Tıp alanındaki yenilikleri her geçen gün bir yenisi takip ediyor. Radyo dalgası, elektrik akımı,
lazer gibi tekniklerle herhangi bir yara oluşturmadan uygulanan ameliyatların ardından şimdi de hücrelerin yaydığı biyolojik frekans dalgalarıyla check up yapılıyor.
Avrupa ülkelerinde kullanılmaya başlanan
sistem, Türkiye'de de bazı merkezler tarafından uygulanmaya başlandı. BioSensitive olarak isimlendirilen
uygulama ile vücuttaki 19 farklı sistemin performansı, organların yaşları, vücuda zarar veren yiyecekler, kişiyi bekleyen
hastalıklar, kemiklerin durumu, cildin elastikiyeti gibi birçok durum gözler önüne seriliyor.
BioSensitive'i Ankara'da uygulayan merkezlerden MediCheckLine'nin sahibi Uzm. Dyt.
Gökmen Gök, tıp alanındaki yeniliklerin baş döndürücü şekilde geliştiğini belirterek, artık birçok Avrupa ülkesinde biyolojik frekanslarla sağlık sorunlarının tespit edildiğine dikkat çekti. BioSensitive uygulamasının dünyada sağlık alanındaki otoritelerden geçer not aldığını hatırlatan Gökmen Gök, "Sistemle vücuttaki 19 farklı sistemin incelenmesi; 10 yıl sonra oluşabilecek hastalık risklerinin belirlenmesi; kalbin kaç yaşında olduğu; sindirim organlarına zarar veren yiyecekler; kemiklerin durumu; cildin elastikiyeti; cep telefonu,
kablosuz internet gibi manyetik alanların kişiye ne kadar zarar verdiği gibi birçok soruya
cevap alabiliyoruz." dedi.
HÜCRELERİN OLUŞTURDUĞU DALGALAR HASTALIKLARI ELE VERİYOR
Yetişkin insanda yaklaşık 25 milyon hücrenin sürekli olarak yenilendiğini vurgulayan Gökmen Gök, "Her saniye bölünen hücrelerimiz bölünme ve
yenileme sürecinde, hareketli ve kesintisiz
elektromanyetik dalgalar yayar. Yüksek hızda durmadan değişen bir hücrenin temel birimi olarak çekirdek ve elektronların hareketleri elektromanyetik dalgalar oluşturur. Vücudumuzdaki bulunan organlar tarafından yayılan elektromanyetik dalgaların sinyalleri doğru
analiz edilebilirse sağlık, hastalık gibi koşullar hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlarlar. Kuantum manyetik rezonans, bu problemlerin analizinde yeni bir enstrümandır. Zayıf manyetik frekans ve insan vücudunun enerji ve sensor tutarak toplanan verileri, mikro
işlemci sayesinde örnek dalga kullanarak bu frekansların düzensiz olup olmadığını değerlendirebiliyoruz. Yapılan analiz sonucu bireyin
sağlık durumu ve analiz sonucuna göre koruyucu ve iyileştirici önerilerde de bulunabiliyoruz." şeklinde konuştu.
HASTALIKLARIN KAYNAĞI SİNDİRİLEMEYEN BESİNLER ÇIKABİLİYOR
Kişinin farkında olmadan vücudunun bazı
besinlere tepki verebildiğini belirten Gök, son derece masum gözüken bir
gıdanın sindirim sisteminde problem oluşturabildiğine vurgu yaptı. Bu besinlerin bağışıklık sistemini, aynı bir virüs veya bakteri gibi
savunma sistemini tetikleyerek kişiyi hasta edip, kilo almasına sebep olabildiğini ifade eden Gök, "Gıda intoleransı dediğimiz bu durum şişmanlık, kilo verememe, migren,
akne, nedeni bilinmeyen ödem, gaz, şişkinlik,
kronik yorgunluk,
kabızlık, cilt problemleri, romatizmal hastalıklar,
astım, ishal,
mide krampları, depresyon, uyku bozuklukları, solunum yolu hastalıkları, ürtiker gibi birçok hastalığa yol açabiliyor. BioSensitive ile vücudun hangi gıdalara tepki verdiğini belirleyebiliyoruz." açıklamasında bulundu. Besin alerjisi ile gıda intoleransının karıştırıldığını dile getiren Gök, kronik ve sebebi bilinmeyen rahatsızlıkları bulunanlara gıda intoleransı testi yaptırmalarını
tavsiye etti.