BARTIN (A.A) - Selim Bostancı - Bartın Üniversitesi Eğitim
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Firdevs Güneş, Milli Eğitim Bakanlığının gelecek yıl
geçme kararı aldığı okulda serbest kıyafet uygulamasının okulda şiddeti
azaltacağını söyledi.
Güneş, AA muhabirine, tek tip kıyafet uygulamasının öğrencilerde bireysel
farklılığı azalttığını ifade ederek,öğrencinin kendini ifade edemediği için saça
yöneldiğini, saçta da çok fazla ilerleyemeyince davranışlara yöneldiğini ifade
etti.
Öğrencilerin arkadaşlarının fiziksel özellikleriyle de alay etmeye
başladığını vurgulayan Güneş, şöyle devam etti:
Dolayısıyla tek tip kıyafette şiddete ortam hazırlandı. Şu anda Avrupada
tüm okullarda serbest kıyafet uygulaması var. Sadece Katolik okullarda tek tip
kıyafet uygulaması devam ediyor. Dünyada serbest kıyafete geçilen okullarda
yapılan araştırmalarda, öğrencilerin fiziksel özellikleriyle alay etme yerine
kıyafetle alay edilmeye dönüldüğü görülüyor. Bu daha iyi. Çünkü öğrenci
kıyafetini değiştirebiliyor ama fiziksel özelliğinde bir değişiklik yapamıyor.
Dolayısıyla serbest kıyafet uygulaması okullarda şiddeti azaltacak
Okullarda öğrenci kıyafetinin serbest hale getirilmesinin yeni eğitim
anlayışında öğrenciye uygun ortam, uygun koşullar ve özel kıyafet öngören öğrenci
merkezli eğitimin bir parçası olduğunu söyledi.
Tek tip okul kıyafetinin 16. yüzyıldan bu yana uygulandığına işaret eden
Güneş, İngiltere, Amerika, Fransa, Hollandadan sonra tüm dünyaya yayıldığını
dile getirdi. Güneş, Ancak sonra tek tip kıyafet uygulamasında ülkemizde de,
yurt dışında da özel armalar, ince işlemeler gibi abartılara gidildi. Tabi bunun
da ciddi bir maliyeti oldu. Milyar dolarlarla ifade edilen okul forması
piyasasında birileri de bunları almak zorunda kaldı diye konuştu.
-Zengin-fakir ayrımı iddiası doğru değil-
Tek tip kıyafetin zengin-fakir ayırımını yok ettiğine ilişkin görüşlere de
katılmayan Güneş, şöyle konuştu:
Aslında bu sadece bir görüntü, doğru bir iddia değil. Günümüzde öğrenci,
yaşadığı il veya ilçe merkezinde zengin-fakir ayırımını görüyor ve bunu bilerek
okula başlıyor. Okulda tek tip kıyafette zengin-fakir ayırımı yok gibi görünüyor
ama öğrencinin kullandığı eşya, ayakkabısı, eşofmanı, kendisini babasının
arabasıyla alması gibi özelliklerle bunu hissettiriyor. Şu andaki anlayışımızla
sadece tek tip kıyafetle zengin-yoksul ayrımını yapmak mümkün değil. Bu doğru da
değil.
İlk günlerde yoğun bir şekilde kıyafet üzerinde odaklanılacağını ancak bunun
bir süre sonra biteceğini ve öğrencinin günlük yaşamda giydiği kıyafetle okula
geleceğini dile getiren Güneş, Çocuk bir süre sonra kıyafetle ilgilenmekten,
kıyafete odaklanmaktan, diğer arkadaşlarının ne giydiğini gözlemlemekten
vazgeçecek ve kendini eğitime verecek. Dolayısıyla kıyafetle ilgili süreç de
normalleşecek ifadesini kullandı.
-Uygulama öğrencinin başarısını arttıracak-
Uygulamayla ilk zamanlar velinin durumunu, ekonomik gücünü çocuğunun
kıyafetine yansıtmak isteyeceğini, daha özenli ve abartılı giydirmeye, zengin ve
soylu göstermeye çalışacağına da dikkat çeken Güneş, şöyle devam etti:
Böyle bir durumda da öğretmenlerin devreye girmesi gerekir. Uygulamada en
önemli görev veliye düşüyor. Veliler kıyafet tercihlerini yaparken, çocuk günlük
yaşamında neyi nasıl giyiyorsa tercihini de öyle yapmalı. Çok abartı kıyafetler
tercih etmemeli, farklı kıyafetler giydirmeyi amaçlamamalı. Okul ortamında
olabildiğince çocuğun rahat edebileceği kıyafetler tercih etmeli. Okul yönetimi
bu konuda velileri bilgilendirmeli ve yönlendirmeli. Sonuç olarak uygulama,
öğrencinin geleceği ve toplumla bütünleşmesi açısından çok önemli. Önceki yapıda
biz öğrenciyi toplumdan koparıyor, tek tip kıyafet giydiriyor ve okul ortamına
alıyorduk. Bu uygulama öğrencinin okulla bütünleşmesini daha kolaylaştıracak,
başarısını arttıracak. Bir takım kıyafetle ilgili sorunlarını erken yaşlarda
çözmesini sağlayacak ve kıyafete aşırı derecede olan ilgisini de azaltacak.
Yayıncı: Ebubekir Gülüm