AK Parti Genel Başkan Yardımcısı
Ömer Çelik, ''2002'de
iktidara gelirken
muhtar bile olamaz dediler. Uyduruk bir
davayla partimizin, başbakanımızın önünü kestiler. Ama siz ne yaptınız onların muhtar bile olamaz dediğini dünya lideri yaptınız'' dedi.
AK Parti'nin kuruluşunun 10. yılı nedeniyle
Muğla Üniversitesi
Öğrenci Sarayı'nde Muğla İl Başkanlığı tarafından düzenlenen
iftar yemeğinde konuşan Çelik, ''
Cumhuriyet Halk Partisi kendisine verilen oyları alıyor gidiyor, bir
takım darbeci unsurlara iktidarı teslim ediyor. Geçmişte bir çok partiye oy verdiniz, oy verdiler bu oylar ne oldu.
Milletten oy aldılar millete karışı kim varsa gidip onları dinlediler, onlara gittiler kulaklarını verdiler. Oyu milletten istediler ama yönetirken gidip başkalarına bu
ülkeyi nasıl yöneteceklerini sordular'' diye konuştu.
AK Parti'nin iktidara geldiğinde ''Milletten oy aldıysam sadece milleti dinlerim'' dediğini anımsatan Çelik, şunları kaydetti:
''Bakın 10 yılda önümüze çıkarılan komplolar, engeller bunların hepsini tek tek düşünün. 2002'de iktidara gelirken muhtar bile olamaz dediler. Uyduruk bir davayla partimizin, başbakanımızın önünü kestiler. Ama siz ne yaptınız onların muhtar bile olamaz dediğini dünya lideri yaptınız.
Türkiye'ye damga vurdunuz. Onun için onların iktidarı değil sizin iktidarınız esastır.
Kuvvet sizsiniz,
yetki sizindir. Bu ülkenin sahibi sizsiniz. Sizden başka iktidar yoktur. Önümüzü
kapatma davasıyla kesmeye kalktılar. Bugün o yaşanan kapatma davasının bir takım
darbeciler, bir takım cuntacılar, bir takım faşistler tarafından üstelik sizin ekmeğinizden
maaş alan bir takım bürokratlar tarafından internet andıçları vasıtasıyla parti aleyhine
propaganda yapılarak nasıl kesildiğini görüyoruz.''
-''DÜNYANIN EN AŞAĞILIK SUÇU DARBEDİR''-
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, ordunun milletin emrinde olması gerektiğini belirterek, ''Dünyanın en aşağılık suçu darbedir. Dünyanın en ahlaksız suçu darbedir. Darbe bir ordunun kendi milletine
silah çekmesidir.
Ordu milletine silah çekemez. Ordu milletin emrindedir. Biz
Ergenekon ile mücadele ederken, darbeciler ile mücadele ederken, cuntacılar ile mücadele ederken onların yanında saf tutanlar Silivri'den
CHP Genel Merkezine yol açanlar, Silivri'den MHP Genel Merkezine
köprü kuranlar şunu bilsinler ki darbecinin yanında yer alan milletin yanında yer alamaz. Darbecinin yanında yer alanın milletin hukukunda, milletin vicdanında yeri olamaz. Onun için AK Parti bunlar ile mücadele ediyor, yolsuzlukla mücadele ediyor, darbeciler ile de mücadele ediyor'' diye konuştu.
''Bu ülkede bu ülkeyi CHP kendisinin zannediyor, MHP kendisinin zannediyor, BDP kendisinin zannediyor ama AK Parti'nin gözünde bu ülke bu milletindir, CHP'nin değildir, MHP'nin değildir, BDP'nin değildir'' diyen Ömer Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu millet bu iftar sofralarında duasını eksik etmediği sürece, desteğini eksik etmediği müddetçe bundan sonra milli iradeye kimse kast edemez. Yine yeni anayasa yapacağız diyoruz. Bakın sizin hukukunuzu, sizin iradenizi çalmaya kalktıklarında 27
Nisan'da
muhtıra verdiklerinde. Daha önce birileri 6 kere gidip 7 kere geldi diye övünüyordu. Şapkayı alıp kaçıp gidiyordu.
Asker kağıt gönderse hizaya giriyorlardı. Ofsayta düşüyorlardı, yada topu auta atıyorlardı. Ama biz 28 Nisan sabahı ne yaptık, dedik ki bu millet bize oy verdi, bu milletin oyunu kimseye kastettirmeyiz dedik. Otur oturduğun yerde dedik. O bize gönderdiğini, kağıt parçasını sana iade ediyoruz, milletten başka hiç kimseden emir almayız dedik.''
