ANTALYA (A.A) - Kolombiya Üniversitesinde akademisyen Dr. Kamil
Yılmaz, Devlet daha kucaklayıcı politikalarla örgütten vazgeçenlerin toplumla
entegresini sağlarsa bu, insanları örgütten kopmaları için teşvik edecektir
dedi.
Yılmaz, Antalyada düzenlenen 4. uluslararası Terörizm ve Sınıraşan Suçlar
Sempozyumunda yaptığı konuşmada, pişmanlık yoluyla örgütten ayrılanların siyasal
şiddetten vazgeçme süreçleri hakkında bilgi verdi.
Terör örgütünde örgütten kopma isteği olan mensupların gerekçelerini bilmek
ve diğer mensupları da örgütten vazgeçirebilmek amacıyla örgütten ayrılan 13 kişi
üzerinde çalışma yaptığını anlatan Yılmaz, bu kişilerle örgüte katılma, örgütteki
ve örgütten ayrıldıktan sonraki hayatları üzerinde değerlendirme yaptığını
kaydetti.
Örgütten kopma gerekçeleri arasında örgüte karşı güvensizlik, örgütteki
insanlar arasında adaletsizlik duygusu, eşit muamele görmeme, örgüt mensuplarının
kendilerini değersiz hissetmeleri gibi unsurların yer aldığını ifade eden Yılmaz,
30 yıldır bağımsız Kürdistan Devleti kurma hedefinin gerçekleşememesinin de
insanları ümitsizliğe ittiğini, terör örgütü içindeki Kürdistan Devleti kurma
hedefinin değişmesinin geri dönüşlerde etkili olduğunu söyledi.
Pişmanlık yasalarının örgütten ayrılmayı teşvik ettiğini belirten Yılmaz,
bugüne kadar 8 pişmanlık yasası çıkarıldığını, ancak 2000li yıllarda çıkarılan
son iki yasanın geri dönüşler konusunda daha etkili olduğunu savundu. Yılmaz,
örgütü sorgulayan, kendi hayatını tekrar gözden geçiren örgüt elemanlarının
kopmaları için son pişmanlık yasasının önemli rol üstlendiğini kaydetti.
Türkiyede çıkarılan pişmanlık yasalarının analizini yapan Yılmaz, şunları
söyledi:
İlk pişmanlık yasalarındaki devletin yaklaşımı ile 2000 yılından sonra
çıkan pişmanlık yasalarındaki devletin yaklaşımı değişiyor. İlk yasalarda terör
örgütü mensubu insan dışı bir varlık haline getiriliyor, ama son yasalarda daha
olumlu politikaların, daha müzakereci, teröristi insanileştiren uygulamaların
geri dönüşümler konusunda etkili olduğunu gösteriyor. 1990lı yıllardaki
pişmanlık yasalarına göre örgüt mensubunun Ben pişman oldum, bilgi veriyorum ve
işbirliği yapıyorum demesi gerekiyor. Ancak son iki yasada örgüt mensubunun
Ben artık bu örgütte durmak istemiyorum, bu işin şiddetle çözüleceğine
inanmıyorum demesi yeterli.
-Pişmanlık yasasını çıkarmak yeterli değil-
Terör sorununu sadece Türkiyenin yaşamadığını, birçok devlette bu sorunun
olduğunu ve pişmanlık yasalarının çıkarıldığını dile getiren Yılmaz, İnsanları
örgütten koparmak için pişmanlık yasasının yeterli olacağı düşünülüyor, ama öyle
değil. Örgütten kopan insanlar sosyal yapının çatlaklıkları arasında kalıyor.
Örgütten kopuyor, çıktığı toplum içine geri dönüyor, ama burada hainlikle
suçlanıyor, örgütten koptuğu için örgüt mensuplarının tehdidi altında kalıyor
diye konuştu.
Örgütten kopmuş insanlar için devletin özel sektör, devlet dışı aktörler ve
toplumun her kesimi ile bütüncül bir politika geliştirmesi gerektiğini vurgulayan
Yılmaz, bu politikalar sayesinde örgütten kopmaların daha fazla teşvik
edilebileceğini söyledi.
Örgütten kopmuş insanlarla toplumdaki diğer insanların spor, eğitim,
kültürel gibi değişik aktivitelerle aynı ortamda buluşturulabileceğini anlatan
Yılmaz, Sigara içen bir kişiye, hiç sigara içmemiş kişinin Sigara şöyle
zararlı, içme demesi mi etkili olur, yoksa 40 yıl sigara içmiş, zararlarını
yaşamış bir kişinin sigarayı bırakması yönünde tavsiyede bulunması mı etkili
olur- Tabi ki bizzat sıkıntıları yaşamış kişinin öneride bulunması daha etkili
olacaktır. İşte burada hem örgütten vazgeçmiş kişilerin toplumla entegre olmasını
sağlamış olacağız hem de diğer toplumdaki insanların terör örgütünün gerçek
yüzünü göstermiş olacağız dedi.
Yılmaz, devletin pişmanlık yasaları ile gerçekten iyi niyetini gösterdiğini,
politik risklere rağmen yapılması gereken her şeyi yaptığını dile getirerek,
şunları kaydetti:
Entegre projelerle yasaların devamı getirilebilir. Devlet daha kucaklayıcı
politikalarla örgütten vazgeçenlerin toplumla entegresini sağlarsa bu, insanları
örgütten kopmaları için teşvik edecektir. Pişmanlık yasaları olumlu olmasına
rağmen şiddet sonrası hayatla ilgili halen örgütteki kişilerin soru işaretleri
giderilmiş değil. Toplumun ve devletin topyekun kucakladığı bir örnek sunmamız
lazım ki daha etkili olalım. Devletin iyi niyetine karşı çatışmaların devam
etmesi ise çözüm noktasını güçleştiriyor. Ne zaman demokratikleşme konusunda adım
atılsa, affedici unsurlar hayata geçse çatışmalar artıyor. Bu durum da çözüm
sürecini olumsuz etkiliyor.
Muhabir: Hatice Özdemir
Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu