Madde bağımlıları tedavi olmakta isteksiz

Madde bağımlıları tedavi olmakta isteksiz -TUBİM tarafından hazırlanan Türkiye Uyuşturucu Raporunda Türkiyedeki madde kullanıcılarının yüzde 58,7sinin tedavi olmak istemediği belirtildi -Raporda, esrarın, zararsız ya da daha


KOCAELİ (A.A) - Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığına bağlı Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) tarafından hazırlanan Türkiye Uyuşturucu Raporunda, Türkiyedeki madde bağımlılarının yüzde 58,7sinin tedavi olmak istemediği bildirildi.
     Raporda, Türkiyedeki madde kullanıcılarının genel bir profilinin ortaya çıkarılmasının amaçlandığı Bağımlılık Yapıcı Madde Suçlarında Kullanıcı Profili Anketi verilerine göre, maddenin temini yolunda, başlama nedeninde olduğu gibi arkadaş etkisinin ön plana çıktığı belirtilerek, madde kullanıcılarının, maddeyi temin yolu olarak ilk sırada yabancı kişileri ifade etmelerinin arkasında, esas madde temin yolu olan arkadaşını koruma düşüncesinin ve madde temin kaynağını kaybetme korkusunun yattığı kaydedildi.
     Madde kullanıcılarının maddeyi kullanım yerlerine bakıldığında ilk sırada yüzde 44,57 ile terk edilmiş yerlerin geldiğine dikkat çekilen raporda, ikinci sırada ise yüzde 31,13lük bir oranla kendi evlerinin geldiği ifade edildi.
     Raporda, maddelerin en sık kullanıldığı terk edilmiş yerlerin ıslahı konusunda başta belediyeler olmak üzere ilgili kurumlara önemli vazifelerin düştüğü vurgulanarak, bu çerçevede kolluk görevlilerinin de bu alanlardaki denetimlerini arttırmaları gerektiği belirtildi.
    
     -Uyuşturucu kullanımı bekarlarda daha yaygın
    
     Özelikle çalışan ebeveynlerin çocuklarını çalışma saatleri esnasında yetişkin gözetiminde tutmalarının etkili bir önleyici tedbir olacağı vurgulanan raporda, Bu tür ailelerin uzun saatler ev dışında olması sebebiyle madde kullanmak için evlerin güvenli ortamlar olarak tercih edildiği görülmektedir. Ayrıca ebeveynlerin, çocuklarının maddeyi evde kullanıyor olabileceklerinden hareketle daha dikkatli olmaları, buna dair herhangi bir emare, madde kullanmak için gerekli materyal bulmaları durumunda da temkinli olmaları ve bir uzman kurumdan daha fazla bilgi ve destek almaları gereklidir. Aceleci ve hızlı bir şekilde sonuçlar çıkarmak ise son derece tehlikelidir. Zira tespit edilen bazı belirtiler mutlaka uyuşturucu kullanımına yönelik bir işaret olmak zorunda değildir. Kullanmadığı halde, sadece bazı belirtiler benziyor diye kişinin suçlanması olumsuz sonuçlara yol açabilir. Amacın kişiyi yakalamak değil, ona yardımcı olmak olduğu unutulmamalıdır denildi.
     Raporda, madde kullanıcılarının yüzde 60,62sini hiç evlenmemiş kişilerin oluşturduğu belirtilerek, TÜİK verilerine göre, 2011 yılında Türkiyede 15 ve üstü yaş grubunda hiç evlenmemiş olan şahısların oranının yüzde 27,44 olduğu bildirildi.
     Nüfusun büyük çoğunluğunun medeni durumunun evli olmasına rağmen madde kullanıcılarının büyük çoğunluğunun hiç evlenmemiş olan şahıslardan oluşmasının madde kullanımının evlilere oranla bekarlar arasında daha yaygın olduğu kaydedildi.
    
     -Eğitim seviyesi ile madde kullanımı arasındaki ilişki-
    
     Raporda, madde kullanıcılarının yüzde 34,03ünün ilkokul, yüzde 33,77sinin ortaokul ve dengi okul mezunu olduğu anlatılarak, bu durumun, madde kullanımının düşük eğitim düzeyine sahip kişiler arasında yaygın olduğu şeklinde yorumlanmaması gerektiği ifade edildi.
     TUBİM tarafından 2011 yılında yapılan Genel Nüfusta Madde Kullanım Yaygınlığı araştırma sonuçlarına göre de eğitim seviyesi ile madde kullanımı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olmadığının tespit edildiğine vurgu yapılan raporda, madde kullanıcılarının yüzde 50,53ünün daha önceden hiç sabıkasının olmamasının, Madde kullanımının suça meyilli ya da sadece önceden suç işlemiş insanlar arasında daha yaygın olduğu şeklindeki bir inanışın yanlış olduğunun ortaya çıktığı bildirildi.
     Raporda, madde kullanıcılarının yüzde 62,1inin son 6 ay içerisinde gelir getirici bir işte çalışıyor olmasının, Madde kullanıcılarının çoğunlukla işsiz olanlar arasında yaygın olduğu şeklindeki kanının da yanlış olduğunu belirtilerek, yüzde 32,9luk çalışmama durumunun neden kaynaklı olduğu ya da daha önce bir işte çalışıyor ve çıkarılmış ise bunda madde kullanımının bir etkisinin olup olmadığının bilinmediği kaydedildi.
    
     -Kullanıcıların yüzde 58i tedaviye hayır dedi-
    
     Madde kullanıcılarının yüzde 58,7sinin Tedavi olmak ister misiniz- sorusuna Hayır cevabı verdiği belirtilen raporda, şu ifadelere yer verildi:
     Bağımlılık Yapıcı Madde Suçlarında Kullanıcı Profili Anketi verilerine göre, Türkiyede en sık kullanılan madde esrardır. Kullanıcıların yarısından fazlasının tedavi olmak istemediklerini ifade etmelerinin en önemli nedenlerinden birisinin de kullanıcılar arasındaki esrarın zararsız ya da daha az zararlı olduğu şeklindeki yaygın ve yanlış inanış olduğu değerlendirilmektedir. Bu itibarla kullanıcılar arasındaki bu yanlış algı, tedavi talebi için bir engel oluşturmaktadır.
     Raporda, Türkiyede en fazla kullanılan ve yakalanan uyuşturucu maddenin esrar olmasına rağmen, tedavi talep göstergelerine göre esrarın ilk sırada gelmediğine dikkat çekilerek, madde kullanıcılarının yüzde 82,37si Daha önce tedavi gördünüz mü- sorusuna Hayır yanıtı verdikleri bildirildi.
    
     Muhabir: Şahin Oktay
     Yayıncı: Murat Paksoy
<< Önceki Haber Madde bağımlıları tedavi olmakta isteksiz Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER