Ankara'da Trafik Hastanesi'nden dönüştürülerek 19
Şubat 2004'te
hizmet vermeye başlayan
Atatürk Eğitim ve
Araştırma Hastanesi, kullandığı son
sistem cihazlarla özel
hastaneleri kıskandırıyor. Kurulduğu ilk yıllarda basında yer alan '
protokol hastanesi' yakıştırmasıyla adı protokolle anılan Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi, 5 semt polikliniği ile birlikte yılda 1 milyonun üzerinde Ankaralıya hizmet veriyor. Ankara'nın en önemli hastanelerinden biri olan Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde, her gün binlerce hastaya
poliklinik hizmeti verilirken, onlarca da
ameliyat gerçekleştiriliyor. Robotlarla yapılan hassas ameliyatlar sayesinde birçok hasta fonksiyon kaybından kurtulurken; dünyanın ünlü uzmanları hastaneye davet edilerek birlikte
operasyon yapılıyor. Kurucu başhekimliğini
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Nihat Tosun'un yaptığı hastaneyi Prof. Dr. Murat
Bozkurt yönetiyor.
Birçok ilklere
imza atan Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi özellikle
yurt dışından gelen tıp öğrencilerinin eğitiminin yanında
Irak,
Filistin,
Afganistan ve
Sudan gibi ülkelerden gelen hastaları da
tedavi ediyor. Semt poliklinikleriyle birlikte günlük 5 bin 500 hastanın geldiği hastane yeni cihazları, Da Vinci robotu, akademik kadrosu ve kaliteli sağlık hizmetiyle dikkat çekiyor. Yurt içinden en çok Van ve Hakkârililer hastaneyi
tercih ediyor. Bunun nedeni ise hastanede görev yapan akademik kadronun birçoğunun Van'dan gelmiş olması. Hakkâri'den gelen hastalar ise 11 yıl bölgede görev yapan ve kurulduğundan beri hastane başhekim yardımcılığı görevini yürüten
Şanal Tosun referansıyla geliyor.
Modern üniteleri, son teknoloji cihazlarıyla özel hastane görünümünde olan Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, fiziki yapısıyla da diğer hastanelerden büyük ölçüde ayrılıyor.
Sağlık Bakanlığı'nın geçen yıl yaptığı değerlendirme sonucunda 93 puanla en yüksek dereceyi alması ve hastaların yüzde 90'dan fazlasının memnun olması da Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin kalitesini tescilliyor.
Yeni kimliğiyle 19 Şubat 2004 tarihinde hizmet vermeye başlayan Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin odaları en fazla 3
yataklı olarak planlanmış. 17 tedavi biriminde tek yataklı 75, 2 yataklı 64, 3 yataklı 64 olmak üzere 203 odada toplam 395 yatakla hastalara hizmet veriliyor. Ayrıca yoğun
bakım ile ayakta tedavi üniteleriyle birlikte hastanede toplam 538 yatak bulunuyor. Geçen yıl hastanede yatan sayısı 27 bin 106 olarak kayıtlara geçti. 159 muayene odası, 30 diş ünitesi, 16 ameliyat masası bulunan hastanede 263 doktor görev yapıyor. Bu sayının yarısı ise cerrahi branş hekimlerinden oluşuyor. 21
profesör, 31 doçent doktorun bulunduğu hastanede 47 baş asistan, 197 de uzman hekim görev alıyor. Hastanedeki hemşire sayısı ise 436. En çok alınan tedavi hizmetleri sırasıyla ortopedi, göz, endokrin, cildiye, genel cerrahi, üroloji, dahiliye ve
enfeksiyon hastalıkları branşlarında oluyor.
Trafik kazalarında ilk nakillerin gerçekleştiği Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde onkolojik vakalarda gerçekleştirilen robotik cerrahi de önemli ayrıcalıklarından. Her gün en az iki ameliyatın gerçekleştiği robotik cerrahi ile hastane, bu tedaviyle
prostat kanserleri, genel cerrahi, kadın
doğum gibi daha hassas olan ameliyatlarda kullanılıyor. Dünya ortalamasının 4 gün olduğu Atatürk Eğitim ve Araştırma'da bir hastanın ameliyattan sonra kaldığı ortalama gün sayısı ise 5. Yatak doluluk oranı da yüzde 94 oranında. Poliklinik hizmetlerinden faydalanan 100 hastadan 2'si de geçen yıl hastanede yatan hasta olarak tedavi görmüş.
