İmam-ı Cafer ve diğer büyük zatlardan Ashab-ı Bedir ve Uhud Ashabı hakkında rivayet edilen faziletlerine dair Mecmuatü’l-Ahzab’da malumatlar var. Bu duayı okuyanların isimlerinin meleklerle anılması ve günahlarının bağışlanması yönünden önemi büyüktür. Günde bir defa okuyan, zarar ve şerlerden kurtulur. Çünkü müstecab bir duadır. Bunu İbn-i Bürhan Halebî tecrübe etmiştir. Şeyh Abdüllatif’in risalesinde olsun, bazı velilerin menkıbelerinde olsun, bu mübarek isimlerin zikredilmesi neticesi, velayet kazanmaya vesile olduğu ifade edilmektedir.
Çok hastalar bu isimler hürmetine şifa istemişler ve Cenab-ı Hak da şifâ vermiştir. Her kim elini kafası ağrıyanın başına koyar ve bu isimleri okursa, baş ağrısı kalmaz. Yalnız hâlis niyetle okunması gerekir. Mühim işlerde bu isimler ve duası okunursa, bilhassa yazılırsa Cenab-ı Hak o işleri bir şekilde âsân edip kolaylaştırır.
Zeyd bin Akıyy (r.a.) diyor ki: “Her kim yolculukta, hırsızlardan ve eşkıyalardan korkuyorsa veya ticareti için yola çıkmışsa, yola çıkmadan bu duayı okursa, yolculuğunda emin olur ve büyük ticaretle geri döner. İsterse yanında kimse olmasın. Oğlum, ben eşkıya ve hırsızların reisi idim. Yol kesenlerin başkanı olarak bir gün duyduk ki, zengin bir tüccar büyük bir ticaret için yola çıkmış. Yanında 15 adamı da varmış. Biz onlardan on tanesini öldürdük. Sonra tüccar geldi bize dedi ki, ‘Siz ne istiyorsunuz? İhtiyacınız ne?” Biz de ‘Şu senin kazancını (kervandan kazandığın kârı) istiyoruz.’ dedik. O dedi ki, ‘Benim ashabım varken bana dokunamazsınız.’ Biz de ‘Senin yanında başka arkadaşların mı var?’ dedik. ‘Evet yanımda Bedir Ashabı var.’ dedi. Biz ‘Ashab-ı Bedr’i biz bilmeyiz.’ dedik. O ‘Allahü Ekber!’ dedi. Ve onların isimlerini okumaya başladı. Bizi bir korku kapladı ve biz darmadağın olduk. Üzerimize şiddetli bir rüzgar esti. Biz şaşalı bir gürültü ve korkunç sesler, silah şakırtıları duyduk. Bir anda etrafımızı adamlar sardı. Adamlar atlar üzerindeydi. Biz onlardan aman diledik. ‘Tevbe edin’ dedi. Ben de ettim. Sonra benim adamlarımdan öldürdükleri kadar adam öldürdü. Sonra ayrıldı. Ben kendisine dedim ki, ‘Bu isimleri bana öğret’ dedim. İşitip öğrendikten sonra hiç kimseye muhtaç olmadım. Yerde ve denizde hiçbir mahluktan korkmam, hırsızdan ve yol kesenden korkmam. Elhamdülillah tek başına yola çıkmanın sebebi budur.”
Hikaye edilir ki, bir kişi hacca niyet etti. Paralarını Ashab-ı Bedir yazılı bir kutuya sakladı. Mal sahibi yola çıkınca evine hırsızlar girdi, paraları almak için ilerlerken evin ortasında korkunç gürültüler duymaya başladılar. Sonra silah sesleri geldi. Geri döndüler. Sonra ikinci gece geldiler. Aynı durumla karşılaştılar. Bu hal, adam hactan gelinceye kadar devam etti. O zaman hırsızların başı bu adama gelip, yemin ederek “Sen bu eve ne yaptın? Allah aşkına söyle” dedi. O da “Ben bir şey yapmadım, yalnız ben ‘Ve lâ yeûdühû hıfzuhümâ ve hüve’l-Aliyyü’l-Azîm.’ Yazdım ve Ashab-ı Ehl-i Bedir’in isimlerini de yazıp ilave ettim. İşte evimi hırsızlardan korumak için bana yeter, dedim.
Allah için denize gazaya çıkan bir grup dediler ki: “Biz gemiyle denize açıldık. İnsanlar çok kalabalıktı. Denizin dalgaları yükseldi. Rüzgar şiddetlendi. Dalgalar büyüdükçe büyüdü… Neredeyse boğulacaktık. Mecnun tipli birisi tazarru ile yalvarıp yakarıyordu. Bir anda her şey normale döndü.
Hikaye edilir ki, bir adamın çok sevdiği oğlu vardı, çok dindar, emin ve iffetli idi. Vezirin oğlu bunu öldürdü. Babası, oğlunun intikamını almak için uğraştı ama gücü yetmedi. Sabah ve akşam Ashab-ı Bedir ile Allah’tan oğlunun intikamını alması için dua etti. Canı çok sıkıldı. Bu düşünceyle uykuya daldı ve rüyasında bir grup erkekleri toplu halde gördü. “Gelin Ashab-ı Bedir!..” denildiğini duydu. Onların Bedir Ashabı olduğunu anladı. Onların peşlerine düştü. Onlara durumu arzetti. Hemen vezirin oğlunu getirdiler. Eline bir hançer verip kısası yerine getir dediler. O da denileni yaptı. Sabah uyandığında vezirin oğlunun yatağında ölü olarak bulunduğunu ve hançerlenmiş olduğunu öğrendi.
İmam Kastalanî Hazretleri de müşriklerin eline esir düşen amcasının oğluna Ashab-ı Bedir’in isimlerini yazıp gönderdiğini onun da bu isimleri okuyup dua ederek kurtulduğunu ifade ediyor.