Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı

Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı çalıştayı -AFAD Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi Başkanı Dr. Nurlu: Deprem ülkemiz için en önemli afet. Ülkemizin yüzde 96lık bölümü deprem etkisi altındadır -Depremle mücadele yol


GÜMÜŞHANE (A.A) - Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi Başkanı Dr. Murat Nurlu, Deprem ülkemiz için en önemli afet. Ülkemizin yüzde 96lık bölümü deprem etkisi altındadır dedi.
     Gümüşhane Afet ve Acil Durum Müdürlüğünce Kültür Merkezinde düzenlenen Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı çalıştayına, Vali Yusuf Mayda, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi Başkanı Dr. Nurlu, İl Afet ve Acil Durum Müdürü Mesut Bayrak ile kurum amirleri katıldı.
     Vali Mayda, burada yaptığı konuşmada, felaketlere karşı hazırlıklı olunması gerektiğini belirterek, Biz zaman zaman check-up yaptırıyoruz. Vücudumuzdaki rahatsızlıkları tespit etmek için ve buna karşı da önlem alıyoruz. Deprem ve afetler de bu şekildedir. Önceden tedbir alınmadığı takdirde hiç akla gelmeyen hasarlar olabiliyor. Hiç olmayacak dediğimiz yerlerde bile deprem olabiliyor diye konuştu.
     Deprem karşısında devletin aldığı tedbirlerin yanı sıra vatandaşların da duyarlılık göstermesi gerektiğini ifade eden Vali Mayda, Afetlere ciddi bir hazırlığımız yoksa iş işten geçmiş oluyor. Hazırlıksız yakalanmışsak zararı çok yüksek oluyor diye konuştu.
     Dr. Murat Nurlu ise Türkiyenin, jeolojik yapısı, topoğrafyası ve iklim özellikleri nedeniyle başta depremler olmak üzere insanlar için afet sonucu doğuran tüm tehlike ve tehditlerle sık sık karşılaştığını, deprem ve diğer afetlerle baş edebilme konusunda Cumhuriyet döneminden bu yana önemli gelişmeler ve deneyimler sağladığını söyledi.
     Türkiyenin bir deprem ülkesi olduğunu, buna hazırlıklı olunması gerektiğini vurgulayan Nurlu, şöyle konuştu:
     Eğer biz hazırlıklı olursak deprem olaylarının yaratacağı zararları minimuma indirmiş oluruz. Ülkemizdeki doğal afetlerin oransal dağılımına bakıldığı zaman 1900lü yıllardan günümüze kadar gelen afetlerde yüzde 61lik oranla depremler birinci sırada yer alıyor. Bunu yüzde 15 ile heyelanlar takip ediyor. Taşkınlar yüzde 14, kaya düşmesi yüzde 5, orman yangınları yüzde 4, çığ ve diğer afetler ise yüzde 1 civarındadır. Deprem ülkemiz için en önemli afet. Ülkemizin yüzde 96lık bölümü deprem etkisi altındadır. Bu deprem kuşağının yüzde 66lık kısmı aktif faylarla kaplı.
     En son yaşanan büyük depremin Van depremi olduğunu, 644 kişinin öldüğünü anımsatan Nurlu, şöyle devam etti:
     Ülkemizde 1900lü yıllardan bugüne kadar 6 ve daha büyük şiddette 77 deprem meydana geldi. 86 bin 893 vatandaşımız hayatını kaybetti. 526 bin 812 konut ağır hasar görmüş veya yıkılmıştır. Geçen yıl ülkemizde çeşitli şiddette 30 bin deprem meydana geldi. 2010 yılında bu rakam 19 bindir. Geçen yılki sayının 30 bin olmasının nedeni de Kütahya Simav ve Van ilimizde yaşanan depremlerdir. Bunların artçıları oldukça yoğun oldu. Ama şöyle bir genelleme yaparsak ülkemizde ortalama 20 bin ile 25 bin arası deprem meydana geliyor. Son zamanlarda büyüklük açısından 5 ve daha yukarı şiddette deprem her yıl ülkemizde meydana gelmektedir. Biz hazırlıklı olmak zorundayız.
    
     -Depremle mücadele yol haritamız var-
    
     Nurlu, depremle mücadele yol haritalarının olduğunu kaydederek, Bu yol haritamız bu yıl başında devreye girdi. Yol haritasının oluşturulmasında özellikle 1999 Marmara depremi ve sonrası yapılan araştırma da çok büyük rol almıştır. Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı (UDSEP) ülkemizde bir ilktir. Bu konuda, özel sektör, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları bir arada olmuştur. Tüm kesimler bilinçlendirme eylemi içerisine alınmıştır. UDSEPin amacı, depremlerin neden olabilecekleri fiziksel, ekonomik, sosyal, çevresel ve politik zarar ve kayıpları önlemek, etkilerini azaltabilmek, depreme dirençli, güvenilir, hazırlıklı ve sürdürülebilir yeni yaşam çevreleri oluşturmaktır. 1999 Marmara depremi bizim için milat oldu diye konuştu.
    
     -Deprem söylentilerine inanmayın-
    
     Nurlu, son zamanlarda şu tarihte deprem olacak söylentilerinin sıkça yaşandığına işaret ederek, (Yarın deprem olacak) deniliyor. Fethiyede deprem oldu, ertesi günü daha daha büyüğü olacak denildi. Ellerinde hiçbir bilgi olmayan bu kişilerin söylediklerine itibar etmeyin. Sonuçta AFAD olarak Kandilli Rasathanesi ile beraber ülkemizin deprem aktivitelerini 7 gün 24 saat sürekli gözlüyoruz. Günümüz teknolojisi ile şu gün deprem olacak demek imkansız. Sonuçta kamu olarak bu görevi yerine getiriyoruz dedi.
    
     -Silopideki deprem-
    
     Bu sabah deprem meydana gelen Silopide hiçbir fay hattı olmadığını belirten Nurlu, şunları kaydetti:
     Bundan öncesi bu bölgede bir deprem aktivitesi de yoktu. 5.5 büyüklüğünde bir deprem oldu. Ülke olarak buna alışacağız. Biz bir deprem ülkesiyiz. Her yerde deprem olabilir. Önemli olan bu depremden en az zararla nasıl kurtulabiliriz. Tsunami konusunda da çalışmalarımız var. Sismotektonik haritalar tamamlanacak. Mesleki sorumluluk sigortası hayata geçirilecek. İnşaat işlerinde özellikle yapılar önemli. İskanda çalışan usta, kalfa ve çıraklar eğitimle bilgilendirilecek. İlk ve orta öğretimde afet ve acil durum tabanlı bazı üniteler eğitim programına alınacak. Tsunami konusunda 2 yıldır çalışmalar yürütülüyor. Hem Kandilli Rasathanesi, hem AFAD Başkanlığı hem de Harita Genel Komutanlığı ülkemizin farklı noktalarında tsunami noktalarını belirledi. Bunlarla ilgili çalışmalarımız devam edecektir.
     Çalıştayda uzmanlar, deprem konusunda sunum yaptı.
    
     Muhabir : Osman Yetim - İbrahim Özdemir / Asena Akçay
     Yayıncı: Murat Kaban
<< Önceki Haber Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER