Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı, kentin ciddi ekonomik ve kentsel hareketlilik içine girdiğini bildirdi. Yağcı, yaptığı açıklamada, şehircilik açısından kente bakıldığında adeta en üstten aşağıya doğru bir kartopu yuvarlandığını ve bunun yuvarlandıkça daha da büyüdüğünü belirterek, gelecek süreçte kartopunun kardan adam olacağını söyledi. Yatırımcıların tüm güzellikleriyle Bilecik'i keşfettiğini ve kentin her yönüyle büyüdüğünü anlatan Yağcı, şunları kaydetti: ''Yaklaşık 15 yıl hakimlik yaptıktan sonra bıraktım. Türkiye'de de hakimliği emeklisi olmadan bırakarak belediye başkanı olan herhalde tek kişi benimdir. Hakimliğe 'bu meslekten emekli olmam' diyerek girmiştim. Yani hep böyle serbest, farklı şeyler yapma arzum, isteğim vardı. Bilecik'i hep derinden takip ederdim. Buradaki birçok proje göreve gelmeden 10 yıl önce kafama koyduğum projelerdir. Yazları Bilecik'e geldiğim zaman belki Bilecik'te yaşayanlardan daha fazla gezerdim. 'Ne yapılabilir' diye düşünürdüm. Çünkü hakikaten potansiyeli olup da değerlendirilemeyen bir şehir burası. Coğrafyasına baktığımızda Bilecik Marmara'nın önemli noktası. Etrafındaki bütün şehirler gelişmiş. Şehircilik verilerine, tarihi geçmişine, coğrafyasına, iklimine, insan yapısına, eğitim düzeyine bakıyorsunuz, karşınıza 20-30 bin nüfuslu kendi feodal yapısını kıramamış, içine kapanık bir şehir çıkıyor. Bu da üzücü bir durum. Dışarıda olduğum sürede en fazla beni kızdıran, 'Bilecik neresi' sorusu olmuştur. İnsanların bunu sorması beni oldukça kızdırmıştır. Türkiye'de gelişmişlik düzeyinde 17. sıradayız.'' Yağcı, Bilecik'in gelinen noktada çok ciddi ekonomik ve kentsel hareketlilik içine girdiğini anlatarak, ''Bunların büyük bir kısmını planladık, programladık. Yatırımcı Bilecik'i keşfetti. Bilecik'in 150'yi aşkın fabrikası var'' dedi. Ülkenin gelişim içinde olduğu trende buna ayak uydurmaya çalıştıklarını belirten Yağcı, sözlerini şöyle tamamladı: ''Bilecik, Osmanlı gibi ulu bir devletin temellerinin atıldığı ve Osmanlı ulu çınarının kök salıp yeşerdiği topraklardır. Tarihi misyonumuza uygun bir vizyon yüklemek zorundayız. Anadolu şehri olmanın özelliği olan yeşil Bilecik konseptini koruyarak, fakat günümüzün sosyal ve kentsel ihtiyaçlarını da en kolay, en verimli, en modern şekilde karşılayabilecek bir yapıyı oluşturmak istiyoruz. Yani kendimize özgü bir ölçümüz olsun istiyoruz. Biz şu an geleceğe dair planlarımızı yaparken hiçbir zaman 300-400 bin nüfuslu bir Bilecik hayal etmiyoruz. Kendi ölçümüzde büyüyelim istiyoruz. Bundan sonra Bilecik'te yapılan yapılar rastgele olmasın. Bilecik bir Osmanlı şehriyse tarihine selam yollasın. Ama Bilecik'teki vatandaş kayak yapmak istiyorsa onu da o konsept içinde bulsun, faydalansın. Geçmiş ile geleceğin köprüsü olan bir şehir olsun. Her iki tarafa da hitap etsin istiyoruz.'' (MA-TAR-MTN)19.09.2011 19:10:28