Tolga Albay -
Türkiye'de bankaların hakimiyetindeki yatırım fonu piyasasında ilk bağımsız yatırım fonu
yönetim şirketi olan Arma Portföy Yönetimi Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Murat Gülkan, yıl başından bu yana fonlarının yüzde 9 getiri sağladığını, borsanın yüzde 7 kayıpta olduğunu belirterek, ''Beklediğimiz gibi yılın ikinci yarısı daha zor geçerse bizim farkımız daha net ortaya çıkar'' dedi.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Gülkan, yaklaşık 33 milyar lira büyüklüğündeki Türkiye yatırım fonu piyasasının bankaların hakimiyetinde olması nedeniyle 5 yıldır
büyüme göstermediğini, piyasadaki fonların büyük çoğunluğunun getirisinin düşük, yönetim ücretlerinin çok yüksek olduğunu savundu.
Fonların büyük kısmının, fon yönetim mahareti gerektirmeyen B
tipi likit fonlarda toplandığını, repo
faizinin yüzde 6,5 olduğu bir ortamda bu fonlar için yüzde 3,5 yönetim ücreti alınmasının ''insafsızlık'' olduğunu öne süren Gülkan, müşterinin de çoğu zaman bu ücretlerin farkında olmadığını, çoğu kez ''suiistimal edildiğini'' ileri sürdü.
Bankaların bu konuda dağıtım gücünü kullandığını dile getiren Gülkan, SPK'nın ''dağıtım oligopolisini'' kırmaya yönelik adımlar attığını, Elektronik Fon Platformu kurulma sürecinin ''bankaların ağırdan almasına rağmen'' hızlanmış olmasının sevindirici olduğunu söyledi.
Türkiye'de artık önemli miktarda bir
sermaye birikiminin oluştuğunu, faizlerin düşmesiyle profesyonel fon yönetimine ihtiyacın arttığını, fon yönetim sektörünün de buna
yanıt veremediğini söyleyen Gülkan, ''Bu ortamda ilk bağımsız fon yönetim şirketi olarak ortaya çıktık. İş
Yatırım ile stratejik
ortaklık kurduk. İş Yatırım Arma Portföy Yönlü Serbest Yatırım Fonu adıyla faaliyete geçtik. Fonun kurucusu olan İş Yatırım, nakit ve menkul kıymetlerin saklamasını yapıyor. Yani işin yediemini ve kasası İş Yatırım. Arma olarak nakitle hiçbir ilişkimiz yok. Fonun yönetiminden ise sadece biz sorumluyuz.
Fonun portföy değeri 50 milyon liraya ulaştı. Bu, beklentilerimiz seviyesinde gelişti. Bu tempoda gidersek sene sonunda 100 milyon lira civarı bir rakama otururuz. Bu iyi bir rakam. Bir emsal teşkil etmesi bakımından çok önemli. Bizim fonun ücretlendirmesi yıllık sabit yüzde 1, bunun üzerine TL faiz oranının üzerinde gelir getirebilirsek aştığımız kısmın yüzde 20'si kadar. Ağırlıklı olarak bireysel yatırımcıya hitap ediyoruz.''
Bağımsız bir fon olmalarının doğru yatırım kararlarını almalarında en önemli etken olduğunu söyleyen Gülkan, ''Şu bankanın hissesini alır, şununkini satarsam acaba büyüklerimiz kızar mı?'' diye bir çekincelerinin olmadığını, fonun performansına bakıldığında bunun daha iyi anlaşılabildiğini belirtti.
-CARİ AÇIK-
Türkiye ekonomisinde cari açığın finansmanının borçlanarak giderildiğini, bunun şu ana kadar sorun olmadığını belirten Gülkan, bu parasal bolluk döneminin sona erme ihtimali nedeniyle riskli bir döneme girildiğini kaydetti.
Piyasa koşulları bu açığı kapatmaya ''zorla itmeden'' Türkiye'nin bir
takım önlemlerle bu açığı kapatmak zorunda olduğunu belirten Gülkan, ''Bu açığın en azından artışını dizginlememiz şart. Aklı başında olan herkes olayın kritik olduğunu görüyor. Yavaşlama önlemlerinin dozunu ayarlamak artık bilim değil, sanat. Ani
fren yaparsanız
araba kayabilir, bu biraz da maharet.
Merkez Bankası'nın aldığı tedbirler henüz arzulanan sonucu vermedi. Çok fazla frene basılırsa arabayı kaydırmaktan korkuyor. Bu yavaşlamayı ya para politikasıyla ya da maliye politikasıyla yapabilirsiniz.
Hükümet maliye politikalarında adım atmakta isteksiz. Tüm yük para politikasının üzerinde kalıyor. Dolayısıyla bu işin ilk etkisi bankacılık sektörünün karlarına oldu'' dedi.
Bu ortamda bağımsız yatırım fonlarının performansının daha net gözlenebileceğine işaret eden Gülkan, şöyle devam etti:
''Bizim beklediğimiz gibi yılın ikinci yarısı daha zor geçerse bizim farkımız daha net ortaya çıkar. Sene başından bu yana varlık fiyatları, örneğin borsa yüzde 7 geriledi. Her kötü haber bir alış fırsatı. Biz sene başından bu yana yüzde 9 artıdayız, borsa yüzde 7 ekside. İyi bir performansımız var. Ama borsa daha net bir şekilde eksiye giderse bizim performansımız daha kuvvetli bir şekilde ortaya çıkar.''
-YABANCILAR İÇİN İKİZ FON-
Gülkan, birikiminden para kazanmak isteyen her yatırımcının tabağında mutlaka bulunması gereken bir fon olduklarını belirterek fonun performansının
yabancı yatırımcının da ilgisini çektiğini, ancak Türkiye'de yabancıların fon almasında prosedürlerden kaynaklanan bazı sıkıntılar bulunduğunu belirtti.
Yabancı yatırımcıların istekliliğini değerlendirmeyi arzuladıklarını belirten Gülkan, ''Bu ilgi doğrultusunda muhtemelen sene sonunda fonumuzun yurtdışı mevzuata uygun şekilde
ikizini kuracağız. Bir ayna görüntüsü gibi yabancıların daha rahat alıp satabildiği bir fon olacak. Bunun dışında bir senelik dönem içinde yeni
ürün çıkarmayı düşünmüyoruz. Konsantrasyonumuzu
amiral gemimize verip iyi getiri sağlamak istiyoruz'' diye konuştu.
Gülkan, ileri vadede kurumsal yatırımcı tabanı olabilecek vakıflar ve
emekli sandıkları için özel bir fon oluşturma düşüncelerinin bulunduğunu da kaydetti.
Bir çok şirketin
personel dayanışma sandığı gibi kapalı devre emeklilik sistemlerinin bulunduğunu, bunların şimdiye kadar faiz yatırımcısı olageldiğini, faizlerin düşmesinden dolayı sıkıntı yaşandığını ifade eden Gülkan, ''Kurumlar, sandıklarının portföylerini biraz daha çeşitlendirip getiriyi iyileştirmek istiyorlar. Belki yine faiz ağırlıklı ama iyileştirmiş, manevra alanı yaratılmış bir ürün ortaya konabilir'' dedi.
(TLA-MV-BŞK-TLN)28.06.2011 09:57:18