AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ,
sanatçı Aynur Doğan'ın 18.
İstanbul Caz Festivali kapsamında Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi'nde ''Suyun Kadınları'' adlı konserde
Kürtçe
şarkı söylemesi nedeniyle bir grup
seyirci tarafından
protesto edilmesini kınadığını ifade ederek, ''Asla hiçbir kimse fikirlerinden dolayı, kendi etnik kimliğinden dolayı yuhalanmamalı'' dedi.
Özdağ, partisinin Manisa il binasında gazetecilerin soruları üzerine 18. İstanbul Caz Festivali'nde düzenlenen bir konserde sanatçı Aynur Doğan'ın ''Kütçe şarkı'' söylediği gerekçesiyle bir grup seyirci tarafından protesto edilmesini değerlendirdi.
Olayın kabul edilemez olduğunu ifade eden Özdağ, ''Bu olayı kınıyorum.
Kürtçe şarkılar da
Ermenice şarkılar da söylemeliyiz, Rumca da söylemeliyiz. Ama bizim resmi dilimiz Türkçe'dir, bunu da bilmeliyiz. Asla hiçbir kimse fikirlerinden dolayı, hiç kimse kendi etnik dilinden dolayı yuhalanmamalı'' dedi.
Özdağ, bu olayı aynı zamanda bir provokasyon olarak değerlendirdiğini dile getirerek, şunları söyledi:
''
Türkiye,
demokratikleşme yolunda önemli mesafeler kat etti. Bunu da AK Parti hükümetleri sayesinde başardı. Türkiye'de
TRT 6 varken, Türkiye'de artık Kürtçe konuşmak serbestken, Türkiye'de bazı üniversitelerde Kürtçe enstitüler kurulurken, bir yerde eğer birileri kalkıp da eğer
Kürtçe şarkı söyleyen şarkıcımızı yuhalıyorsa, burada durup düşünmek lazım. Ben yine de bu yuhalama olayını kınamakla beraber, bu zemini BDP'lilerin, Gülten Kışanakların, Ahmet Türk'lerin, Selahattin Demirtaş'ların söylemlerine bağlıyorum. Eğer bu şahıslar söylemlerini demokratik yaparlarsa, Eğer bu şahıslar söylemlerini üslubu beyan, aynı lisan noktasında dikkatli kullanırlarsa Türkiye'de bundan sonra bunlar olmayacaktır.''
Türkiye'deki ayrışmanın zemini olarak geçmişte cuntacıların, bazı vesayetçi bürokratların gösterilebileceğini, ancak bugün bu zemini BDP'lilerin yarattığını savunan Özdağ, şunları kaydetti:
''Türkiye özgürleşirken özgürlüğü istemeyen, Türkiye'de demokratikleşmeyi içselleştiremeyen, kandan saadet devşiren, kandan
rant devşiren, çatışmadan, gerilimden genişleme bekleyen, oy devşirmek isteyen bir zihniyet var. Ben Kürt vatandaşlarımı bu BDP'nin söylemlerine karşı duyarlı olmaya davet ediyorum. Sahneye de çıkmalıyız, konuşmalıyız, şarkı da söylemeliyiz. Hatta bu dersler Türkiye'de çeşitli üniversitelerde olduğu gibi diğer üniversitelere de seçmeli
Osmanlıca,
Arapça, Farsça'nın yanı sıra zaman içinde Kürtçe de konulabilir. Ama demokratik hakların, AK Parti iktidarı döneminde olduğunu herkesin bilmesi lazım, dağda ölenler yüzünden değil. Demokratikleşme süreci nedeniyle Türkiye'de demokratik adımların atıldığını bilmemiz gerekir.''
(MY-UFK-MED-HH)21.07.2011 18:10:47