreğimizi yakıyor. Son dönemde şu an eteklerinde bulunduğumuz Kazdağları bir
takım doğa düşmanlarının iştahını kabartmaya başladı. Kim onlar? Uluslararası
altın tekelleri. Şimdi de gözlerini bin pınarlı İda Dağı'na dikmişler. Kaz Dağlarının sahip olduğu tarihi, coğrafi, mitolojik değerleriyle boy bile ölçüşemeyecek altın için tehlikeli bir sürece sürüklemeye çalışıyorlar topraklarımızı. Köylüyü siyanürle yıkanmış çamur yığınlarıyla baş başa bırakıp, Kazdağı göknarını topraksız, kuşları, kelebekleri evsiz bırakacaklar. Ne uğruna? Yüzde 85'i mücevherat sektöründe harcanan altın uğruna.''
-''TIRMANIŞA GEÇEN TERÖR OLAYLARI, ŞEHİT CENAZELERİ YÜREĞİMİZİ DAĞLIYOR''-
Gökhan, her yıl festival konuşmasında savaşlardan, akan kandan ve gözyaşından bahsetmeden, sadece barışın, huzurun hakim olduğu bir
Türkiye ve dünyadan bahsetmeyi hayal ettiğini dile getirdi.
Ancak Türkiye ve dünyada gelinen sürecin, sloganı ''Barış
Kültürümüz Olsun'' olan bir festivalde, yalnızca barıştan bahsetmeyi yine mümkün kılmadığını dile getiren Gökhan, şöyle devam etti:
''Geçtiğimiz ay,
Norveç gibi Avrupa'nın
refah seviyesi çok yüksek bir ülkesinde, önce bir
bombalı saldırı, sonra aşırı sağcı bir gencin yıllardır planladığı
katliam senaryosunu barış yanlısı gençlerin eğitim kampında sahneye koymasıyla 93 gencecik insanın ölümü, barışa dair kurduğumuz
pembe hayalleri karartıyor.
Ülkemizde de son dönemde yine tırmanışa geçen
terör olayları, şehit cenazeleri yüreğimizi dağlıyor, barışa giden yol gittikçe uzaklaşıyor. Hemen her gün gazetelerden, televizyonlardan kocası ya da ailesi tarafından öldürülmüş
kadın cinayetleri haberleri alıyoruz.''
-''RENGARENK PARÇALARIN OLUŞTURDUĞU BİR BÜTÜN DEĞİL MİYDİK''? -
Ülgür Gökhan, Türkiye'yi tüm kurum ve kuruluşlarıyla barış ve hoşgörü içerisinde görmek istediklerini belirterek, siyasi liderleri sonu gelmez ve çözümden uzak kısır tartışmaların içinde görmek istemediklerini bildirdi.
''Biz rengarenk parçaların oluşturduğu bir bütün değil miydik, yüzyıllarca böyle yaşamamış mıydık?'' diyen Gökhan, sözlerini şöyle tamamladı:
''Ne zaman sen, ben, biz, siz olduk? Ne zaman ayrıştık, uzaklaştık,
yabancı olduk? Yüzyıllar önce Troia'da ortaya çıkan tehditlere karşı yardıma koşmuş
Anadolu halkları, Çanakkale Savaşları'nda da Anadolu'nun her yerinden yine Çanakkale'ye koşmadılar mı? Kuva-yi Milliye ruhu ile destan yazmış insanlar, bu ülkenin insanları değil miydi? Ülkemiz, insanımız, doğamız üzerinde oynanan çirkin oyunlara
seyirci kalmayalım, var gücümüzle yayalım barışa çağrımızı. Kaybedilecek zaman yok artık. Zaman hep birlikte olma zamanı, bizi sonu olmayan bir kardeş kavgasının içine itmeye çalışanlara karşı tek yürek olma zamanı, kaybedecek
vakit, kaybedecek insanımız yok artık. Bu ülkenin, bizlerin, gerginliklere değil daha çok hoşgörüye, kavgaya değil daha çok sevgiye, ayrışmaya değil daha çok kenetlenmeye ihtiyacı var.''
-HOMEROS ÖDÜLÜ AYLA ALGAN'IN-
Konuşmaların ardından, festival kapsamında 2002 yılından itibaren verilen Homeros
Bilim Kültür
Sanat Ödülü, tiyatro oyuncusu Ayla Algan'a verildi. Algan, ödülünü Belediye Başkanı Gökhan'ın elinden aldı.
Ödülün kendisini çok mutlu ettiğini belirten Algan, festivalin, bu yıl 48'incisinin yapılmasının önemli olduğunu söyledi.
Algan, ''Festival açmak kolaydır, festivali devam ettirmek çok zordur. Herkesi kutluyorum'' dedi.
48. Uluslararası Troia Festivali Afiş Yarışması'nda dereceye girenlere ödüllerin verildiği törende, Shaman Dans
Tiyatrosu ekibi de sahne aldı.
Törene,
Vali Yardımcısı Ali Partal,
CHP Çanakkale
Milletvekili Ali Sarıbaş, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral
Hasan Doğan ile davetliler katıldı.
(SAM-CC-MVA)11.08.2011 09:33:16