-''TÜRKİYE'NİN DEMOKRASİSİ BÜYÜYOR''-
Çelik, 1876 Kanuni Esasi'den beri milletin kendi anayasasını yapmak istediğini söyledi. Fakat bu millete kendi anayasasının bir türlü yaptırılmadığına işaret eden Çelik, ''Bugün siz bu son seçimlerde AK Partiye iktidar yetkisi vererek ilk defa bu milletin tarihinde kendinizi nasıl yöneteceğinize, hangi kurallarla yöneteceğinize kendiniz karar vereceksiniz. Eğer biz anayasayı yapma yetkisini millete vermeseydik bugün gene sizin önünüzde bir takım engeller olacaktı. Hakkınız, hukukunuz yine
gasp edilecekti. Bugün çocuklarınıza
elektronik kitap veriliyorsa, sağlık hizmetlerinde istediğiniz hastanede
tedavi olabiliyorsanız bu AK Parti'nin başarısı değildir, bu sizin başarınızdır. Siz bu yetkiyi verdiniz ve başarının sahibi sizsiniz. Siz AK Partiye
destek verdiğiniz için bu millet kendi iradesine sahip çıkıyor'' diye konuştu.
Ömer Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Eğer biz 28 Nisan günü birilerinin post
modern darbe yapma teşebbüsüne karşı dik durmasaydık, bu millet arkamızda olduğu için sayın Başbakanımız darağacını bile göze alarak 'iki tane gömleğim var biri yıkandığım gömlektir, biri bayramlık gömlektir' diye dik durmasaydı bugün Türkiye'nin durumu Mısır'dan beter olacaktı, Libya'dan beter olacaktı. Bugün
Tahrir Meydanında yürüyenler
özgürlük için yürüyorlar,
demokrasi için yürüyorlar, ekmek için yürüyorlar. Düne kadar Türkiye'de bu davayı güdenlerin önü darbeler ile
post modern darbeler ile kesildi. Şimdi ise sizin verdiğiniz yetki ile Türkiye'nin dış politikası büyüyor. Türkiye'nin ekonomisi büyüyor. Türkiye'nin demokrasisi büyüyor.''
-''DÜNYANIN HER YERİNDE MAZLUMDAN YANAYIZ''-
Türkiye ekonomisinin büyük ülkeler içerisinde hem ekonomisiyle hem demokrasisiyle bir cazibe merkezi haline geldiğini anlatan Ömer Çelik, Türkiye'nin 2023'e dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri ve bölgenin süper gücü olarak gireceğini ifade etti. Bunun önüne hiç kimsenin geçemeyeceğini kaydeden Çelik, şöyle konuştu:
''Millet bir partiye oy vermiyor, millet atalarından
miras kalan çocuklarına bırakacağı geleceğe oy veriyor, millet kendine oy veriyor. CHP, MHP ve BDP'nin anlamadığı işte bu. Cumhuriyetçi'de AK Parti'dir,
halkçıda AK Parti'dir, milliyetçide AK Parti'dir, demokratta AK Parti'dir. 10 yıldır yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen Başbakanımızın liderliğinde tüm AK Partililer el ele, gönül gönüle, yürek yüreğe bu büyük yolu yürüdük. Biz bu yolu yürümeye devam edeceğiz.
Tarih sahnesindeki iddiamızdan asla vazgeçmeyiz. Biz tarih boyunca mazlumun yanında yer aldık, zalimin karşısında yer aldık. Bugünde zalimin karşısında duruyoruz ve dünyanın her yerinde mazlumdan yanayız. Bosna'da, Somali'de Balkanlar'da, Kafkaslar'da, Afrika'da da biz varız. Daha ötesinde de var olmaya devam edeceğiz. Her yerde mazlumun yanındayız.''