Hastanedeki
çağrı merkezi ile doktorlar acil durumdaki hastalara çok kısa sürede ulaşabiliyor. Mavi,
siyah,
pembe kodlarla sınıflanan hastalara ilgili birimler kısa sürede müdahale ediyor. Bakanlığın belirlediği 20 dakikada vakaya ulaşma hızına uymayanlara da hastane tarafından gerekli
soruşturma açılıyor. Geçen yıl rakamlarına göre Endotem'de 86 bin 260, Beşevler'de 60 bin 377, Çukurambar'da 68 bin 743, Tedaş'da 52 bin 933, İçişleri Semt Polikliniği'nde ise 3747 hastaya bakıldı. Anjiyo konusunda da deneyimli olan hastane günde 20 hastaya işlem yapıyor. Nöroloji, genel ve
beyin cerrahi, koroner, kardiyovasküler cerrahi olmak üzere 5
yoğun bakım ünitesi bulunan hastanede günde 2 ağır
kalp ameliyatı gerçekleştiriliyor. Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Türkiye'de hava ambulansının en yoğun olarak kullanıldığı hastaneler arasında yer alıyor.
"EN TECRÜBELİ DA VİNCİ EKİBİ ATATÜRK'TE"
Tıp tarihinde önemli operasyonlara imza atan Da Vinci robotu, kamu hastanelerinde ilk defa Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi'nde kullanılmaya başlandı. 28 Şubat 2009 tarihinden bu yana robotik cerrahi ile üroloji, kadın doğum ve genel cerrahi operasyonlarının yapıldığı hastanede 199 vaka ameliyat edildi. Normal ameliyat süresine göre daha kısa zamanda gerçekleşen operasyonlarda özellikle
Radikal Prostatektomi'ye (
prostat kanseri) başarı ile müdahale eden Da Vinci robotundan Türkiye'de 9 merkezde bulunuyor. Ankara,
İstanbul ve son olarak Antalya'da özel bir merkezde hizmete giren robotu kullanan en tecrübeli
ekip ise Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi'nde Prof. Dr. Derya
Balbay başkanlığında Doç. Dr. Ali Fuat Atmaca, Uz. Dr.
Ziya Akbulut, Uz. Dr. A. Tunç
Özdemir, Uz. Dr. A.
Erdem Canda ve Uz. Dr. Serkan Altınova'dan oluşan ekip robotu kullanıyor.
Dünyaca ünlü birçok hekim zaman zaman Türkiye'ye davet edilerek buradaki ekiple birlikte operasyonlar yapıyor. 540 derece dönebilen elleri ile insan elinin ulaşamayacağı yerlere ulaşabilen Da Vinci, ameliyatlarda hekimlere büyük konfor sağlıyor. Dünyada ilk defa 2000 yılında yapılmaya başlandı. İlk amacı kalp ameliyatları olmakla birlikte günümüzde en çok radikal prostatektomi (prostat kanseri) ameliyatı için kullanılıyor.
Böbrek tümörleri, mesane tümörleri, doğumsal böbrek bozukluklarının tamiri,- kadınlarda pelvik taban sarkması ve buna bağlı gelişen
idrar kaçırmaların düzeltilmesi gibi her geçen gün gittikçe genişleyecek şekilde kullanımı artıyor.
Robotik cerrahi ile büyük kesiler yerine
küçük kesiler yapılarak robotun kollarına bağlı cerrahi aletler karın boşluğuna sokulmakta ve çok iyi aydınlatma ve büyütme ile üç boyutlu görüntü altında ameliyatlar yapılıyor. Dokuların çok iyi tanımlanarak ameliyat yapılması, hayati önemdeki damarlar ve sinirlerin korunmasını sağlıyor. Açık ameliyat tekniğinde hastanın karnına yaklaşık 30 santimetre kesi açılıyor bağırsaklardan bir segment alınıp yeni mesane yapımında kullanılıyor. Daha sonra böbreklerden gelen kanallar ve idrarı dışarı taşıyan kanal, bağırsaklardan oluşturulmuş yeni mesaneye bağlanıyor. Robotta ise bütün bu safhaları hastayı hiç açmadan, açık ameliyat tekniğini hiç kullanmadan operasyonun tamamını
vücut içinde yapıyor.