ANTALYA (A.A) - Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü Perakende ve e-Ticaret Daire Başkanı Adem Başar, Türkiyede bugün itibarıyla 250 milyar 300 milyar dolar civarında bir perakende sektörünün büyüklüğünden bahsediliyor. Bu, Türkiyenin milli gelirinin üçte birine tekabül ediyor dedi.
     Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ile Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü işbirliğiyle ATSOda Perakendecilikte Yeniden Yapılanma paneli düzenlendi.
     Adem Başar, panelde yaptığı konuşmada, perakende sektörünün Türkiye için çok önemli olduğunu, tarihinin çok eskilere dayandığını belirterek, sektörü 14. yüzyılda bedestenlerle, 15. yüzyılda kapalı çarşılarla ifade etmenin mümkün olacağını, günümüzde ise sürecin alışveriş merkezleri, hiper ve süper marketler olarak devam ettiğini söyledi.
     Başar, 1950li yıllarda kurulan süper marketlerin ardından 1980li yıllarda ilk defa uluslararası şirketlerin Türkiyenin pazarına girmeye başladığını anımsatarak, 1990dan itibaren yerel market zincirlerinin sayılarının arttığını kaydetti.
     Sektördeki rekabet ne kadar artsa da halen Türkiyede pazara giriş konusunda istekli olan yeni uluslararası yapılar olduğunu vurgulayan Başar, Türkiye nüfusu, yüz ölçümü ve jeopolitik konumuyla büyük bir pazar. Avrupa Birliğindeki ekonomik dar boğaza rağmen 2011 yılında Türkiyenin ekonomisi yüzde 8,5 gibi bir büyüme oranına sahip oldu diye konuştu.
     Büyüme ve kişisel tüketim harcamalarındaki hızlı gelişmeyle 2016 yılında kişisel tüketim harcamalarının yüzde 50 artmasının beklendiğini dile getiren Başar, böyle bir yapının oluşmasının sektöre yeni oyuncuların gireceğini gösterdiğini söyledi.
     Başar, perakende sektörünün Türkiyenin büyümesine, istihdamına ciddi katkılar sağladığını ve kayıt dışılığı önleme konusunda yardımcı olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
     Türkiyede geleneksel ve organize perakende ticaretin oranı yüzde 50 olarak görülüyor. Bakkallar ve küçük ölçekli diğer perakendeciler, hiper marketlerle fiyat ve ürün çeşitliliği başta olmak üzere rekabet etmekte zorlanmaktadır. Kamunun yapacağı düzenlemelerin yanı sıra geleneksel perakende ticaretinin yeni satış konseptleri oluşturması, ortak hareket etme noktasında irade ortaya koyması gerekmektedir. Türkiyede bugün itibarıyla 250-300 milyar dolar civarında bir perakende sektörünün büyüklüğünden bahsediliyor. Bu da Türkiyenin milli gelirinin üçte birine tekabül ediyor. Perakende sektörünün ülke ekonomisindeki yerinin ne kadar önemli olduğunu bu rakamlar ortaya koyuyor. Yerel zincirlerin bölgesel pazarlara açılması gerekiyor. Ülke sınırlarının dışına çıkması bu anlamda önemli bir adım olacaktır.
    
     Muhabir: Yusuf Karadağ
     Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu