Balıkesir Valiliği'nin il merkezi ve ilçelerdeki bütün işyerleri başta olmak üzere çay bahçeleri,
apartmanlar, okullar ve işhanlarına güvenlik
kamerası koyma mecburiyetinin yürütmesi, Av. Mehmet Birol
Şahin'in
dava açtığı idare mahkemesi tarafından durduruldu.
Kararı değerlendiren Balıkesir Sivil Güçler Birliği Sözcüsü Av. Şahin, 2010/1171 esas sayılı dosyayla bir
site adına dava açıldığını söyledi. Açtıkları davalarla daha önce Balıkesir Belediyesi'nin su zammının iki defa iptal edildiğini hatırlatan Şahin, idarenin güvenlik gerekçesiyle bazı tedbirler ve zorunluluklar getirmeye yetkili olduğuna ancak temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanmaması gerektiğine dikkat çekti.
Mehmet Birol Şahin, "İdare, kolluk görevini yerine getirirken anayasal hak ve özgürlüklerimizi kısıtlayamaz. Denetim yaparken kamu düzeninin açıkça bozulması veya bozulma tehlikesinin ortaya çıkması ve alınan önlemlerin bu tehlikeyle orantılı olması gerekir. İdarenin amacına ulaşmak için kullanacağı araçlar, ortaya çıkan tehlikeyi bertaraf edecek oranda ve zorunlulukta olmalı, bireylerin hak ve özgürlüklerini en az biçimde sınırlamalıdır. Balıkesir Valiliği'nin güvenlik kamerası ve
alarm zorunluluğu, bu temel ilkeleri ihlâl ediyordu. Ayrıca bütün işyerleri ve apartmanlara büyük mali yük getiriyordu." dedi.
Önleyici güvenlik hizmetinin finansmanının devlet tarafından karşılaması gerekirken valiliğin kararıyla vatandaşa yüklendiğini belirten Av. Şahin, bu sebeple hukuka aykırı bularak dava açtıklarını dile getirdi. Balıkesir İdare Mahkemesi'nin yürütmeyi durdurma kararı verdiğini vurgulayan Şahin, "
İşyeri, site ve apartman sahip ve yöneticilerini uyarmak istiyorum. Bazı güvenlik kamera ve alarm sistemi satıcıları, Balıkesir Valiliği'nin bu kararını göstererek ürünlerini pazarlamaya çalışıyor. İdare mahkemesinin kararıyla zorunluluk ortadan kalktı. Bu tip pazarlama sözlerine inanmasınlar ancak güvenlik tedbirlerini kendi ihtiyaç ve kararlarına göre değerlendirsinler." şeklinde konuştu.
'MASRAF KAMU KAYNAKLARINDAN KARŞILANIR'
Balıkesir İdare Mahkemesi, yürütmeyi durdurma kararını şu gerekçelere dayandırdı: "Valiliğin aldığı bu kararın kamu hizmetinin finansmanını bireylere yüklediği, önleyici kolluk görevini yaparken bireylerin hak ve özgürlüklerinin bu kararla orantısız biçimde sınırlandığı, yasalarımızda valiliğe bu nedenle işyerini
kapatma cezası verme yetkisi verilmediği, kamera ve alarm sistemi kurma işleminin kamu kaynaklarından karşılanması gerektiği..."
Valilik, İl Trafik Komisyonu kararına istinaden 2010 Haziran ayında il merkezi ve ilçelerde bulunan bütün işyerleri, iş hanları, konut siteleri, apartmanlar, kahvehaneler, çay bahçeleri, hastaneler, dershaneler, okullar,
alışveriş merkezleri, akaryakıt istasyonları, bankalar, kuyumcular, döviz büroları, oteller,
tatil köyleri, umuma açık eğlence ve dinlenme yerleri, semt pazarları, oto galerileri ve hemen hemen bütün yerleşim yerlerine kamera
kayıt ve alarm sistemi kurulması, 7 gün 24 saat çalışması ve en az 15 gün kayıt yapması zorunluluğu getiren, kurmayanlara önce para, yine kurmadıkları takdirde kurana kadar işyeri kapatma cezası verilmesini öngören bir karar almıştı.