- 02.01.2011 - Özgür Alantor - Çankırı'da bulunan 5 bin yılık geçmişe sahip Tuz Mağarası'nın
astım,
nefes darlığı, alerji ve cilt hastalıklarının
tedavisinde kullanılması için valilik tarafından çalışma başlatıldı.
Çankırı
Valisi Şemsettin Uzun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Tuz Mağarası'nı
sağlık turizmine kazandırarak, bir bölümünü rehabilitasyon merkezine dönüştürmek için çalışmalara başladıklarını söyledi.
Daha önce
kaya tuzu işleten bir firmaya kiraya verilen
mağaranın
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın bünyesinde maden çıkartılan bir yer olarak kullanıldığını belirten Vali Uzun, mağaranın tuz çıkartılmayan bazı galerilerini
Kültür ve
Turizm Bakanlığı bünyesine geçirerek, sağlık turizmi başta olmak üzere
ülke turizmine kazandırmayı hedeflediklerini bildirdi.
Mağaradaki devasa galerilerden bazılarının şimdiden sanat eserleri ile dolduğunu anlatan Uzun, ''Bu galerilerde tuzdan yapılmış heykeller bulunuyor. Mağara hem gezilip görülmesi hem de sağlık turizmi açısından herkesin görmesi gereken önemli bir yer. Bu anlamda idare, üniversite ve yerel yönetimlerin birlikte hareket etmesi gerekiyor. Biz valilik olarak üzerimize düşeni yaparak, burasının sağlık turizminde kullanılması için gerekli prosedürü tamamlayacağız. Ardından özel sektörün burada yatırım yapıp, tuz mağarasını turizme kazandırması için onların önünü açacağız'' dedi.
Tuz Mağarası'nın içerisinde
modern kara yolu tünellerini andıran bir çok galeri yer aldığını vurgulayan Vali Uzun, ''İçerisinde tırların yol alabildiği 8 kilometre uzunluk ve 800 dönüm alana sahip galeriler ziyaretçilerden büyük ilgi görüyor. Mağara, Çankırı il nüfusunu kapsayabilecek
doğal sağlam bir sığınak görünümünde'' diye konuştu.
Kaya tuzunun doğal iyonlaştırıcı özelliği nedeniyle mağaranın, astım,
bronşit gibi üst solunum yolu hastalıklarının tedavisinde etkili olduğunu dile getiren Şemsettin Uzun, şunları kaydetti.:
''Mağaradan alınan işlenmemiş kaya tuzlarından yapılan tuz lambaları, evlerde aksesuar olarak kullanılıyor. Bunun yanında bu lambaların yorgunluk, nefes darlığı, astım, alerji ve cilt hastalıklarının tedavisini olumlu etkileri olduğu ifade ediliyor. Üst solunum yolları rahatsızlığı bulunan bir çok kişi mağaraya tedavi umuduyla geliyorlar. Bazı hastalar mağarada kalıp, oranın havasını soluduktan bir süre sonra rahatladığını söylüyor. Bu durum bizi Tuz Mağarası'nı bir rehabilitasyon merkezi haline çevirmemiz konusunda zorluyor.''
Hititler döneminden bu yana yaklaşık 5 bin yıldır işletilen tuz mağarasının yıllık 1.6 milyon ton tuz kapasitesiyle Türkiye'nin en büyük kaya tuzu rezervine sahip olduğunu dile getiren Uzun, yaptıkları başvuruya Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan gelecek yanıtı beklediklerini vurguladı.
Dünyanın bir çok ülkesinde yer alan tuz mağaralarının da rehabilitasyon merkezi olarak kullanıldığına işaret eden Uzun, ''Nahçıvan ve Polonya'da da benzer örnekleri var. Biz benzer bir rehabilitasyon merkezini Çankırı'ya da kazandırmayı hedefliyoruz'' şeklinde konuştu.
(ÖA-HMD)02.01.2011 12:52:37