Bitlis, Muş ve Bingöl'de partisinin düzenlediği programlara katılmak için parti yöneticileri ile Van Ferit Melen Havaalanına bir basın açıklaması yapan BBP lideri Yazıcıoğlu, dinlenme iddiaları ile ilgili CHP'ye yüklendi. CHP'nin halkan kopuk, milletten uzak ve sadece devlet erkinin imkanlarını kullanarak siyaset yapmaya alışmış, özgürlükler karşıtı bir parti olduğunu dile getiren Yazıcıoğlu, geçmişten başlayan bu anlayışın devam ettiğini söyledi. "SAV ÖZÜR DİLEMELİYDİ" Yazıcıoğlu, Danimarka ve Avrupa ülkelerinde Peygamber Efendimize karşı yapılan hakaretlere tepki gösterirken, bu coğrafyanın kültüründen ve değerlerinden habersiz olmayan bir siyasi partinin genel sekreterinin hac farizası ve peygamberimizle vatandaşla alaycı davranmasını gaf olarak değerlendirmek istediklerini söyledi. Muhsin Yazıcıoğlu, "Şayet öyleyse hemen yapması gereken şey özür dileyerek bunu düzeltmekti. Ama bunu düzeltme yoluna gitmeye yanaşmadılar ve öyle anlaşıyor ki bunu yapmayacaklar. Türkiye'nin asıl sorunu bu değil, bu tür olaylar sorunları örten anlayışlardır. Bu tartışmalar hem toplumu geriyor hem siyaseti kişiselleştiriyor hem de devlet ile milletin arasında mesafe koyuyor" dedi. "28 ŞUBAT SÜRECİNDE ÇUVALLARLA MEYDANLARDA KASETLER DOLAŞTIRILIYORDU" Türkiye'de yasadışı dinlenmenin uzun zamandan beri var olduğunu dile getiren Yazıcıoğlu, 28 Şubat sürecinde meydanlarda çuvallarla kasetlerin dolaştırıldığını hatırlattı. Geçmiş dönemlerde dinlenmeler yapıldığını ifade eden Yazıcıoğlu, "Bu dönemde de bu tür dinlenmelerin olduğunu herkes varsayıyor. Ama Önder Sav'la ilgili odasının uzaktan dinlenme iddiaları yeni bir boyut kazandı. Bunun bir gizli bir dinlenme değil, bir gazeteci ile yapılan telefon görüşmesinin kayda alındığını gösteriyor. Bunun mahkeme tarafında detaylıca ortaya konulması gerekiyor." şeklinde konuştu. Yazıcıoğlu, fedakarca görevini yapan polis teşkilatının suçlu pozisyonuna sokulması, komploculuk yakıştırması yapılmasını doğru bulmadığının altını çizerek, siyasetçilerin kendi hatalarını, kendi yaklaşımlarından kaynaklanan yetersizliklerini ve beceriksizliklerini güvenlik güçlerine, emniyet mensuplarına yüklememesi gerektiğini kaydetti. "HÜKÜMETİN GAP AÇILIMINI ÖNEMSİYORUM" Doğu ve Güneydoğu'da işsizliğin had safhaya ulaştığını anlatan Yazıcıoğlu, dağların verimli hale gelmesi, ovaların ekilebilmesi, yaylalarda hayvancılığın yapılabilmesi için sağlam bir güvenlik garantisi ile mümkün olduğunu vurguladı. Yazıcıoğlu, "Devletin yatırımları güvenli olan yere gidiyor, özel sektör de güvenli yeri tercih ediyor. Onun için bölgede birinci öncellik güvenliğe verilmesi gerekiyor. Terörle mücadelede, devlet, vatandaş, hükümet, muhalefet ve siyasi partiler hep birlikte hareket etmeli. Türkmeni, Kürdü, Arabı bu gemide olan herkes kucaklaşarak teröre karşı durmalı. Ülkenin kaynakları her yöre ve bölgede yatırım için eşit olarak yatırıma dönüştürülerek istihdam alanlarının oluşturulmalı" dedi. Muhsin Yazıcıoğlu, hükümetin GAP açılımını eksikliklerine rağmen önemli gördüğünü anlatarak, bölgenin limanlarla, Ortaasya ve Ortadoğu ile demiryolu ve karayolu bağlantısı güçlendirilmesi, kargo uçaklarının inip kalkabilmesi için havaalanlarının genişletilmesi gerektiğini kaydetti. Yazıcıoğlu, değiştirilen TRT kanunu ile ilgili bir soruya, TRT ile ilgili önceden alınmış kararın olduğunu, diğer lehçelerdeki yayının 1 saatlik yayının 5 saat ya da 24 saate çıkarılmasının mahsuru olmadığının altını çizdi.