ANTALYA (A.A) - Murat Yolcu - Antalyada yaşayan 28 yaşındaki
bedensel engelli genç kız, üniversitede bitirdiği iki ayrı bölüm, aldığı
bilgisayar ve İngilizce eğitimine rağmen iş bulamaması nedeniyle hayal kırıklığı
yaşıyor.
Ankaradaki bir hastanede dünyaya gelen Ayşenur Özaydına 6 aylıkken
serebral palsi teşhisi konuldu.
Yürümeyen ve ellerini kullanamayan Özaydın, doğum hatasına bağlı kalça
çıkıklığı nedeniyle 2,5 yaşında ameliyat edilerek kalçasına platin takıldı.
Aldığı fizik tedavi sayesinde 5 yaşında yürümeye başlayan Özaydın, ellerini
kullanamamasına rağmen ailesinin desteğiyle ilkokula başladı.
Eğitimine 2inci sınıfa kadar Ankaradaki bir okulda devam eden Özaydın,
daha sonra kendisine daha iyi eğitim vermek isteyen ailesi ile Antalyaya
taşındı.
Antalyadaki ilk ve orta öğrenim hayatı boyunca da her gün annesinin okula
götürüp getirdiği Özaydın, lise eğitiminin ardından girdiği LYSde Anadolu
Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi 2 yıllık Halka İlişkiler Bölümünü kazandı.
Özaydın, 2002de başladığı okulu 2 yılda tamamlamayı başardı.
Aynı yıl tekrar girdiği sınavda Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümünü de
kazanan Özaydın, 2007de de bu bölümden başarıyla mezun oldu.
Bitirdiği iki farklı bölümün ardından ailesine yük olmamak ve kendi ayakları
üzerinde durmak için iş aramaya başlayan Özaydın, Antalya Sanat ve Meslek Eğitimi
Kurslarına devam ederek İngilizce ve bilgisayar eğitimi aldı. Eğitimleri
başarıyla tamamlayan Özaydın, İngilizce ve bilgisayar sertifikalarını almaya hak
kazandı.
Aradan geçen 5 yılda bir yandan tedavisini sürdüren Özaydın, diğer taraftan
iş bulmaya çalıştı. Ancak tüm çabasına rağmen iş bulamayan Özaydın, hayal
kırıklığı yaşıyor.
-Hayatta edilgen kalmamak, üretmek istiyorum-
Özaydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, engelli olarak dünyaya gelmesine
rağmen yaşama sevincini hiçbir zaman kaybetmediğini, sürekli kendisini geliştirme
arzusu içerisinde olduğunu söyledi.
Ailesinin verdiği destekle ilkokula başladığını kaydeden Özaydın, annesinin
fedakarlığı ve arkadaşlarının yardımıyla ilk ve orta öğrenimini tamamladığını
anlattı.
Engellilerin yaşadığı dezavantajlarını bilerek hayata daha fazla sarıldığını
dile getiren Özaydın, Kendi ayaklarımın üzerinde durmak ve özgür olmak için
eğitimimi devam ettirmek zorundaydım. Üniversiteye de bu nedenle başladım dedi.
Engelli olması ve ailesinden uzak kalmamak için Anadolu Üniversitesi Açık
Öğretim Fakültesini tercih ettiğini belirten Özaydın, önce Halkla İlişkiler,
daha sonra da İşletme bölümlerinden başarıyla mezun olduğunu kaydetti.
Üniversiteyi bitirdikten sonra heyecanla iş aramaya başladığını ifade eden
Özaydın, şunları söyledi:
Yaklaşık 15 kurum, kuruluş ve bankaların sınavlarına girdim, ancak
hiçbirinden bir sonuç alamadım. Aradan geçen 5 yılda iş bulamadığım için hem
üzüldüm hem de umudum kırıldı. Ailemin eline bakmamak, ekonomik olarak kendimi
ispat etmek için okumuştum. Belli yaştan sonra anne ve babanın eline bakamam.
Hayatta edilgen kalmamak, üretmek istiyorum. Bu kadar okumamamın, bu kadar zahmet
çekmemin bir anlamı olmalı. Okulda edindiğim bilgileri değerlendirmek istiyorum.
Engelime rağmen belirli bir noktaya geldiğime inanıyorum. Artık bu noktadan daha
ileriye gitmek isterim. Ancak bu da çalışmak ile olur. Hayatımdaki tek amacım
bu.
Özaydın, 24 Nisanda girdiği Özürlü Memur Seçme Sınavı (ÖMSS) puanlarının
açıklandığını, şimdi de yerleştirme sonuçlarını beklediğini kaydetti.
Anne Nebiye Özaydın da kızına hayata küsmemesi ve eğitimini sürdürmesi için
eşi ve küçük kızı ile her zaman destek olduklarını söyledi.
Büyük kızının hırs ve azmi ile kendisinden beklenilmeyen birçok şeyi
başardığını vurgulayan anne Özaydın, Maddi durumumuz yeterli olmadığından her
defasında kızımı yürüyerek okula götürüp getiriyorduk. Antalyaya da daha rahat
bir eğitim alması için gelmiştik dedi.
Ayşenurun ilk ve orta öğreniminin ardından bitirdiği iki ayrı bölümle
herkesin taktirini kazandığını dile getiren Özaydın, Kızıma eşimle birlikte
ömrümüzün sonuna kadar bakarız. Ancak kızım çalışmak ve kendini ispatlamak
istiyor diye konuştu.
Yayıncı: Tuncer Çetinkaya