Astım, çocukluk döneminde de sık görülüyor

Astım, çocukluk döneminde de sık görülüyor

Türkiye'de her 100 çocuktan 15'inin astım hastası olduğu ifade edildi. Yetişkinlerde 10 kişide 5-7 oranında görülen astımın, görülme sıklığının yaşam ve çevre şartlarının değişmesine bağlı olarak giderek arttığı belirtiliyor. Afyonkarahisar İl Sağlık Müdürü Necip Yemenici yaptığı yazılı açıklamada, astımın, hava yollarının daralması ile kendini gösteren ve krizler halinde gelen bir hastalık olduğunu belirtti. Kronik bir solunum yolu hastalığı olan astımın, tedavi ile kontrol altına alındığını aktaran Yeimenici, astımın, dünyada 300 milyon, Türkiye'de de 4 milyon kadar insanı etkilediğini bildirdi. Astım gelişiminde, kişisel (genetik, obezite, cinsiyet) ve çevresel faktörler (alerjenler, enfeksiyonlar, mesleki duyarlaştırıcılar, sigara, ev içi ve ev dışı hava kirliliği) etkileşerek hastalığın ortaya çıkmasına neden olduğunu dile getiren Yemenici, "Astım temelde genetik bir hastalıktır. Yakın aile çevresinde astım olan kişilerde astım gelişme olasılığı daha yüksektir. Astımın ortaya çıkmasında etkili risk faktörlerinin başında genetik faktörler gelir ancak alevlenmesine yol açan faktörlerse genellikle çevresel olanlardır. Genlerin hem kendi aralarında, hem de çevresel faktörler ile etkileşerek bireyin astıma eğilimini artırdıkları düşünülmektedir. Anne, babadan birinin astımlı olması durumunda çocukta astım görülme riski yüzde 20-30'a yükselmekte, anne ve baba her ikisinin de astımlı olması durumunda bu risk yüzde 60-70'e ulaşmaktadır." dedi. "ASTIMLARDA NEFES DARLIĞI MUTLAKA OLMAK ZORUNDA DEĞİL" Astımda hava yollarında mikrobik olmayan bir iltihap olduğunu belirten Yemenici, bu nedenle hava yolu duvarının şiş ve ödemli olduğunu söyledi. Bu durumun akciğerlerin uyaranlara aşırı duyarlı olmasına neden olduğunu dile getiren Yemenici,"Üç haftadan uzun süren öksürük, göğüste ıslık sesi, göğüste tıkanıklık astımın belirtileridir. Nefes darlığı ataklar halinde gelir ve özellikle geceleri uykudan hastayı kaldırması en belirgin özelliktir. Hastaların bir kısmında nefes darlığı sürekli bir hal alabilir ve hastanın yaşam kalitesini bozarak sürekli geceleri uykudan uyandırmaya, iş gücü kaybına, acile başvurulara, hastaneye yatmalara neden olabilir. Diğer taraftan astımlılarda mutlaka nefes darlığı olmak zorunda değildir. Öksürükle de seyreden astım formları vardır." dedi. Hastalığın kronik ve değişken özelliğinin, astım hastalarının yakınmalara alışması olduğunu belirten Yemenici, bu nedenle iyi olabileceklerini bilmeyen hastalar, hekime başvuruda geç kaldıkları için hastalıkların ilerlediğini ifade etti. Yemenici, astımın uygun tedaviyle kontrol altına alınabildiğini kaydetti.
<< Önceki Haber Astım, çocukluk döneminde de sık görülüyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER