KAHRAMANMARAŞ (A.A) - Kilis 7 Aralık Üniversitesi İktisadi ve
İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sadettin Paksoy, Eğer Hristiyan
dünyası için Efesi bir hac merkezi olarak kabul ettirebilirsek bizim cari açık
diye bir sıkıntımız kalmaz. dedi.
Paksoy, Uluslararası İnanç Turizmi ve Eshab-ı Kehf sempozyumunda yaptığı
konuşmada, dünyada 300 milyon insanın turizm sektöründe istihdam edildiğini
belirtti. Turizmin dünyada önemli bir sektör haline geldiğini aktaran Paksoy,
2020 yılında 1,5 milyar insan turist olacak. Yine 2020 yılında dünyada turizm
gelirleri 2 trilyon dolara ulaşacak. Bu açıdan pastadan biz ne kadar çok pay
alırsak ülkemiz açısından çok iyi olur. Turizm sektörü bölgesel düzeyde de çok
büyük önem kazandı diye konuştu.
İnanç turizmine değinen Paksoy, şunları kaydetti:
İnanç turizminin çok yönlü genişletici bir ekonomik getirisi bulunuyor.
Dolayısıyla Türkiyede kültür mirası olarak bilinen inanç merkezlerinin iyi
yönetilmesi durumunda ülkede hiç bir makro ekonomik problemin kalmayacağını
düşünüyorum. Turizm ayrıca dünya barışına hizmet eden bir sektör. İnsanlar bir
birlerini tanıdıkça kardeşlik ve dostluk kuruyor. Tanımayan insanlarda bir
birlerine hasım ya da düşman olabiliyor.
-İnanç merkezlerinin getirisi-
Afşindeki Eshab-ı Kehfin Müslümanlar ve Hristiyanlar için önemli bir inanç
merkezi olduğunun altını çizen Paksoy, esas Eshab-ı Kehfin Afşinde olduğunun
bilim adamları tarafından belirlendiğini ifade etti.
Farklı dinler açısından Eshab-ı Kehfin önemini anlatan Paksoy, sözlerini
şöyle tamamladı:
Bilimsel çalışmalar ışığında gerçekliği ortaya çıkan Afşindeki Eshab-ı
Kehfe sahip çıkılması halinde burası önemli bir inanç merkezi olacaktır. Çünkü
inanç merkezlerinin önemli bir getirisi vardır. Eğer Hristiyan dünyası için
Efesi bir hac merkezi olarak kabul ettirebilirsek bizim cari açık diye bir
sıkıntımız kalmaz.
Azerbaycan Milli İlimler Akademisi Üyesi Prof. Dr. Fuzuli Bayat ise Eshab-ı
Kehfin dünya genelinde birlik ve beraberliğe vesile olan önemli bir olay
olduğunu söyledi. 300 yıl önce Eshab-ı Kehfte uyuyan ve 7 uyurlar adını alan
kişilerin halk tarafından yeniden uyanıp dirileceğine inanıldığını dile getiren
Paksoy, Eshab-ı Kehf olayının İslamdan önceki eski Türk inançları bağlamında
değerini koruduğunu ve bu inanç sisteminin insanların birliğine ve beraberliği
ile hoşgörüye vesile olduğunu sözlerine ekledi.
Türkiyeden ve dünyanın farklı ülkelerinden çok sayıda bilim adamının
katıldığı sempozyum, yarın sona erecek.
Muhabir: İsmail Hakkı Demir / Ahmet Caner Baysal
Yayıncı: İsmail Fidan