İZMİR (A.A) - Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali
Yıldırım, 2023 hedeflerinin Türkiyenin ulaştırma, denizcilik ve haberleşme
alanında dünyanın ilk ülkeleri arasına girmesini sağlamak olduğunu söyledi.
Yıldırım, Swiss Otelde düzenlenen 5. Büyükelçiler Konferansında yaptığı
konuşmada, bakanlığın çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Türkiyenin dünyanın ortasında olduğunu belirten Yıldırım, dünyanın küre
şeklindeki yapısı nedeniyle her ülkenin aynı iddiada bulunabileceğine dikkati
çekerek, Türkiyenin 1,5 milyar nüfus ve 25 trilyon dolara varan yıllık ticaret
hacmiyle iç içe yaşayan bir ülke olduğunu ifade etti.
Türkiyenin ulaşımda, iletişimde yatırım yapmama lüksü bulunmadığını anlatan
Yıldırım, yatırımlarla Türkiyenin coğrafyasında oynadığı rolü ön plana
taşıyabileceğine işaret etti.
Türkiyede ulaştırma planlarının çokça yapıldığını ancak siyasi
istikrarsızlık nedeniyle uygulamada başarı sağlanamadığını vurgulayan Yıldırım,
2002ye kadar gelen bakanların ortalama 8 ay görev yaptığını, 3 ay tebrikleri
kabul edip, 3 ay brifing aldığını, kalan 2 ayda da eşyalarını topladığını
söyledi.
-Ulaştırma Ana Plan Stratejisi-
Yıldırım, göreve geldiğinde üniversite hocalarından oluşan 60 kişilik ekibin
18 ay çalışarak Ulaştırma Ana Plan Stratejisini hazırladığını dile getirdi.
Baktım, planın içinde başlattığımız projelerin bazıları için olmaz diye
yazıyor diyen Yıldırım, şöyle devam etti:
3. köprü olmaz diyor. Boğaza ikinci tüp geçide lüzum yok diyor. Nasıl
olmaz hocam, ne zararı var- Anlattılar, ben de itirazlarımı söyledim. Sonunda
ortak bir yol bulduk, teklifimizi kabul ettiler. O bana yetiyor. Millet
üzerindeki laflara bakıyor, plan notuna bakan yok. Eğer bakan olsaydı, İzmir bu
hale gelmezdi. Plan notlarında bir sürü kısıtlamalar var, kimse bakmıyor. Ondan
sonra da garabet bir şehir ortaya çıkıyor.
Maalesef yüzde 62si imar planlarına uygun olmayan şekilde yapılmış bir
şehirden bahsediyorum.
2002-2013 döneminde bakanlığın 140 milyar liralık yatırım yaptığını kaydeden
Yıldırım, 2023 hedeflerimiz Türkiyeyi ulaştırma, denizcilik ve haberleşme
alanında dünyanın ilk ülkeleri arasına girmesini sağlamaktır dedi.
Yıldırım, 2003 ile 2012 arasında ulaşım ve iletişim sektörüne yaptıkları
yatırımın 119 milyar lirasını kamu bütçesinden, 21 milyar lirasını ise
yap-işlet-devret modeliyle karşıladıklarını ifade ederek, özellikle
karayollarında son 60 yıla damga vuran yatırımlar yapıldığına dikkati çekti.
Demiryolu ve havacılığı geliştirmeyi ilke olarak benimsediklerini anlatan
Yıldırım, göreve geldiklerinde yolcu taşımacılığının yüzde 95i, yük
taşımacılığın ise yüzde 92sinin karayolu ile yapıldığını dile getirdi.
-Türk modeli-
Yıldırım, bakanlığın projelerinde deneyim kazanan Türk firmalarının 28
ülkede önemli projelere imza attığını, özellikle havacılıkla ilgili Türk
modelinin birçok ülkede benimsenmeye başlandığını vurguladı.
2023 hedefleri arasında bilişim altyapısını gelişmiş ülkeler seviyesine
çıkarmak istediklerini, bilişim sektöründe Türkiyenin elinde altın bilezik
olduğunu anlatan Yıldırım, Fatih Projesi, büyük bir dönüşüm, devrim yapacak.
Fatih Projesini sadece bir eğitim projesi olarak düşünmeyin. Bu, aynı zamanda
bir değişim ve dönüşüm projesidir. Yerli üretimi bununla artıracağız şeklinde
konuştu.
Yıldırım, yatırım yaparken en fazla karşılaştıkları konunun mevzuatla
uygulayıcıların uyumlu çalışmaması olduğunu belirterek, Mevzuatı ne kadar
değiştirseniz de uygulama farklı olunca değişmiyor. Refah Partisi de bu nedenle
kapatıldı diye konuştu.
-EXPO için desteğinize ihtiyacımız var-
Bakan Binali Yıldırım, İzmirin EXPO 2020 adaylığını başta Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın yakından takip ettiğini,
hükümetin de yerel yönetimlerden daha fazla önemsediğini kaydederek,
büyükelçilerden destek istedi.
Yıldırım, İzmirin 2015 EXPO adaylığını birtakım ayak oyunlarıyla
kaybettiğine işaret ederek, Bu defa kazanmak istiyoruz. Burada en büyük etken
sizlersiniz. Dışişleri Bakanlığımızın uç beylikleri sizler, bulunduğunuz
ülkelerde bu organizasyonun başarıyla sonuçlanması için çok ciddi katkı ve
destekleriniz olacak. EXPO için desteğinize ihtiyacımız var. Peşinen teşekkür
ediyorum ifadelerini kullandı.
Yıldırım, İzmirde herşeye karşı çıkan bir grup bulunduğunu, grubun başında
da bazı meslek odalarının bulunduğunu anlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:
İzmirde bir projeyi kabul ettirmek, deveye hendek atlatmaktan daha zor.
Bazı müzmin sivil toplum kuruluşları var. Onlar yapıyor. Onlar vaktiyle Sayın
Demireli ve Sayın Özalı odalarından atmışlardı. Sonra da peşinden koşup randevu
almak istemişlerdi. Soluğu mahkemede alıyorlar. Buna rağmen durmak yok.
Muhabir: Ali Rıza Karasu
Yayıncı: Kemal Kaymak