Hizmet Hareketi, yirminci asrın son çeyreğinde Türkiye`de başlayan, yasal çerçevede ilmî, ahlakî bir eğitim hareketidir. Kanunî çerçevede teşkilatlanıp gelişen bir sivil toplum hareketi olarak önce Türkiye içinde, 1990`lı yıllardan sonra da Türkiye dışında yayıldı. Başbakan yardımcısı iken Bülent Arınç, iki milyon kadar mensubu olduğunu deklare etmişti. Bu yapının faydalı çalışmaları gerek Türkiye, gerek faaliyette bulunduğu diğer ülkelerin devlet yetkilileri tarafından uzun yıllarca takdir edildi. 2010`dan itibaren Türkiye siyasî sultası kendi yanlışlarını kapatmak için bu harekete savaş ilan edip hukuku çiğneyerek hapse ve gurbete maruz bıraktı. Bu iki milyon kişi, aile fertleri ile beraber yaklaşık on milyon olarak suçlanıp , hapse veya gurbete mahkum edildi.
Bu camianın başlangıcından itibaren bir ferdi olarak, kendi penceremden bu yapı hakkında bazı hatıralarımı kaleme aldım. Kitap, ``Çağın Bir Şahidinden`` adı ile 2023 ve 2024`de Süreyya Yayınevi tarafından yayınlandı. Bu hareketin hocası muhterem Fethullah Gülen ve kıdemli mensupları hayatta iken, sırf bir fikir vermek için, yüzde 1 kabilinden bazı hatıraları paylaşmayı önemsedim. Giriş ve çıkış kaydı olmaksızın, yasal çerçevede istişare ile yürüyen bu gönüllüler hareketinin bazı kıdemli mensupları, kitabımı değerlendiren makaleler yayınladılar.
Bir kitaptan haberdar olup, almak, okumak, yazılan konular hakkında düşünmek, şahitliklerini paylaşmak ve onlar hakkında değerlendirme yapıp bir makale halinde yazıp yayınlamanın kolay olmadığını hepimiz biliriz. Abdullah Aymaz, Şerif Ali Tekalan, Muhittin Akgül, Ahmet Kurucan, Fehmi Acat, Enes Cansever, Erkam Emre, Recep Çeçen, Ertuğrul İncekul bu kadirşinas şahsiyetlerden oldular. Adlarını not almayıp maalesef unuttuğum bazı zatlar da var. Katkıda bulunan bu şahsiyetlerin asıl önemleri, yazılanlara kendilerinin de şahitliklerini katarak konuları güçlendirmelerinden ileri gelmektedir. Kitabın, beklenenden fazla okuyucu bulmasında onların tanıtımlarının elbette katkısı olmuştur. Allah bu gayretlerinden ötürü onlardan ve okuyanlardan razı olsun. Kitabımı yayınlayan Süreyya Yayınları müdürü Hüseyin Şengül`ün şahsında bütün mensuplarına da teşekkür ediyorum.
Diğer taraftan Hollanda`da beş yıldan beri eğitim veren İslam İlahiyat Fakültesi Sophia Academy var. Bu eğitim kuruluşu, hakkımda ``Prof. Dr. Suat Yıldırım: Kur`an Hizmetinde Bir Ömür`` adlı bir kitap yayınladı. Fikret Sönmez, Bahattin Ayyıldız, Muhittin Akgül, İsmail Albayrak, Selman Pâk, Ayhan Tekineş, Mehmed Mahzun, Lutfi Bozdoğan, Salih Yücel ve Ahmet Bedir adlı tüm bu profesör hocalarıma da, bu vesile ile kadirşinaslıkları için teşekkür ediyorum. Cenab-ı Allah`tan bu hüsnüzanlarına layık olmam için hepinizin dualarını rica ediyorum.
Anayurdumuz Türkiye, son çeyrek asırda tarihinin muhtemelen en ağır imtihanını geçiriyor. Erdoğan`ın başlangıç dönemi kabinesinde, ülkenin gidişatında en önemli bakanlık olan İçişleri Bakanlığı yapan İdris Naim Şahin, bakanlıktan ve AKP partisi milletvekilliğinden istifasının gerekçesini şu şekilde deklare etmişti: “Hükümet etmede, niyetlerinden emin olunmayan politik dar bir oligarşik kadronun yönlendirme ve etkinliğinin olduğu anlaşılmaktadır.” Bu etkinlik, daha sonra yarım asırlık üç sacayağının ikisi olan Abdullah Gül ile Bülent Arınç`ı da saf dışı bıraktı. Yurdumuzun ağır imtihanı halen devam etmekte.
Kişi örneğinde böyle bir yönetimin zulmünden çıktığım gurbet döneminde başvurabileceğim son çare olarak bir taraftan böyle bir hatıratı yazmakla beraber, bazı hukuk uzmanlarının katkıları ile hazırlanan bir dosya ile Birleşmiş Milletler ``İnsan Hakları Komitesi``ne başvurmak oldu. Ağır işleyen bu sürecin devamında, ülkemizdeki ‘dar oligarşik kadro yönetimi’ne soru açılmasına vesile oldum. “Çağın Şahitlerinden” biri olarak, bu süreci izleyen okuyucularıma ve bunu dile getiren yazarlarımıza teşekkür ediyorum. Ülkemize girememesine rağmen gurbet diyarlarında kitabın iki baskı yapmasının ve aynı zamanda e-kitap olarak ulaşılabilmesinin faydalı olacağını umuyorum. Muvaffakiyet Allah`tandır.