Kayseri Büyükşehir Belediyesi'nde zabıta memuru olarak çalışan 43 yaşındaki Ali Osman Özmen, 9 yıldır böbrek rahatsızlığı bulunan eşi Gülbeyaz Özmen'e böbreğini bağışladı. Erciyes Üniversitesi Gevher Nesibe Hastanesi'nde gerçekleştirilen böbrek nakliyle sağlığına kavuşan Gülbeyaz Özmen (43), eşinin kendisini tekrar hayata döndürdüğünü söyledi. 'Eşimden Allah razı olsun' diyen Gülbeyaz Özmen, "Konuşacak bir şey bulamıyorum. Eşim beni yeniden hayata döndürdü. Hastayken yapamadığım bir çok şeyi yapabilmenin heyecanını taşıyorum. Öncelikle çocuklarımın başında olacağım için çok mutluyum. Daha önce her istediğimi yiyemiyordum ve çok çabuk yorulduğum için işlerimi yapamıyordum. Artık sağlığıma kavuştum. Hem istediğimi yiyebileceğim, hem de rahat rahat işlerimi görebileceğim. Eşime ve doktorlarıma çok teşekkür ederim." dedi. Ali Osman Özmen, eşi 1999 yılında böbrek rahatsızlığına yakalandığında, böbreğini kendisine bağışlayacağına dair söz verdiğini belirtti. Özmen, bunun, 25 yıllık evlilik hayatında eşine verdiği en güzel ve en anlamlı hediye olduğunu söyledi. Özmen, "Bir canlı kurtarsak bütün canlıya hayat vermiş gibi sevap kazacağım düşüncesiyle eşime böbreğimi verdim. Diğer böbreğimi de vermeye hazırım. İnsan ölüyor gidiyor, bu böbrekleri bağışlasak ne olur. Böbrek bağışlamanın hiçbir zararı yok. Benim hiçbir rahatsızlığım yok. 25 yıllık evliyim. En güzel hediye bu oldu. Çocuklarım da kararımı sevinçle karşıladı." diye konuştu. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeki Yılmaz, bugüne kadar hastanede eşler arası çok sayıda nakil gerçekleştirdiklerini, ancak ilk defa erkek eşin bayan eşe böbrek verdiğini belirtti. Ali Osman Özmen'in, 9 yıldır böbrek hastası olan eşine çok güzel bir davranış sergileyerek hayatını kurtardığını kaydeden Prof. Yılmaz, "Bu davranışın herkese örnek olmasını istiyoruz. Halkımızın organ bağışına olan duyarlılığı maalesef az. Özellikle son 2 yılda Kayseri'de beyin ölümlü hastaların yakınları organlarını bağışlamıyor. 2010 yılında Türkiye genelinde beyin ölümlü hastaların organ bağışı yapıldı. Kayseri bu şehirler arasında yok. 2 yıl öncesine kadar Kayseri'de organ bağışı yapan iller arasında yer alıyordu. Üzücü bir durum, halkımızın daha duyarlı olmasını istiyoruz. Ali Osman Özmen, eşine, hayattayken organ bağışında bulundu. Aslında biz hayattayken organ bağışında bulunulmasını istemiyoruz. Öncelikle beyin ölümlü hastaların organlarının bağış edilmesini istiyoruz, çünkü toprak oluyor, bir işe yaramıyor. Ama maalesef ülkemizde beyin ölümlü hastalardan yapılan organ bağışı çok az olduğu için canlılardan organ nakli yapmak zorunda kalıyoruz. Ne yazık ki Gülbeyaz Özmen gibi her hastanın bir canlıdan vericisi yok. Dolayısıyla bu hastalar bekleme listesindeyken, bir çoğu hayatını kaybediyor, bir çoğu da sosyal, maddi ve manevi açıdan çekilemeyecek bir hayat içerisine giriyorlar." şeklinde konuştu. EN FAZLA ORGANI İZMİR BAĞIŞLIYOR Prof. Yılmaz, Türkiye genelinde en fazla organ bağışında bulunan şehrin yüzde 36'yla İzmir olduğunu, ikinci sırada yüzde 31 Antalya, üçüncü sırada da yüzde 24'le İstanbul'un yer aldığını kaydetti. Prof. Dr. Yılmaz, 2010 yılında sadece 9 ilden beyin ölümü gerçekleşen hastadan organ bağışı yapıldığını söyledi. Bu illeri İzmir, Antalya, İstanbul, Ankara, Bursa, Samsun, Adana, Diyarbakır ve Erzurum olarak sıralayan Yılmaz, şöyle dedi: "Türkiye genelinde yapılan organ bağışı diğer ülkelerle kıyasladığımız zaman çok az. Şu an için istatistiklere göre Türkiye nüfusunun 73 milyonu geçtiği söyleniyor. Organ bağışı hesaplamaları milyon nüfus başına yapılıyor. Ülkemizde milyon nüfus başına organ bağışı 3,65. En fazla organ bağışı dünyada İspanya'da yapılıyor. İspanya'da organ bağış oranı milyon nüfus başına 36. Yani Türkiye İspanya'nın onda birini bağışlıyor. Avrupa ortalaması milyon nüfus başına 24, Amerika'da ise milyon nüfus başına bu rakam 30. Türkiye genelinde organ bağışının ne kadar az olduğu bu rakamlardan ortaya çıkıyor. Bağışlanmayan organlar toprak oluyor, organ bekleyen hastalarsa nakil yapılamadığı için hayatını kaybediyor veya yaşamını güçlük içinde sürdürüyor."