Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı İş
Teftiş Kurulu Başkanı Mehmet Tezel, Giresun'da 9 kişinin yanarak yaşamını kaybettiği
trafik kazasına dikkati çekerek, ''Türkiye'deki bütün müfettişleri toplasanız bu son trafik kazasını önlemesi mümkün değil. Trafiği, emniyeti kimi toplarsanız toplayın bunu önlemeniz mümkün değil. Vatandaş standart dışı
yakıt kullanıyor. Araç yanıyor ve 9 canımız hayatını kaybediyor. Bunun için Türkiye'deki çalışma hayatı ve pazarlar ile alakalı devlet, işveren ve
işçi üçlüsünün bütün
sivil toplum kuruluşları, odaların ve sendikaların el ele vererek müşterek çalışmasına ihtiyaç var'' dedi.
Tezel,
Kahramanmaraş Ticaret ve
Sanayi Odasında (KMTSO) düzenlenen ''İş Teftişinde Yeni Yaklaşımlar ve
Proje Denetimleri'' adlı toplantıda yaptığı konuşmada, Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlığının birçok konuda yeniliklere
imza attığını ve zamana karşı yarışan bir
bakanlık haline geldiğini bildirdi.
Denetimin önemli olduğuna işaret eden Tezel, ancak bunun iş işten geçmeden yapılmasının gereğine işaret etti.
Bakanlığının misyonunun, vatandaşı merkeze koymak ve her noktada onun çalışma hayatıyla ilgili sorunlarını çözmek olduğunu belirten Tezel, misyon olarak ayrıca, önlemenin ödemekten daha
ekonomik olduğunu özümsediklerini ifade etti.
Ankara'da OSTİM'de yaşanan tüp patlaması ve dün de Giresun'da bir
otobüsün yanması sonucu 9 kişinin yaşamını kaybetmesini iş hayatı yönünden değerlendiren Mehmet Tezel, şunları anlattı:
''Daha dün yeni bir trafik kazası oldu, otobüste 9 kişi yandı. Türkiye'deki bütün müfettişleri toplasanız bu en son olan trafik kazasını önlemesi mümkün değil. Trafiği, emniyeti kimi toplarsanız toplayın bunu önlemeniz mümkün değil. Vatandaş standart dışı yakıt kullanıyor. Araç yanıyor ve 9 canımız hayatını kaybediyor. Bunun için Türkiye'deki çalışma hayatı ve pazarlar ile alakalı devlet, iş veren ve işçi üçlüsünün bütün sivil toplum kuruluşları, odaların ve sendikaların el ele vererek müşterek çalışmasına ihtiyaç vardır.''
-''İNSAN MERKEZE KONSAYDI BUNLAR OLMAZDI''-
''OSTİM'de ve otobüs kazasında insan merkeze konsaydı bunlar olmazdı'' diyen Tezel, OSTİM'de yaşanan olayın doğalgaz tüpüne basılan
oksijenden kaynaklandığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Otobüs kazasında yanan 9 canımızın şoförünü işveren kabul edelim. Bu şoförümüz insanı merkeze koysaydı, insan odaklı düşünseydi. Bu insanlara bir şey olur ya da zarar gelir mi? diye düşünseydi. Hassasiyetle aracının bakımını ve aracında kullandığı yakıta standartlar içerisinde dikkat etseydi. Böyle bir sorumluluğu kar endişesiyle
ihmal etmeseydi, belki de bu kaza olmayacaktı. OSTİM'de de öyle. 20 insanımız öldü. Orada anladık ki bu tüpler piyasa denetiminden yoksun vaziyette. Herkes bulduğu tüpün içerisine bulduğu gazı basarak orada çalışma hayatlarını sürdürüyorlar. Çok
küçük kar marjları orada 20 kişinin ölümüne sebep oldu.
Doğalgaz basılan tüpü almışlar içine oksijen basmışlar patlamaların sebebi bu yönde tespit edildi.''
Çalışma hayatındaki
iş kazaları, meslek hastalıkları, çalışma, huzur ve refahıyla alakalı zeminde, işçinin ve işverenin devletle müşterek çalışması gerektiğini dile getiren Tezel, işçi, işveren, devlet ve sivil toplum örgütlerinin bu konulara önem göstermesi gerektiğini vurguladı.
KMTSO
Meclis Başkanı
Şahin Balcıoğlu da, dünyada 2008'de başlayan global krizden Kahramanmaraş'ın en az etkilenen, en az
hasar gören illerden biri olduğuna işaret ederek, ''Biz
Kurtuluş Savaşı'ndan sonra ekonomik kurtuluş savaşında da bir yerlere gitmeye ve bir yerleri geçmeye çalışıyoruz. Bizler, faizlerin yüzde 120 oranlarında olduğu dönemde paraları faize verip yan gelip yatıp gelir elde eden insanlar olmak istemediğimiz için sanayiciliği
tercih ettiğimizden bugün Kahramanmaraş bir sanayi şehridir'' dedi.
(İHD-ŞMÖ-MRT-YIL)09.06.2011 17:23:38