Mekan bu akmasa da damlar

Kadir Gürcan

Kadir Gürcan

17 Haz 2024 10:45
  • Genç, girişimci ve atılgan arkadaşları değişmez ticari kurallar konusunda ikna etmekte zorlanıyorum. Ne zaman “Bir ofis tutun. Yeriniz belli olsun. Mekan bu akmasa da damlar!” diyecek olsam “Hazret, o eskidendi. Biz şimdi smartphone'lar ile dünyayı yakından takip ediyoruz! Demirbaş ve taşınmazlara yatırım zamanı geçti!” diyerek ayak diretiyorlar.

     

    Halbuki bu ilk yatırımların, şahıslar kadar, piyasa, uzak ve yakın bağlantıları ikna etme ve işin içinde ciddi olduğunuza inandırma gibi bir esprisi de var. Mekanı bulursun, belediye izinlerini alırsın, tabelayı asarsın ve her şeyden önemlisi köşe başındaki çay ocağına hesap açtırıp marka ile haftalık ödemeleri otomatiğe bağlarsın. Çarşı ve esnaf ziyareti ile kabir ziyaretini birbirinden ayıran en önemli ayrıntı işte bu küçük ve masum jestlerdir. İnsanların ayaklarının alışması çarşı işleyişine entegre olduğunuz ölçüdedir. Aksi halde işportaya düşüp belediye zabıtaları ile papaz olmak mukadderdir.

     

    Milliyetçi-muhafazakar kanadın zayıf partisi, kurucusu Hanımefendi eşliğinde ufalanmaya devam ediyor. En son genel başkanlık değişiminden sonra, Hanımefendi'nin çok erken sayılabilecek bir zamanda iktidar ile flört etmeye başlaması kimseyi şaşırtmadı. Ama beklenenden erken olduğunda şüphe yok. Hiç olmazsa partinin yeni genel başkanının kırk'ı çıksaydı! O da en az bizim kadar şaşırmış olmalı ki eski başkanın işgüzarlığını “Hasan Dağı'na oduna gitmek!” deyimine sığınarak ifade etmek zorunda kaldı. Öyle ya, eğer iktidar ve Saray'ın muhalefet olarak muhatabı emekliye ayrılmış eski başkanlar mı olmalı? İktidar, yeni genel başkanı hiç takmıyor. O kadar ki, “Siyasiler bayramı nerede geçirecek!” klişe haberin resmine adamcağızın vesikalığını bile koymamışlar. O alınmasın da kim alınsın?

     

    Oyun dışı kalmak katlanılır bir çile değil

     

    Siyaset arenasına bir kez adım atan her zaman siyasetçi kalır. Bu yüzden, yaşı ilerleyen siyasi yüzlerin bütünüyle siyasetten el etek çekip, sıradan emekliler gibi kalan ömürlerini cami-ev arasında geçirmelerini beklemek biraz haksızlık olur. Yılların birikim ve tecrübelerni talihsiz bir genel başkanlık seçimi ile boşa harcamak nereden bakılırsa bakılsın emek israfıdır. Hele siyaset piyasasının cıvıl cıvıl olduğu ve siyasi rakiplerin birbirlerine sürekli peşrev çektiği bir ortamda oyun dışı kalıvermek katlanılır çile olmasa gerek! Anamuhalefet partisinin eski genel başkanı aylardır emekliliğe alışmaya çalışıyor ama, hemen her hafta siyasi bir açıklamak yapmaktan kendini alamıyor.

     

    Eski Genel Başkan Hanımefendi'nin ülkenin Cumhurbaşkanı ile yaptığı özel görüşmenin detaylarına ulaşamadık. Ciddi şeyler konuşulmuş olmalı ki, görüşme sonrasında Hanımefendi'nin yaptığı ilk iş Çankaya'dan bir ofis kiralamak oldu. Mekan tercihi ve zamanlama konusundaki isabetli kararı takdir etmek durumundayız. Ankara siyasetinin nabzını tutmak isteyenler için olabilecek en ideal mekan Çankaya'dır. Türk siyasetinde altmış yıl gibi uzun bir zaman kendisinden bahsettiren parti başkanlığı, başbakanlık ve daha sonra da cumhurbaşkanlık ile resmi siyasi hayatını noktalayan rahmetlinin Güniz Sokak'ının da Çankaya'da olduğunu hatırlatayım. Rahmetlinin görev süresi bittiğinde “Ben siyaseti bırakıp, evde tavuk bakmam!” sözleri hala kulağımdadır. Aynen dediği gibi yaptı ve saha dışından siyasete müdahale etmekten hiç vazgeçmedi.


    Siyasi hayatın renkli olduğu ölçüde katlanılabilir bir kaliteye ulaşacağı kanaatindeyiz. Dolayısıyla, öyle ya da böyle siyasetçilerin oyun dışına atılması yerine siyasi hayatın bir yerinde tutulması önemli. Söz konusu Hanımefendi'nin yüzünü eskitme riskine girmeden işe Çankaya'da ofis tutma ile başlaması Ankara siyasetine katkı konusundaki kararlılığının en önemli göstergesi. Hakkındaki dedikoduların ifşa olmasından sonra, kurucusu olduğu parti ile bütün ilişkilerini kesmiş olması da işin tuzu biberi.


    90’lı yılların en önemli şahitlerinden biri

     

    Seksenli yıllardan itibaren tanıdığımız Hanımefendi siyasi kariyer açısından pek bir varlık gösteremedi. Bununla birlikte, özellikle doksanlı yıllardan ülke gündemine oturan devlet, mafya ve organize suç ilişkilerinin gelişim sürecinin en önemli şahitlerinden biri olduğu muhakkak. Çankaya'daki yeni ofisin müdavimleri, Saray ve iktidar arasına sıkışan ve iyice monotonlaşarak rengini kaybeden Ankara siyasetine hareketli bir hava katabilirler. Parti aidiyetinden kurtulup daha geniş bir zeminde kınından çıkmış kılıç pervasızlığı ile siyaset yapmanın adrenalin seviyesini zorlayacağında hiç şüpheniz olmasın.

     

    Kendine piyasada yer arayan genç girişimci arkadaşlarımızın da “mekan” konusundaki ısrarımızı bir daha gözden geçirmelerini tavsiye ederiz. Yılların siyasetçisi Hanimefendi'ye de mi itimadınız yok? Ayrıca emlak piyasasının “Location, location, location!” ısrarını alalade söylenmiş piyasa rutini olarak görmeyelim. Aynı kelimeyi üç kez tekrar ediyorlarsa, elbette bir bildikleri vardır.


    Eh, bu kadar imâdan sonra hala ayak diretip yeni jenerasyon hakkındaki hüsn-ü zannımızı boşa çıkarmayın. Malum, ârif'e sözün tamamı söylenmez!
    17 Haz 2024 10:45
    YAZARIN SON YAZILARI