İSTANBUL (A.A) - Orgeneral Bilgin Balanlı, eski Hava Kuvvetleri
Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı
emekli Oramiral Özden Örnek, eski 1. Ordu Komutanları emekli Orgeneraller Çetin
Doğan ve Ergin Saygun ile Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Abdullah Can
Erenoğlunun da aralarında bulunduğu 250si tutuklu 365 sanıklı Balyoz Planı
davasının 95inci duruşması başladı.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları
Yerleşkesinde oluşturulan salonda yapılan duruşmaya, emekli orgeneraller Çetin
Doğan ve Halil İbrahim Fırtına, emekli Oramiral Özden Örnek ile MHPden
milletvekili seçilen emekli Korgeneral Engin Alanın da aralarında bulunduğu 124
tutuklu sanık katıldı.
Emekli Orgeneral Ergin Saygunun da aralarında bulunduğu 126 tutuklu sanık
ile başka suçtan tutuklu emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ise duruşmaya gelmedi.
Sanık avukatlarının birçoğu da Delillerin değerlendirilmeden savcının esas
hakkında görüşünü açıkladığı ve tanık dinleme taleplerinin kabul edilmediği
gerekçesiyle ve mahkemeyi protesto etmek amacıyla duruşmaya katılmadı.
Duruşmada söz alan tutuklu sanıklardan emekli Tümamiral Ali Deniz Kutluk,
mahkeme heyeti başkanı Ömer Dikene yargılamada bir usul değişikliği olup
olmadığını sordu.
Kutluk, daha önce savcılık mütalaasına karşı savunma yapan avukat Haluk
Pekşenin, Yeni delil olmadan sanıklar hakkında kovuşturma açılamayacağı
gerekçesiyle 2. ve 3. iddianamedeki sanıklara ilişkin yargılamanın durması
talebinde bulunduğunu ve mahkemenin bunu reddettiğini de ifade etti.
Bunun üzerine Başkan Diken de avukat Haluk Pekşenin, 2. ve 3.
iddianamelerin yeni deliller olmadan açıldığı iddiasında bulunduğunu
belirterek, yeni delil olmadan soruşturma açılamayacağı kararı verileceğini
ve bu kararın ardından yeni dava açılamayacağını, ancak savcının yeni delillerin
var olduğunu düşünüp dava açtığını dile getirdi.
Bu sırada söz alan tutuksuz sanıklardan Aydın Gönülün, Siz, delilleri
hüküm aşamasında değerlendireceğiz diyorsunuz. Örneğin 11 Nolu CD sahte. 15 ay
boşuna mı yatmış olacağız- diye sorması üzerine Diken, Biz hüküm aşamasında
delilleri değerlendirirken bakacağız, onunla ilgili bir şey söyleyemem şimdi.
Yeni delil var mı, yok mu, eski delillerle mi açılmış... Eski delillerle
açıldıysa mahkeme bir karar verir diye konuştu.
-Yargılamanın uzamasında mahkemenin bir kusuru yok-
Ömer Diken, Gönülün bir başka sorusuna karşılık, dosyaya sunulan bütün
bilirkişi raporlarının sonuç bölümünü okuduklarını ve raporun anlatmak
istediğinin sonuç kısmında yer aldığını belirterek, Davayı uzatma amaçlı
birileri size yanlış bilgiler veriyor. Yanlışa düşüyor, kendi hukuki durumunuzu
güçleştiriyorsunuz. Yargılamayı tıkama amacı güdüyorsunuz şeklinde konuştu.
Duruşmalara girmeyerek davayı kilitleme taktiğinin, sanık ve avukatlara bir
yarar sağlamayacağı uyarısında bulunan Diken, sanık avukatlarının hem Avrupa
İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) yargılamanın uzamasıyla ilgili başvuru
yaptıklarını, hem de duruşmalara girmeyerek yargılamayı tıkadıklarını söyledi.
AİHMin bu olanları görmezden gelmeyeceğini ve yargılamanın uzamasında
mahkemenin bir kusuru bulunmadığını vurgulayan Diken, şunları kaydetti:
6 Nisandan itibaren duruşmanın sekteye uğramasının sebebi savunmadır.
Bunda mahkemenin bir suçu yok. Şunlar şunlar olursa duruşmalara katılırız
diyorsunuz. Mahkeme kimseyle pazarlık yapmaz. Biz problemleri hukuk içerisinde
çözeriz. Duruşmalara girmeme tavrı devam ederse mahkeme bu durumu aşmak için de
karar alır. Hukuk hakkın kötüye kullanılmasını korumaz. Eğer suiistimal varsa
mahkeme bunun için de karar alır.
