Şanlıurfa Barosu ''Darbe ürünü olan bu anayasa''nın tamamen ortadan kaldırılması gerektiğini bildirdi.
Barodan yapılan yazılı açıklamada, 31 yıl önce, 12
Eylül 1980'de Türkiye'de bir askeri müdahalenin gerçekleştirildiği hatırlatıldı. Müdahalenin oluşmasına daha önceden ortam hazırlandığı savunulan açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Ülkede
darbeye ortam oluşturmak için yüzlerce insan öldürüldü. Mezhep çatışmaları yaratıldı. Darbe sonrasında oluşturulan tablo da korkunçtu. Gözaltına alınan 650 bin kişi, fişlenen 1 milyon 683 bin kişi, açılan 210 bin
davada yargılanan 230 bin kişi, idam cezasına çarptırılan 517 kişi, idam cezası
infaz edilen 50 kişi, işkence sonucu öldürüldüğü belgelenen 171 kişi, işten atılan 30 bin kişi,
yurt dışına kaçmak zorunda kalan 30 bin kişi, öldürülen gazeteciler, sendikacılar, siyasetçiler, geride bırakılmış acılar, yetimler, dramlar ve gözyaşları...
Liste uzayıp gidiyor. Tüm bunlar bir darbe ve onu yapan darbecilerin eseri.''
Mevcut anayasanın da o dönemde hazırlandığı anımsatılan açıklamada, ''Darbeciler tarafından oluşturulan 1982 anayasası yıllar sonra birkaç kez kısmi değişikliklere uğradı. Ancak zehirli bir
ağaç olarak meyvelerini topluma yedirmeye devam ediyor. Bunun için darbe ürünü olan bu anayasanın tamamen ortadan kaldırılması gerekir. Ülkeye darbeciler eliyle giydirilmiş bu deli gömleğinin çıkarılabilmesi için yapılacak yeni anayasada; her etnik kimliğin, dilin, rengin, inancın veya kültürün saygın ve eşit kabul edilmesi gerekir. Bunun yapılabilmesi için de kamuoyunun beklentisi olan darbecilerin yargılanmasının hızlandırılması gerekir'' denildi.
-''35'NCİ MADDE ACİLEN DEĞİŞTİRİLMELİ''
Geçen yıl yapılan
halk oylamasının ardından önemli değişikliklerin yapıldığı dile getirilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
''Hatırlanacağı üzere
12 Eylül 2010 yılında yapılan
halk oylaması sonucu kabul edilen önemli değişikliklerle darbecilerin yargılanmalarının önündeki engel ortadan kaldırılmıştı. Hal böyle iken ağır ceza öngörülen bu suçun faillerinin 'oldukça nazikçe davetlerle hatta evlerine kadar gidilerek, lütfen beyan verir misiniz' kabilinden ve oldukça ağır yürüyen
soruşturmalarla sorgulanması seçmende önemli güven sorunu yaratmaktadır. Bu ise yapılacak olan yeni anayasa için ciddi bir referans sorunu yaratacaktır. Bu nedenle gerekirse savcı sayısı ve imkanları artırılarak hızlandırılmış bir soruşturma evresi sağlanmalıdır. Sonucuna göre de
delil durumu dikkate alınarak dava açılacaksa hızla yargılama yapılabilmesi için gereken adımlar atılmalıdır. Yine darbe heveslileri için gerekçe olarak ilan edilen
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) İç Hizmet Kanunu'nun 'korumak ve kollamak' içerikli 35. maddesinin acilen değiştirilmesi gerekir.''
(RUF-İSM-MTN)12.09.2011 11:44:15