MERSİN (A.A) - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiyenin
açıklarına bakıldığında enerji eksikliğinin karşılarına çıktığını belirterek, O
zaman ekonomimizin cari açığına da neden o. Bu faturayı ortadan kaldırmak için
bizi bir enerji üssü haline getirecek politikalar takip edeceğiz dedi.
Davutoğlu, Radison Blue Otelde MÜSİAD tarafından düzenlenen
Konya-Karaman-Mersin Lojistik Buluşmasında yaptığı konuşmada, etkinliği
tarihi bir buluşma olarak nitelendirdi.
Daha önceden Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayanla 3 vilayetin merkezi-yerel
otorite temsilcilerini, iş adamlarını bir araya getirerek büyük vizyon
doğrultusunda ortak istişare etmeyi düşündüklerini anlatan Davutoğlu,
Gecikmeli oldu ama güzel oldu. Genel stratejik vizyonda anlaşmalıyız.
Projelerle ilgili berrak bir izlenim olmazsa, 2023 hedeflerine ulaşmakta
zorluklar çekeriz. 2023 hedefi, aslında genel bir hedefin uygulama alt üniteleri.
Genel hedef, Türkiyenin ekonomik kapasitesini dünyanın ilk 10 ülkesi arasına
sokacak şekilde büyük vizyon içeriyor. Bunun gerçekleşmesi için aşağı doğru
planlama yapılması üzerinde çalışmalar ihtiva ediyor diye konuştu.
Davutoğlu, iki konuya vurgu yapmak istediğini dile getirerek, şöyle devam
etti:
Bunlardan ilki, hedeflere ulaşmak için elimizde Türkiyenin en önemli
kaynakları ne var, zaaf noktalarımız ne, önemli kaynakları, zaafları kapatacak
şekilde nasıl harekete geçiririz- Temelde 3 kaynağımız var. Büyük strateji
geliştirmek için tarihimiz var. Millet bütünlüğü içinde hareket edebilme
kabiliyetimiz var. Son 10 yılda bir ülke bu kadar çabuk toparlandıysa asırlardır
gelen birlikte hareket edebilme gücüyle yapmıştır. Böyle tarihi bir arka plan
olmasa, bunları başaramazdık, çabucak kriz durumuna girebilirdik. İkinci
vurgulamak istediğim şey ise lojistik burada doğrudan etkili. Çünkü öyle bir
coğrafyadayız ki nereden bakılırsa bakılsın, merkezi bir noktadayız. Haritayı
gözümüzde canlandırınca, Atlantik merkezli haritalara bakınca, İngiltere
yukarıda. Ama Pasifike gidince Japonya merkezdedir, İngiltere kenardadır. Öte
yandan hangi haritayı alırsanız alın, hangi merkezli alırsanız alın, Türkiye
mutlaka yolların kesiştiği merkezi bir yerde duruyor.
Maksimum düzeyde değerlendirmeleri gereken fiziki kaynaklarının bu olduğunu
belirten Davutoğlu, Coğrafyamız, 50-60 yıl bariyer olarak değerlendirildi.
Şimdi bizim haritaya bakarak, çok basit bir şekilde ulaştığımız bu sonucu,
stratejik bir planlamayla lojistik akışın merkezine oturtmamız lazım ifadesini
kullandı.
-Çevre ülkelerle entegre hale gelmeliyiz-
Davutoğlu, Türkiyenin açıklarına bakıldığında enerji eksikliğinin
bulunduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
O zaman ekonomimizin cari açığına da neden o. Bu faturayı ortadan
kaldırmak için bizi bir enerji üssü haline getirecek politikalar takip edeceğiz.
Büyük hedeflere ulaşmak için coğrafyamızı nasıl kullanacağız- Dünyayı
coğrafyamıza, coğrafyamızı dünyaya açacağız. İlk 10 ülke denilince matematiksel
olarak bakınca diğer 9 ülkeyle rekabet halindesiniz. Birilerini geçeceksiniz.