AK Parti'nin iktidardayken büyümesinin sırrının ''AK Parti'nin, milletin kendisi olmasından'' kaynaklandığını söyleyen Çelik, sözlerine şöyle devam etti:
''Diğerleri devlet adına konuşurken AK Parti millet adına konuşuyor onun için AK Parti büyüyor. Biz sadece 9 yıllık 10 yıllık bir
siyasi hareket değiliz. Biz 150 yıllık bir davanın sonucu olarak ortaya çıkmış bir hareketiz. Nedir o 150 yıllık dava;
Osmanlı İmparatorluğu'nu kaybettiğimizde dediler ki Osmanlı yenilmedi, sadece durduruldu. 150 yıldır bu ülkenin çocukları, bu ülkenin insanları kendi alın terlerinden akıttıkları paralarla, emeklerle çocuklarına hayatını kazanacak bir mesleğin olsun ama bundan da daha önemli bir şey söylüyorlar, bu ülkenin büyüklüğüne, bu ülkenin manevi mirasına, bu ülkenin tarihi değerlerine sahip çık. O sebeple bu ülkenin çocuklarına doğduğunda doktor olacaksın, mühendis olacaksın denmez. O çocuk doğar doğmaz boynuna
bayrak serilir, kulağına ezan okunur. Niye, bu geleneğe, bu kültüre, bu ülkeye sahip çıksın diye.''
-''TÜRK ŞEHİTLİĞİNİN OLDUĞU HER YER BU MİLLETİN TOPRAĞIDIR''-
Konuşmasında tüm dünya milletleri için barış temennisinde bulunan Ömer Çelik, ''Biz
Anadolu için, kendi topraklarımız için,
İslam dünyası için, Türk dünyası için barış istiyoruz,
refah istiyoruz, güçlü olmak istiyoruz. Bunu sadece kendi milletimiz için değil, bütün milletler için istiyoruz. Bakın geçenlerde bir genel başkan çıktı şöyle bir konuşma yaptı. Sayın Başbakanımıza hitaben dedi ki 'senin ülkende bu kadar sorun varken senin ne işin var Kosova'da, ne işin var Bakü'de, ne işin var Lübnan'da. Yurt dışında gezeceğine sen kendi ülkenin sorunları ile uğraşsana.' Dünyanın neresine giderseniz gidin her yerde bir Türk şehitliği vardır. Türk şehitliğinin olduğu yer bu milletin toprağıdır, bu milletin vatandır.''
Türkiye'nin dünyada yaşanan olumsuzluklara sorumsuz kalmadığını belirten Çelik, ''Bu ülkede bu kadar
açlık varken, sefalet varken niye Sudan'a gidiyorsun diyorlar sayın Başbakan'a. Bu millet aç kalır başkalarını aç bırakmaz. Onlar Somali'de, Beyrut'ta herhangi birine
Türk bayrağı gösterildiği zaman sokaktaki insanların Türk bayrağını görür görmez Türkiye diye bağırmasını bilmiyorlar. Türkiye'nin kaderi bölgenin kaderinden, İslam dünyasının kaderinden, Türk dünyasının kaderinden bağımsız değildir. Türkiye büyüktür ve büyüklüğüyle bütün bu coğrafyalara
adalet, barış, istikrar getirecek kuvvete sahiptir. 150 yıldır fakir işçiler, fakir kadınlar, çiftçiler, esnaf, çocuklarını Türkiye'nin büyük olması için yetiştirdi. İşte o aşağılanan dışlanan çocuklar bu ülkenin çocukları. 150 yıllık bir mücadele verdiler. 150 yıllık dışlanmanın sonunda biz artık kendi kaderimize hükmedeceğiz ve yeniden dünya sahnesinde yer alacağız dediler'' diye bildirdi.
-''AK PARTİ MİLLET TARAFINDAN KURULMUŞTUR''-
Türkiye'nin büyümeye başladığı dönemlerde önünün darbeciler tarafından kesildiğini anlatan Çelik, ''Ama millet ne yaptı. Demokrasiye sahip çıktı, tarihine sahip çıktı, değerlerine sahip çıktı. En son geldiği noktada AK Parti'yi kurdu bu millet. Bu milletin kurduğu partidir AK Parti. AK Parti millet tarafından kurulmuştur. Bugün Türkiye'nin birliği, geleceğe yürümesi, ileriye gitmesi, dünyada büyük bir güç olması için millet tarafından bu yetki AK Parti'ye verilmiştir. Millet 3 seçimdir üst üste AK Parti'yi iktidara getiriyor. Sebebi şu; Çünkü millet kendisi iktidar olmak istiyor. Başkalarının iktidarına son vermek istiyor. Millet bu ülkenin sahibi benim, bu ülkenin kaderine ben yön vereceğim diyor.''
Konuşmaların ardından kuruluş yıl dönümü pastası AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, AK Parti Muğla milletvekilleri
Yüksel Özden, Ali Boğa, AK Parti İl Başkanı Nihat
Öztürk tarafından kesilerek partililere ikram edildi.
İftar programına,
sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile partililer de katıldı.
(DG-GY-ABK)15.08.2011 09:03:05