El-Culani'nin Rusya açıklamaları dikkat çekti. Culani, bu yaklaşımın Moskova’yı kışkırtmamaya yönelik bir politika çerçevesinde şekillendiğini belirtti.

HTŞ’nin liderlik ettiği gruplar 8 Aralık’ta Şam’ı ele geçirmiş ve Beşar Esad rejiminin sonunu getirmişti. Ardından muhalif güçler, Suriye geçiş hükümetini “Suriye Kurtuluş Hükümeti” lideri Muhammed El Beşir’e teslim etti. El Beşir, 1 Mart 2025’e kadar geçici başbakanlık görevini üstlenecek.

Rusya, Lazkiye’deki Hmeimim hava üssü ve Tartus’taki deniz üssünde varlığını sürdürmeye devam ediyor. Daha önce Esad rejimiyle yapılan anlaşma kapsamında bu üslerin kullanım hakkı 49 yıllığına Moskova’ya verilmişti. Ancak yeni yönetimle bu üslerin geleceği konusunda müzakereler yapılıyor.

Rusya’nın, üslerin korunması için yeni yönetimle gayri resmi anlaşmalar yaptığı öne sürüldü. Muhalefet kaynakları, bu iddiaları yalanladı ancak Moskova’nın yeni yönetimle temas kurduğunu doğruladı.

Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, üslerin geleceğine dair “ciddi görüşmelerin” gerekli olduğunu belirtti ve Moskova’nın güvenlik önlemlerini artırdığını vurguladı. 

Rus Dışişleri Bakanlığı, askeri üslerin yüksek alarm durumunda olduğunu ancak şu anda ciddi bir tehdit bulunmadığını açıkladı.

Rusya’nın Suriye’deki varlığı, Moskova’nın Orta Doğu’daki stratejik etkisinin önemli bir parçası. Ancak ülkedeki istikrarsızlık, bu varlığın uzun vadede risk altında olabileceğini gösteriyor. Yeni geçiş hükümetiyle yapılacak müzakereler, Rusya’nın bölgedeki rolünün şekillenmesinde belirleyici olacak.