Göreceli onlardan iyi performans sergilemek lazım ki onları geçesiniz. Geçilecek
ya da geri kalacak ülkelere bakınca, çoğu kıta ölçekli ülkeler. Yani Türkiyenin
10-20 misli ülkeler. Mesela Amerika ve Rusya birer kıtadır. Kanada öyle... O
zaman yapmamız gereken Türkiyenin insan ve coğrafya potansiyelini, kıta ölçeğine
çıkarmak. Bunu nasıl yaparız- Girişimci önündeki bariyeri kaldırırız. Vizeleri de
bunun için kaldırıyoruz. Şu anda 64 ülkeye vizesiz seyahat ediliyor. Venezuella
ve Belarus ile de belli aşamaya geldik. Çevre ülkelerle entegre hale gelmeliyiz.
13 ülkeyle sınır işbirliği mekanizması kurduk. 13 ülkenin devlet ve hükümet
başkanları birlikte oturuyor ve ortak kabine toplantıları yapılıyor. Son olarak
Yunanistanla olduğu gibi.
-Eskiden coğrafyayı açmaktan korkardık-
Bakan Davutoğlu, Eskiden coğrafyamızı açmaktan korkardık diyerek,
konuşmasını şöyle sürdürdü:
İthal ikamesi uygularken, coğrafyayı kapatarak üretimi geliştirmeye
çalışırdık. Şimdi gümrük duvarlarını yıkarak, bizim üretimimizi dışarı taşımak
durumundayız. Çünkü İtalya, Almanya hattından Çine kadar bir hat çekin, tüm geri
kalan dünyada en büyük üretim kapasitesi Türkiyede. Bizim üretim kapasitemizi,
ulaşım hatlarıyla gümrük duvarlarını yıkıp, her tarafa açmalıyız. Limanlarla en
kısa sürede ürünlerin dünyaya açılması lazım. Bunun için serbest ticaret
anlaşmaları imzalıyoruz, 19 ülkeyle imzalandı. Sadece Mersin Limanı çerçevesiyle
değerlendirmek değil, tümüyle değerlendirme yapmalı.
Akdeniz havzasına bakınca Türkiye ekonomisinin 3 tane can alıcı sektörünün
yan yana bulunduğuna dikkati çeken Davutoğlu, Antalyada turizm, Ceyhanda
enerji, üçüncüsü Mersinde ticaret. Turizm, serbest ticaret ve enerji, hepsi yan
yana dünyaya buradan açılıyor. Bizim bu hedefleri gerçekleştirmek adına,
içerideki üretimle limanları birleştireceğiz, limanları da diğer ülkelerin
limanlarıyla entegre hale getireceğiz diye konuştu.
Davutoğlu, Suriyede sıkıntı olunca, İskenderiyeden Mersine Ro-Ro
seferlerinin başladığını ifade ederek, 16. yüzyılda Akdenizi büyük ölçüde
kontrol altında tuttuklarını, 19. yüzyılda dahi İzmirden tüm Akdenize gemi
seferlerinin bulunduğunu vurguladı.
Bu coğrafyayı kullanamadıkları dönemlerde, İzmir Limanının artacağına
düştüğünü, Mersinin istedikleri potansiyele ulaşamadığını dile getirerek,
Akdeniz Platformu Genel Sekreteri bizdeydi. Ankarada şunu söyledim, Akdenizin
en uzun sahiline biz sahibiz. Akdenizde ulaşım konusunda, enerji konusunda, ne
hareket olacaksa bizim haberimiz olacak. Nereden nereye hat başlayacaksa bizim
katkımız olacak. Mersini birinci liman yapmak durumundayız. Doğu Akdenizin en
büyük limanı Mersin Limanı ama hedef Mersini tüm Akdenizin en büyük limanı
yapmak ifadesini kullandı.
(sürecek)
Muhabir: Kerem Kocalar - Basir Gülüm
Yayıncı: Murat Paksoy