Dünyanın en büyük
tatlı su balığı özelliğine sahip
Mersin balığının nesli, tükenme
tehlikesiyle karşı karşıya.
Sinop Üniversitesi (SÜ)
Su Ürünleri Fakültesi ile TÜBİTAK'ın yürüttüğü "Kızılırmak ve
Yeşilırmak Havzasında Mersin Balıklarının Durumu" projesiyle yaşayan fosiller korunmaya çalışılıyor.
Proje kapsamında 6 adeti 1 metre uzunluğunda olan 12 adet balıktan anaç stoku oluşturduktan sonra yeniden
doğal yaşamlarına bırakılacak.
Proje hakkında bilgi veren SÜ Su Ürünleri Fakültesi
öğretim üyesi ve Mersin Balıklarını Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı Yard. Doç. Dr. Serap Ustaoğlu, çalışmalar sırasında balıkçılarla iletişime geçerek
işbirliği yaptıklarını söyledi.
Mersin balığı avcılığının tamamen
yasaklanmasına rağmen balıkçı tezgahlarında sık sık sergilendiklerini dile getiren Ustaoğlu, "
Balıkçıların av yasaklarına uyarak tesadüfen yakaladıkları bireyleri tekrar denize bırakması ve böylece onlara yaşama ve nesillerini devam ettirebilme şansı tanıması için, yetkili kurumlarca gerekli eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları yapılmalıdır. Yasak türlerin avlanması ve satılması durumunda ise ceza uygulamaları artırılmalı, kontroller daha sık yapılmalıdır." dedi.
Tarihi kaynaklara göre varlığı M.Ö. 2500'lü yıllara dayanan Mersin Balığı, 1 ton ağırlığa kadar ulaşabiliyor. Morfolojik, anatomik ve fizyolojik olarak diğer
balıklardan farklı özellikler taşıyan bu balıklar, 100 yıla kadar yaşayabiliyor. Havyarının değerli olması sebebiyle
ekonomik açıdan büyük önem taşıyan bu balıklar, tehlike altında bulunuyor.
Üreme bölgelerini oluşturan
nehirler üzerine kurulan barajlarda su tutulması nedeniyle nehir yatağının doğal yapısının bozulması, su miktarının azalması ve anaç balıkların nehre girişinin imkansızlaşması, yumurtlayamadan havyar elde etmek için avlanması, endüstriyel ve tarımsal faaliyetler nedeniyle doğal sularının kirlenmesi, yaşama ortamlarının bozulması ve avlanma gibi nedenlerden dolayı nesilleri hızla tükeniyor.