Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Fen
Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Torun, Ahiliğin, içerisi
İslam ile doldurulmuş bir
sistem olduğunu bildirdi.
Prof. Dr. Torun,
Fen Edebiyat Fakültesinde verdiği ''Ahiliğin Türk Toplumundaki Yeri ve Önemi'' konulu konferansta, kin ve nefretin Ahilikte men edildiğini söyledi.
Haya, edep, yiğitlik, emin olma, mütevazilik, cömertlik gibi özelliklerin Ahiliğin değer verdiği önemli hasletler olduğunu, haset, hırs ve tamah gibi özeliklerin ise Ahilikten uzak bulunduğunu belirten Prof. Dr. Torun, Ahilikte affetme, hoşgörü ve şefkatin
tavsiye edildiğini anlattı.
Prof. Dr. Torun, Ahiliğin, içerisi İslam ile doldurulmuş bir sistem olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:
''
Selçuklu devlet yapısında ve bu yapıyı kısmen devam ettiren Osmanlı'nın ilk zamanlarında adem-i merkeziyetçi bir devlet anlayışı vardı. Buna gör
e devlet topraklarının yönetimi büyük ölçüde şeyhlerin, dervişlerin kontrolüne bırakılmıştır. Din,
adalet, sağlık, tarım, ticaret gibi faaliyetler devletin dışındadır, ancak devlet kavramının tamamlayıcısı olarak bu şeyh ve dervişler marifetiyle yürütülmüştür. Bu şekilde son derece kuvvetli bir sosyal yapılar oluşturulmuştur. Devletin kendisi de tamamen dışa dönük bir mücadeleye yönelmiştir. Şeyhle, kuvvetli bir sosyal yapı, dışa dönük muazzam bir askeri güç olarak tezahür eden bu Türk devletleri neticede Anadolu'yu ebedi Türk yurdu haline getirmiştir. Gerek Selçuklu, gerekse Osmanlı'nın kuruluş yıllarında sosyal yapıyı oluşturan güç, İslamiyet'ten evvel Türkler'de mevcut olan altlar, ata babalar, aksakallıların İslamiyet'in kabulüyle birlikte oluşturdukları kültürel teşkilatından başkası değildir. Daha önceki sosyal kurumlar üzerine bina edilmesi bakımından bir Türk teşkilatı, mesleki ahlakı değerler açısından da bir İslam kurumudur.''
(SDT-BEL)28.09.2011 15:44:49