DW'den Kazım Kızıl'ın haberine göre, Sekiz ay önce gerçekleşen bu saldırı sonrası güvenlik önlemlerini en üst seviyeye çıkardığını belirten şirket, Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) tarafından veri güvenliğine ilişkin yükümlülüklere aykırı faaliyetten 2 milyon TL, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından ise güvenlik sorumluluklarını yerine getirmemekten dolayı 1 milyon TL'lik ceza ile karşı karşıya.
Ancak bazı gazetecilerin ve yüksek takipçili hesapların isim, soyisim, telefon ve açık adres ve adres tarifi bilgilerini paylaşan bilgisayar korsanları, DW Türkçe'nin sorularına yazılı yanıt verdi. Bilgisayar korsanları Yemeksepeti'ne yeni bir siber saldırı yaptıklarını ve ellerinde yeni veriler olduğu iddiasını savunuyor.
Mail yolu ile sorularımızı yanıtlayan ekip Rusya merkezli bir oluşum olduklarını, güvenlik nedeniyle grubun ismi ve kaç kişiden oluştuğuna dair bilgileri paylaşmayacaklarını belirtti. Birçok farklı ülkeden üyeleri bulunduğunu aktaran bilgisayar korsanları, Twitter'da yayılan Türk veya Çinli oldukları yönündeki iddiaları ise kesin bir şekilde reddetti.
Kişisel verileri ele geçirdiğini iddia eden grup ilk olarak 1 Kasım'da görevinden ayrılan eski Yemeksepeti CEO'su Nevzat Aydın'a mail ile ulaşarak taleplerini sıraladığını iddia ediyor. Yemeksepeti'ni seçmelerinin özel bir nedeni olmadığını aktaran grup, sadece şirketin o günkü CEO'su olan Nevzat Aydın'ın bu ihlal için bir ödeme yapabileceğini düşündüklerini ancak Aydın'ın ödeme yapmamasının kendilerini şaşırttığını ifade etti:
"Maili attığımız tarihte şirketin CEO'su Nevzat Aydın'dı. Görüşmemizden sonra istifa etti. Yeni CEO Mert Baki'ye de taleplerimizi ilettik ancak ciddiye almadı. Belki de Delivery Hero (Yemeksepeti'nin bağlı olduğu üst kuruluş) onlara bu konuda baskı uyguladı, şimdilik bunu bilmiyoruz."
Bilgisayar korsanları ne istiyor?
Bilgisayar korsanlarının aktardığı bilgilere göre hackleme işlemi yaklaşık bir ay önce gerçekleşti. Bu süre zarfında şirketten olumlu bir yanıt alamayınca iletişime geçtikleri bazı sosyal medya hesapları ile konuyu kamuoyuna duyurdular. Şirketin yaptığı açıklamayı ise "komik bulduklarını, gereği yansıtmadığını çünkü şirketin sistemi nasıl hacklediklerini bilmediklerini" söylediler. Verdikleri bir haftalık süre içinde olumlu bir dönüş yapılmazsa Yemeksepeti çalışanlarının açık adreslerini ve telefon numaralarını yayınlayacakları tehdidinde bulunuyorlar. Hackerların şirkete tanıdıkları süre 22 Kasım’da doluyor.
Ellerinde 20 milyonun üzerinde kullanıcıya ait isim, soyisim, telefon numarası, açık adres, adres tarifi ve kredi kartlarının ilk ve son dört hanelerine ait bilgilerin olduğunu, bu bilgilerin önceki sızıntı ile ilgisi olmadığını, verilerin Kasım ayı itibarıyla güncel veriler olduğu iddialarını tekrarlıyorlar.
Twitter'da bazı kullanıcılar bu verilerin 2016 yılında Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi'ne (MERNIS) yönelik siber saldırı sonucu elde edilen veriler olduğunu iddia ediyor. Ancak bilgisayar korsanları, yazılı yanıtlarında şu anda ellerinde bulunan verilerin MERNİS sızıntısıyla ilintili olmadığını savunuyor. Grubun bilgileri paylaşmama karşılığında istedikleri miktar ise 5 Bitcoin. Bugünkü değeriyle yaklaşık 3 milyon TL.
Bilgisayar korsanları ayrıca şirket bu taleplerini kabul etmediği takdirde bu miktarı veren potansiyel alıcılarla görüşeceklerini, bu da olmazsa en yüksek teklifi veren kişiye verileri satacaklarını iddia etti.
Avukat Göksoy: Verilerin sorumluluğu Yemeksepeti'nde
Verilerin çalınması nelere yol açar?
Ele geçirilen verilerin reklam ve pazarlama amaçlı kullanılabileceği gibi, yeni telefon hattı açılması, kredi çekilmesi, şirket kurulması, e-posta adreslerine gönderilecek casus yazılımlarla şantaj unsuru olabilecek bilgilere erişilmesi gibi suçların da işlenebileceği uyarısında bulunan G??öksoy, ciddi mağduriyetlerin doğacağının altını çiziyor.
"Bilgisayar korsanlığı suçtur"
Göksoy bunların dışında da bilgisayar korsanlığı sonucu, ihlal edilen veriler kullanılarak TCK'nın 134. maddesinde düzenlenen "özel hayatın gizliliğini ihlal" suçu, TCK'nın 135. maddesinde düzenlenen "kişisel verilerin kaydedilmesi" suçu, TCK'nın 136. maddesinde düzenlenen "verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme" suçlarının da oluşabileceğine dikkat çekti.
Avukat, "Bu durumda ise TCK'nın 43. ve 44. maddeleri gündeme gelir; olayın niteliğine g?öre her bir suçtan ayrı ayrı ceza vermek veya tek bir suçtan ceza verip bu cezayı artırmak s?öz konusu olabilir." dedi.