BİNGÖL (A.A) - Bingöl Üniversitesi İlahiyat Fakültesince
düzenlenen Uluslararası Medrese ve İlahiyat Kavşağında İslami İlimler
Sempozyumu sonuç bildirgesi açıklandı.
Bingöl Üniversitesi yerleşkesinde düzenlenen ve Türkçe, Arapça, Kürtçe ve
Zazaca dillerinde 20 ayrı oturumda geçekleşen sempozyumda, toplam 82 bildiri
sunuldu.
Bingöl Üniversitesinden yapılan yazılı açıklamayla duyurulan sempozyumun
sonuç bildirgesinde, ikincisinin düzenlenmesi kararı çıktığı, tebliğcilerin,
medrese ve İlahiyat fakülteleri İslami ilimlerin tahsil, tedris ve tetkik
edildiği hayati iki eğitim kurumu olduklarına, her iki kuruma karşı bir takım ön
yargıların bulunduğu ve bu ön yargıların giderilmesi gerektiği vurgulandı.
İslami ilimler için medresenin önem ve değeri vurgulanırken, eğitim
tarihindeki rolüne işaret edilen sonuç bildirgesinde, Modern bir din eğitimi
kurumu olan ilahiyat fakültelerinin, medresenin Arapça ve diğer İslami
ilimlerdeki tecrübesinden ve öğretme metot ve yöntemlerinden yararlanmasının
gereğine, medrese ve İlahiyat fakülteleri birbirlerine karşıt değil kardeş
kurumlar olduğu ve bu bağlamda bu iki kardeş kurumun pozitif yönlerinin
değerlendirilmesine, hem ilahiyatlarda hem de medreselerde yetersizliklerin
bulunduğu tespit edilmiş ve bunların giderilmesi için karşılıklı iletişim içinde
bulunmalarının ve işbirliği yapmaları zaruridir denildi.
Her iki kurumun da ders müfredatlarını ve çalışma programlarını gözden
geçirmelerinin kaçınılmaz olduğu ifade edilen sonuç bildirgesinde, şu görüşlere
yar verildi:
İlahiyat fakültelerinin zaman ve müfredat açısından kifayetli bir Arapça
öğretimine elverişli olmadıklarına ve bu meyanda medreselerden yararlanmalarının
gerekliliğine, ayrıca şark medreselerinde ise sosyal bilimlerin okutulmamasının
ciddi bir eksiklik olduğuna, Türkiye ilahiyat fakültelerinin dünya ilahiyat
fakülteleri ve muadilleriyle ilmi alanlarda entegre olmalarının zorunluluğuna,
medreselerin, ilahiyat fakültelerine öğrencilerin daha iyi yetişmeleri için
bilimsel lojistik destek sağlamaları şart. Şark medreseleri yakın döneme kadar
din eğitiminin verilmesinde, ahlaki değerlerin korunmasında ve sosyal barışın
sağlanmasında önemli rol üstlenmişlerdir. Üniversite giriş sınavında Arapçanın
da İngilizce, Fransızca ve Almanca gibi kabul edilmesine ve Arapça dil puan
türüyle sınavı başaranların İlahiyat fakültelerine girebilmelerine, medreselerin
imam hatip liseleri veya ilahiyat fakülteleri gibi resmi bir statüye
kavuşturulmalarının gerekliliğine ve bu konuda MEB ve YÖK ile koordineli bir
çalışmanın yapılmasının gereklidir.
Muhabir: Abdullah Çelik/Nail Kadırhan
Yayıncı: Tarkan Demir