-Sanıklar her gün revire çıkıyor-
Diken, özellikle Hasdal Cezaevinden gelen sanıkların her gün revire
çıktıklarını ve doktorların her gün bu sanıklara ilişkin ne teşhis koyduklarını
merak ettiğini anlatarak, revire çıkma hususunun mahkemeye gelmemek için
yapılması durumunda bunun bir yaptırımının olacağı ve uzmanların bakması için
raporları Adli Tıp Kurumuna gönderebileceklerini kaydetti.
Ömer Diken, Eğer ortada farklı bir durum varsa oradaki doktor için de
sanık için de hukuki neticesi olur. Baktırırız duruşmaların olmadığı günlerde de
bu sanıklar iki günde bir revire çıkıyor mu- CMKya göre tutuklu sanıkların
duruşmalara gelmesi zorunludur diye konuştu.
Diken, dün itibariyle 3 gün süren savunmasını sonlandıran 14 sanığın avukatı
Haluk Pekşenin, müvekkilleri duruşmada hazır bulunmasına ve onların savunma
yapacağını bilmesine rağmen bugünkü duruşmaya gelmemesini eleştirdi.
Pekşenin bir müvekkilinin Mazereti var, gelemedi demesi üzerine de
Diken, Kendisinin burada hazır bulunması gerekiyor. Biz kendisini 3 gün
dinledik. Savunmasının yarısı kes yapıştır şeylerdi. Biz onları çok okuduk,
yabancısı değiliz. Aynı iyi niyet kurallarını göremiyorum. 14 müvekkili var.
Bunlar nasıl konuşacaklar şimdi avukatsız ifadelerini kullandı.
Duruşmada söz alan tutuklu sanıklardan emekli Orgeneral Çetin Doğan, CMKnın
ilgili maddelerinde mahkemenin kararını, huzura getirilmiş ve tartışılmış
delillere göre vereceğinin belirtildiğini hatırlatarak, dosyaya koydukları
delillerin tartışılmadığını savundu.
Bunun üzerine Diken de şunları kaydetti:
Biz şu an o aşamayı yapmaya çalışıyoruz. Hukuki denetimi kararda
yapacağız. Mahkeme kanaatini gerekçeli kararda açıklar. Yargılama aşamasında
deliller, müzakerelerde tabii ki değerlendiriliyor. Ancak bu kesin bir yargı
değildir. Mahkemenin hüküm aşamasında farklı bir değerlendirmesi de ortaya
çıkabilir. Biz bunu defaatle yaşadık. Düşünce ve yargı değişebiliyor. Tutukluluk
kararı kesin bir yargı değildir, tutukluluk hükümde kesin yargıdır.
-Dursun Çiçekin itirazı-
Duruşmada söz alan tutuklu sanıklardan emekli Albay Dursun Çiçek,
sorunlarının tutukluluk olduğunu ve tutuklanmalarında şart olan şeyin kuvvetli
suç şüphesi olduğunu belirterek, Bir listede ismim var diye 15 aydır
tutukluyum. Bu, hukukun, CMKnın neresinde yazıyor- Delillerin değerlendirilmesi,
hükümden öncedir dedi.
Ömer Diken de Bizim değerlendirmemiz hükümde olacak. Bunu ben size zorunlu
olmadığım halde anlattım. Usulü ve kendi değerlendirmemi bile anlattım
ifadesini kullandı.
Duruşma, tutuklu sanıklardan Nurettin Işıkın savcılık mütalaasına karşı
savunma yapmasıyla devam ediyor.
Bu arada tutuklu sanık Çetin Doğanın da aralarında bulunduğu bazı
sanıkların avukatı olan Hüseyin Ersöz, bugünkü duruşmada, avukatları,
müvekkillerine şikayet ettikleri, suçlayıcı ifadeler kullandıkları, sanık ve
avukatlarına karşı husumet besledikleri ve tarafsızlıklarını kaybettikleri
gerekçesiyle mahkeme heyeti başkanı Ömer Diken ile üye hakimler hakkında reddi
hakim talebinde bulunarak, hazırladığı dilekçeyi mahkemeye sundu.
(MK-NAR-KAF)