14 Temmuz’da TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen yeni infaz düzenlemesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından onaylanarak 15 Temmuz’da Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
31 Temmuz itibarıyla COVID-19 izninde bulunan hükümlülerden denetimli serbestliğe ayrılmalarına 5 yıl veya daha az süre kalanlar, tekrar cezaevine dönmeyecek ve kalan süre denetimli serbestlik altında infaz edilecek. Yasaya göre bu hükümlüler arasında insan öldürme, yaralama, cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı, dolandırıcılık, hırsızlık, yağma, rüşvet ve uyuşturucu suçlarından hüküm giyenler başta olmak üzere onlarca suçtan mahkûm olanlar yer alıyor.
Yeni infaz düzenlemesini hukukçular Cumhuriyet’e değerlendirdi.
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı avukat Müjde Tozbey, düzenlemeye tepki gösterdi. Tozbey, “Örneğin 20 yıl aldınız, 3.5 yıl kapalı cezaevinde kalacaksınız. Sonrasında açık cezaevine geçirilip tahliye edileceksiniz. Herkes nasıl olsa af gelir, yatarı kısa olur diye hesap ederek, daha rahat suç işleyecek. Tamamen adi suçluları koruyan, kollayan, kendilerine yerel seçimler için oy verecek insanları özgürleştiren bir politika. İktidar, şiddete maruz kalan kadın ve çocuklara yönelik olarak açıkça suç işliyor. İktidarın, kendisine karşı işlenmeyen suçları af etme yetkisi bulunmamaktadır. Katillerin, tecavüzcülerin ‘Üç yıl yatar çıkarım’ kehanetini, iktidar gerçekleştiriyor” dedi.
"ANAYASAYA AYKIRI"
CHP Aydın milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu CHP Grubu Sözcüsü Süleyman Bülbül “Bu düzenleme daha önce 2020 yılında adalet komisyonuna gelmişti. Biz o zaman da özel af niteliğinde olduğu için itirazda bulunmuştuk” dedi.
Bülbül yeni düzenlemeye tepkisini şu sözlerle dile getirdi: “Bu düzenleme anayasaya aykırı bir şekilde torba yasa içerisinde nitelikli çoğunlukta aranmayan bir madde olarak geçirildi. Yurttaş bir tweet attı diye ya da cumhurbaşkanı hakaret ettiği için cezaevine giriyor. Ancak bu tip suç işleyenler bu düzenlemeden yararlanamıyor. Ancak uyuşturucu suçlarından ceza alanlar bu düzenlemeden yaralanıyor. Cinsel istismar suçlarından ceza alanlar da bu yeni infaz düzenlemesinden yaralanıyor.”
"CAN GÜVENLİĞİ TEHLİKESİ"
Avukat Çağla Gül Bulut ise “İnfaz kanununa eklenen geçici maddede kadına ve çocuğa karşı işlenen suçlar hariç tutulmamıştır” dedi.
Bulut yeni infaz düzenlemesi için şunları söyledi: “Özellikle kadına karşı işlenen suç mahkûmlarının cezaevinden çıkması daha önce can güvenliği tehlikesi yaratmıştı. Aynı durum şimdi de söz konusu olacaktır. Çünkü kadınlara karşı işlenen suçlarda failin tahliyesi halinde failin ıslah olmayıp, mağdur kadına şiddet uygulamaya devam ettiği bir gerçekliktir. Doğrudan kadına karşı işlenen suçların ve çocuğun cinsel istismarı gibi suçların düzenlemede hariç tutulması gerekmektedir.”