Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Biz, Irak'a baktığında petrol kuyularını görenlerden hiç değiliz. Yerin altındaki zenginlikleri değil yerin üstündekileri, gönüllerdekini görenlerdeniz." dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin; tarihine, medeniyetine, büyüklüğüne yarışır bir şekilde tüm bu coğrafyada her kesimle görüşebilen yegâne ülke olduğunu söyledi. Erdoğan, her mezheple, her inanç grubuyla, her etnik grupla görüştüklerini, müzakereleri yaptıklarını, tamamen dostluk, kardeşlik hissiyatı içinde uyarılarını muhataplarına ilettiklerini belirtti. Erdoğan, Irak'ın Türkiye için komşudan da öte olduğunu belirterek, "Ortak tarihi kültürü, topraklarımızda ortak şehitlerimizi ağırladığımız bir ülkedir. Dicle ile Fırat birbirine ne kadar kardeşse Türkiye ile ırak birbirine o kadar yakın, o kadar kardeştir. Ben bu mesajları Irak parlamentosunda da söyledim. Irak'ta camilerde, caddelerde patlayan her bomba bizim yüreğimizi yaralıyor. Irak'ın sokaklarında yere düşen her can bizim canımızdan can koparıyor. Biz Irak'ta Hülaguları, İbni Mülcemleri, Yezidleri, Halepeleri, Telaferleri, Altınköprüleri tekrar görmek, tekrar yaşamak asla istemiyoruz." diye konuştu. Irak ziyaretini; yurt içinden ve dışından kimsenin farklı yerlere çekmeye, farklı şekillerde yorumlamaya kalkmamasını isteyen Erdoğan, "Biz rol kapma çabası içinde, çıkar kaygısı içinde değiliz. Mezhepler, etnik kökenler üzerinden nüfuz mücadelesi içinde değiliz. Biz, Irak'a baktığında petrol kuyularını görenlerden hiç değiliz. Yerin altındaki zenginlikleri değil yerin üstündekileri, gönüllerdekini görenlerdeniz." şeklinde konuştu. RASMUSSEN'E AFGANİSTAN HATIRLATMASI Bu coğrafyanın sakinlerinin bu coğrafyanın sahipleri olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, şöyle dedi: "Libya'da olsun Suriye, Yemen, Bahreyn'de olsun, daha fazla kan akmadan, acı yaşanmadan, halkların hissiyatına arzu ve taleplerine karşılık gelecek reformların acilen yapılmasını yüksek sesle dile getirdik ve getiriyoruz. Halkların haklı taleplerini görmemezlikten gelerek, bunları bu halka veya halkları öldürmeye yönelik tavırları tasvip etmemiz mümkün değil. Üslubumuz, tarzımız, yönetimimiz farklı olabilir. Sesimizin tonunda değil, muhtevasına baksınlar. Hiç değişmeyen ilkelerimizi görecekler. Rasmussen'e de ilettim. NATO, Afganistan'da da Irak'ta olduğu gibi değil, burada Libya'da başarılı bir sınav vermek zorundadır dedim. Afganistan'da NATO, 8 yıldır var ama Afganistan'daki gelişmeler ne yazık ki beklediğimiz gibi olmadı. Afganistan'daki NATO güçlerinde ciddi bir yorgunluk var."